Adana'da maaşlarının ödenmesi talebiyle 3 gündür eylemde olan SASA Polyestere ait PTA Üretim Tesisinin yapımını üstlenen Gemont'ta çalışan işçilere polis saldırdı, 12 kişi gözaltına alındı.
Dünya Kadın Konferansı’nın 4 Kasım günü Kassel'de düzenlenen Dünya Koordinatörleri toplantısında, dünya çapında kadınlara ve diğer cinsiyet kimliklerine bir tehdit oluşturan yükselen faşizme karşı kararlılıkla mücadele edileceği kararı alındı.
Adana'da SASA Polyester A.Ş. PTA Üretim Tesisinde, taşeron firma GEMONT'ta çalışan ve hakları gasp edilen Yapı-Yol İş Sendikası üyesi işçilerin eylemi ikinci gününde polis işçileri ablukaya aldı. İşçiler saatlerce polis ablukasında bekletilerek...
Yunanistan'da 20 Kasım Çarşamba günü 24 saatlik genel greve gidildi; eğitim, lojistik, inşaat, toplu taşıma ve sağlık gibi farklı sektörlerden işçiler onlarca şehirde sokaklara döküldü.
Siyonizm karşıtı bir Yahudi aktivist olan Lev Koufax, 7 Kasım günü Hollanda’nın başkenti Amsterdam’da UEFA kupası maçları esnasında siyonist taraftarların çıkardığı olaylara ilişkin yazdı:
Bu yılki BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi Taraflar Konferansı (COP29) 11 Kasım Pazartesi günü Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de başladı. Gündemde küresel sıcaklıkların artması ve gelişmiş ülkelerin iklim krizini hafifletmeye yönelik mevcut...
Kadıköy Belediyesinde, Genel-İş genel merkezinin işçilerin iradesini yok sayarak TİS imzalanmasının ardından Genel-İş İstanbul Anadolu Yakası 1 No'lu Şube yönetimi istifa etti.
Adana'da SASA POLYESTER A.Ş. PTA Üretim Tesisinde, taşeron firma GEMONT'ta çalışan işçiler Yapı-Yol İş Sendikası öncülüğünde gasp edilen hakları için yapılan eylemde patronları uyardı.
Ankara'da bulunan Çayırhan Termik Santrali'nde 900 maden işçisi, maden sahalarının özelleştirme kararına karşı kendilerini, bu sabah indikleri madene kapatarak eylem başlattı.
As Plastik’te toplu sözleşme hakkı, çalışma koşullarında iyileştirme ve sendikal haklar talepleri için çıkılan grev 63. gününde sonlandırıldı.
Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi “İnfaz Yakmalara Son! - Devrimci Tutsaklara Özgürlük!” şiarıyla infazı ertelenen ve yakılan kadın tutsaklar için Bakırköy Kadın Kapalı Zindanı önünde basın açıklaması gerçekleştirdi.
Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi'nin 28 Ocak 2024 tarihinde Kadıköy'de yapmak istedikleri basın açıklamasının Kaymakamlık kararıyla yasaklandığı gerekçeleriyle işkenceyle gözaltına alınan 10 kişi hakkında açılan dava beraatle sonuçlandı.
DİSK Basın-İş, Yeni Yaşam gazetesinin ekim ayında beş sayısı hakkında toplatma karara verilmesi, Batman’da bir gazete dağıtımcısının silah çekilerek gözaltına alınmaya çalışılması ve gazeteci Furkan Karabay’ın yaptığı haberler nedeniyle...
Cumartesi Anneleri 1025. Hafta eyleminde gözaltına alınan fakat tüm başvurulara rağmen 33 yıldır kendisinden haber alınamayan Ali Tekdağ'ın akıbetini sordu.
Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi, 30 yıldır tutsak olan Elif Vural Yaş'ın Bakırköy Kadın Kapalı Zindanı İdare Gözlem Kurulu tarafından keyfi olarak tahliyesinin 6 ay süreyle ertelenmesine ilişkin İHD İstanbul Şubesi'nde basın toplantısı...
Şüphesiz tarih “hızlı tarih”tir; olağanüstü akıyor. Geçmiş on yıllar öncesinde yıllara sığan olaylar dizisi şimdi bir yıla hatta bir aya, bir haftaya sığıyor. Haliyle, kişi bir kaç gün önce olan biteni dahi anımsamakta zorlanıyor.
Emekçi sınıflar, sadece Türkiye ve Kürdistan'da değil, dünyanın dört bir tarafında devrimci bir yönelim içindeler. Öyle ki, artık Avrupa'nın kalbinde, örneğin Almanya'da, Fransa'da emekçi sınıfların sokaklara döküleceği düşüncesi gittikçe yayılıyor.
Emperyalist-kapitalist devletlerin günümüzdeki durumlarını nasıl tarif etmeli? Sosyal reformist partilere, liberallere, dünya burjuvazisiyle uzlaşmak için can atan uzlaşmacılara sorsak ceplerindeki hazır yanıtı hemen çıkaracaklar. “Batı cephesinde her şey yolunda”
Dünyaya bir çukurun dibinden bakan küçük burjuvaların tersine, finans kapital dünyasının efendileri, dünya ölçeğinde gayet somut ve gerçekçi bir bakışla politika inşa ediyor. BM, Dünya Bankası, Davos zirveleri, ABD Merkez Bankası, ardı ardına raporlar çıkarıp, hep aynı noktayı öne çıkarıyorlar: Dünya açlık krizine girdi; ayaklanmalar kaçınılmaz.
Tehlike hala kapıda ama eski gücünü/büyüklüğünü kaybetmiş görünüyor. Bir iki gün öncesine kadar tüm gözler Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov'un Türkiye ziyaretine çevrilmişti. Rusya Türkiye'ye “yeşil ışık” yakacak mıydı?
Bir politik iktidarın burjuva sınıfın, burjuva sınıfın tümünün de değil, bu sınıfın en iri, mali ve ekonomik yönden en güçlü kesimlerinin hizmetinde olduğunu Bakan Nebati'nin sözlerinden daha iyi gösteren örnek az bulunur.
Dinci faşizm Rojava'ya saldıracak mı? Dinci faşist iktidarın açıklamalarına bakılırsa, böyle bir işgal saldırısı kaçınılmaz.
Eğer eşyayı adıyla çağırmak gerekirse bizim buna “Nükleer savaş tehlikesi” dememiz gerekirdi. Ne var ki, şüyuu vukuundan beter olduğu için böyle bir kelimeyi ağzımıza almak istemedik.