Kadın

Kadınlar Birlikte Güçlü'nün çağrısıyla İstanbul'da kadınlar Nazım Hikmet Kültür Ve Sanat Evi'nde buluştu. Beş yıldır bir arada olduklarını belirten kadınlar, faşist iktidara, erkek egemen sisteme, yoksulluğa ve şiddette karşı, özgürce yaşayacakları bir dünya için mücadele yol ve yönetimlerini tartışacakları ve somut kararlar alacakları "İsyanımız Değiştirecek" şiarıyla forumda bir araya geldi.

Kadınlar Birlikte Güçlü'nün (KBG) çağrısıyla İstanbul Şişli'de bulunan Nazım Hikmet Kültür Merkezinde çok sayıda kadın ""İsyanımız Değiştirecek" şiarıyla forumda bir araya geldi.

KBG Forumunda Dev Pankart

Nazım Hikmet Kültür Ve Sanat Evi'nde yapılan forumda, forumun yapıldığı kata KGB içinde yer alan kadın gruplarının pankartlarını yılın ilk eyleminde Kadıköy'de "Güçlerimiz gibi pankartlarımızı da birleştiriyoruz" diyerek birbirine dikip oluşturdukları "Kadınların İsyanı Değiştirecek", "Emeğimizi Sömüren Devlet, Erkeğe İsyan", "Erkek Öldürüyor, Devlet Koruyor", "İstanbul Sözleşmesinden Vazgeçmiyoruz", "Erkek Şiddetine Karşı Kadınlar Birlikte Güçlü", "Hayatımız Bizim Kutsal Aileniz Sizin Olsun", "Çocuk İstismarı AK-lanamaz", "LGBTi+'yız Özgürüz", "Diyanet, Cemaat, Tarikat Hayatımızdan Elini Çek" yazılı dev pankart asıldı. Foruma erken saatlerden itibaren gelmeye başlayan kadın grupları kadınların isyan ve mücadelesini içeren müzikler, zılgıtlar ve sohbetler eşliğinde hazırlıklarını tamamladı. Kadınların salonu doldurduğu forum boyunca katılımlar devam etti.

"2017'den Beri Sokaklardayız, Eylemdeyiz"

Forumda ilk olarak kadın mücadelesi ve KGB'nin oluşumu, bugüne kadar nasıl bir süreç geçirildiği üzerine konuşuldu. Bu konuda ilk olarak Selin Top, KBG'nin kuruluş sürecini "2 Şubat 2017'de bir toplantı almıştık ve ardından çeşitli eylemlerle mücadeleye başladık. 'Tek başına olmaz hayır 8 Mart'a doğru Kadınlar Birlikte Güçlü' sloganıyla bir kampanya süreci yürüttük" dedi.

Kadınların mücadelede her zaman aktif ve öne çıktığına işaret eden Top Covid 19 pandemi sürecinde de "Kadınlar Birlikte Güçlü" şiarıyla eylemler ve çeşitli etkinlikler gerçekleştirdiklerini ve bu dönemi de kadınların aktif bir şekilde geçirdiklerini hatırlattı.

Ardından uzun süredir gündemde olan İstanbul Sözleşmesinin kaldırılmasına karşı bir mücadele süreci yürüttüklerini ve KBG'nin çağrısıyla daha da geniş bir zeminde İstanbul Sözleşmesini Uygula Kampanya Grubu'nu örgütlediklerini belirten Top, başkanlık sistemi referandum sürecinde ise net bir şekilde "Hayır" dediklerini söyleyen Top, Müftü nikahına karşı Türkiye'nin birçok kentinde eylem yaptıklarını, bunun da iller arası ağ ve ilçelerde örgütlenmelerin oluşmasını sağladığını ifade etti.

Top"Çocuk istismarına, kadın cinayetlerine karşı, Kürt illerindeki kayyumlara karşı sokakta olduk. Savaşa karşı barışı savunduk. Hem kendimiz gözaltılara alındık hem de gözaltılarla ve cezaevlerindeki hak ihlallerine karşı mücadele yürüttük" diyerek pek çok nedenle sokakta olmaya devam ettiklerini vurguladı.

