Burjuva muhalefet ortak bir ama etrafında birleşti ya da başka bir ifadeyle; burjuvazi çökmekte olan sistemi kurtarmak, dolayısıyla da sınıf sömürüsünü sürdürmek için kendini kurtarma harekatının siyasal ayağını tek cephede topladı.
Burjuvazinin kesintisiz sürdürdüğü faliyetlerden biri de bu çürümüş kapitalist sistemi durmadan pasta cilayla parlatıp durmasıdır. O bu konuda öylesine ustalaşmıştır ki bir pas yığınını bir sanat eseri olarak satmakta hiç zorlanmaz. Üstelik bunu meta pazarlamayla (reklamcılık vb) sınırlamaz. O bu pasta-cila faaliyetini yaşamın tüm alanlarına ustalıkla yaymış ve tüm alanlarında sürdürmektedir.
Ne zaman biri, kuantum ya da karadelik veya kütle çekim yasası dese, Mücadele Birliği okurlarının ciddi bir kısmı anında bütün radarlarını açarak pür dikkat takibe geçer. Haklılar onlar, bilimi ciddiye alırlar ve buna ilaveten gene haklılar ki, fizik üzerine üç satır okuyanlardan bazıları çıkıp “belirsizlik” ilkesinden hareketle güya Marksizmi (ya da bir çok tezini, sınıflar savaşı da dahil) yanlışlamaya kadar varan cahil cesaretini gösterebiliyor.
Şu sıralar yine resmi “istatistikler” yayımlanıyor, mehter marşı eşliğinde ve tabii ki “savul dünyanın geri kalanı Çılgın Türkler geliyor” nidalarıyla birlikte, bir alana üçü bedava misali. Dahası, bu zafer havasına bir güzel eşlik ediyor, baş üstü istikrarlı düşüşüyle pek çok güçlü ve kudretli şanlı Türk lirası. Açıklanan enflasyon oranları ise gerçeklerin değil tanrısal bir mucizenin ürünü. Şüphesiz ki ciddi bir ekonomistten ziyade, trans halindeki mürteci bir müridin elinden çıkmış.
Bir yanda bir bütün olarak çökmekte olan kapitalist sistem, diğer yanda bir taç misali gelip bu çöküşün tepesine yerleşerek bu sistem ve onun partilerinin cellat yüzlerini, en geri kesimlerin bile anlayabileceği şekilde ortaya seren pandemi. Bu durum, daha çok kısa süre öncesine kadar her yerde coşa gelip “padişahım çok yaşa!” diye bağıranların ciddi bir kısmını bile dinci faşist parti karşıtı bir pozisyona sokmuş durumda.