Korkularını her geçen gün daha fazla dillendirmeye başlamaları her şeyi daha fazla gün yüzüne çıkarıyor. Korkularını açığa vurdukça, toplumsal tepki de büyüyerek artıyor. Burjuva sınıf ve dinci-faşist iktidar içinde yaşanan telaş, gemiyi ilk terk eden fareler misali kaçışlar, itiraflar...
Bir yanımız savaş tamtamları, bir yanımız emek cehennemi! İçeride ve dışarıda bıçak sırtında sürüyor hayatımız. Ne tarafa dönsek, kimi dinlesek, hangi kesime yönelsek... serzeniş, öfke ve isyan!
Devrime yaşamı dair her şeyini ortaya koyan bir yoldaşı anlatmak zordur. Devrime inanmış, kocaman yüreklerini ortaya koyarak ve ölümü hiçe sayarak yürüyenlerin arkasından bir şeyler yazmak ya da konuşmak, bana her zaman yetersiz kalmıştır. Ne söylenebilir ki yaşamını ortaya koyan bir devrimci için? Arkasında yazılacak kelimeler yaratılan değerleri anlatmaya yetmez.
İnsanlık tarihinde gelişimin en önemli itkilerinden biri alet yapımıdır. İnsanı diğer canlılardan ayıran şey de alet yapabiliyor olmalarıdır. (İnsan alet yapan hayvandır - Benjamin Franklin) Bu aletler kabaca yaşamlarını sürdürebilmeleri/ kolaylaştırabilmeleri için geliştirdikleri araçlar olarak tanımlanabilir.
Bir sınırda salınıp duruyor yaşlı dünyamız. Köklü bir dönüşümün, bir sıçramanın eşiğinde. Son çeyrek asırdır devasa gösterilerle, isyan ve ayaklanmalarla, devrimci kalkışmalarla, devrimlerle sarsılıp duruyor.