Mücadele Birliği

Gençlik Örgütleri, 19 Mart akşamı başlayan ve gençliğin de kitlesel olarak katıldığı eylemlerle devam ediyor.

Üniversite öğrencileri de okulları başta olmak üzere pek çok yerde eylemler gerçekleştirdi. DÖB, HDK Gençlik Meclisi, Öğrenci İnisiyatifi, SGDF, Gençlik Komünleri, 25 Mart günü Maçka Parkı'na yapılan yürüyüş ve burada yaşanan gelişmelere ilişkin yazılı bir açıklama yaptı.

Süreci ve 25 Mart günü yaşanan gelişmelere ilişkin açıklama şöyle:

"Son günlerde büyüyen ve artan sokak eylemleri ve özellikle gençliğin yükselen mücadelesini hepimiz görüyoruz. Sokağa inen gençleri anti-faşist bir çizgide örgütlemek, eylemleri anti-faşist bir çerçevede sürdürmek ve ilerletmenin aciliyetini görüyoruz.

Toplumdaki birikmiş öfke, İmamoğlu ve belediye görevlilerinin gözaltına alınmasının ardından ciddi eylemlilikler oluşturacak şekilde patlak verdi. Gelişen hareketler ilk andan itibaren İmamoğlu'na destek mitingi olmaktan çıkarak; AKP-MHP faşizminin yıllardır gençliği, kadınları, LGBTİ+'ları, Kürtleri, Alevileri ve tüm ezilenleri baskı politikalarıyla boğmaya çalıştığı, işçileri ve emekçileri yoksulluğa mahkum ettiği bir düzende gelişen devrimci durumun yansıması oldu.

Fakat eylemlerde geleceği için mücadele eden ilerici gençliğin karşısında faşist grupların etkin olması, olmaya çabalaması eylemlerin anti-faşist karakter taşımasının önüne geçiyor. Sokakta günlerdir verilen mücadelenin hedefini direkt politik islamcı faşist rejimden saptırarak kitlenin önüne suni gündemler koyuyor. Eylemleri devrimci karakterinden arındırmaya çalışıyor.

Faşizmin tüm aygıtları, gençlik arasında milliyetçi histeriyi, gericiliği körükleyerek alanlara yayıyor. Zafer Partisi gibi faşist bir parti ve onun gençlik kollarının eliyle direniş alanlarında şovenizm büyütülüyor. Tüm bunların gençliği etkilemesini ve hareketin yönünü değiştirmesini önlemek gerekliliği ve bu konuda devrimci, sosyalist kurumların büyük sorumluluğu olduğu açıktır.

Maçka'da yapılan eylemde faşist bir grubun eylem komitesinin konuşmasını engellemek istemesi üzerine, kitle içerisinde bir arada yürüyen gençlik örgütleri eylem komitesinin konuşma yapacağı kürsü yakınlarına geçerek faşist grupların eylem komitesinden uzaklaşmasını sağlamak istemiştir. Antifaşist bir biçimde kitleyi yönlendirmesi, faşistleri alandan uzaklaştırması beklenen eylem komitesi, sosyalistlerden bayraklarını indirmesini istemiş, faşistler devrimci kurumlara saldırmaya çalıştığında yeterli tepkiyi göstermemiş ve gençlik örgütleri alandan uzaklaştığı esnada ise "bizi bölmek isteyenler olabilir" diyerek ajitasyonuna devam etmiştir. Sosyalistlere sahip çıkmamış ve yalnız bırakmıştır.

Eylem komitesinde bulunan başta EMEP, İDP ve MFT'yi açıktan eleştiriyor ve özeleştiri bekliyoruz. Sosyalistlere "bizi bölmek isteyenler olabilir" demekteki kastınız nedir? Eylemlerin faşist grupların propagandalarını yaptığı bir alan hâline gelmesine neden zemin hazırlıyorsunuz? Gençlik örgütleri olarak öz gücümüzle alanda olabilecek ve savunma yapabilecekken organize olmaktaki eksikliğimiz de bu eylem komitesinin dar grupçuluğundan kaynaklıdır.

Eleştirilerimiz açıktır ve özeleştiri konusudur.

Tüm sosyalist, devrimci kurumlara çağrımızdır. Eylemlilikleri devrimci ajitasyon ve sloganlarla antifaşist bir çerçevede sürdürmek bizlerin elindedir. Faşist gruplara ve şovenizme karşı yan yana gelmek, mücadelemizi sürdürmek en büyük görevimizdir. Politik İslamcı dinci-faşist düzen karşısında mücadeleyi, sokaklarda özgürlük ve sosyalizm mücadelesini büyütmeye devam edeceğiz.

DÖB, HDK Gençlik Meclisi, Öğrenci İnisiyatifi, SGDF, Gençlik Komünleri