"Pandemi Sürecinde Bile Buluşmalarımızı Sürdürdük"

Daha sonra Rüya Kurtuluş söz aldı. Türkiye'de kadın özgürlük mücadele tarihinin çok eski olduğunu ancak KBG'nin de 5. yılında olduğunu ifade eden Kurtuluş "Bu mücadelenin sıfır noktasında değiliz, epey yol aldık ve bu nedenle tartışmalar sonucunda somut bir plan oluşturmak gerektiğinin düşündük" dedi. Kurtuluş, KBG'nin oluştuğu dönemden bu yana her perşembe toplandıklarını, pandemi sürecinde bile online olarak buluşmalarını kararlılıkla devam ettirdiklerini hatırlattı. Pandemi sürecinde buluşmalarına toplum için de kadınlar için de yılın sıradan bir yıl olmadığını, ülkemiz açısından kader yılı olduğunu ifade ederek buna göre bir planlama yapma kararı alındığını aktardı.

"Takvimsel Ya Da Refleks Eylemleri Değil Sistematik Bir Program Hedefledik"

Kurtuluş, "Belirli takvim günlerinde ya da haklarımıza, hayatlarımıza dönük bir saldırı olduğunda refleks vermek yerine daha sistematik bir programla hareket halinde olalım demiştik. Bu yönde adımlar da attık. Ve aynı zamanda ne yapıyorsak birlikte yapacağız. Bu saldırganlık karşısında birlikte durmak gerekiyor dedik. Geçtiğimiz süreçte pek çok eylem ve etkinliklerde bir arada olduk" dedi.

"Faşizme Karşı Hayatlarımızı, Haklarımızı Savunmaya Devam Ediyoruz"

Tek adam rejiminin oylandığı referandum sürecinde kurulduklarını ve o günden bu yana da aktif bir şekilde sokaklarda olduklarını belirten Kurtuluş "Özel bir dönemin içine girdik. Önümüzde dinci AKP-MHP iktidarının oylanacağı seçim var. Bu seçimin olağan geçmeyeceğini, olağan koşullarda olmayacağını Erdoğan'ın iktidarda kalmak için her türlü yolu deneyeceğini konuşuyorduk. Bu yolların üzerinde tabii ki kadın düşmanlığı içinde kurulan bir rejimin kadınlara, LGBTİ+'lara dönük saldırıların tuhaf olmadığını, beklediğimizi söylüyorduk. İstanbul Sözleşmesi'nden çekilindiğinde bizim için bitmedi demiştik ve gerçekten bitmedi. O günden bu yana bu iktidarın, faşizmin dayatmalarına karşı kendi hayatlarımızı, haklarımızı savunmaya devam ediyoruz. Milyonlarca kadın belki fiilen sokakta yanımızda değil ama duygusuyla, düşüncesiyle kendi haklarına sahip çıkarak yanımızda, birlikte mücadele ediyoruz. Etmeye devam edeceğiz" dedi.

"Erkek Egemen Sisteme Karşı Mücadele Devam Edecek"

Erkek egemen sisteme karşı mücadelenin AKP gitse de devam edeceğini belirten Kurtuluş, bu özel döneme ilişkin nasıl bir mücadele yürüteceklerini de planlamaları gerektiği vurguladı. Fiili bir OHAL sürecinde yaşadıklarını ifade eden Kurtuluş, HDP'ye yönelik saldırıları, Gezi eylemleri nedeniyle tutuklulamaları, TTB Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı'nın tutsak edilmesini, TTB'ye yönelik saldırıları hatırlattı.

"Mücadele İçinde Birbirimize Tutunarak Hayatta Ve Ayakta Kaldık"

Kurtuluş "Bunun karşısında kendi mücadele yol ve yöntemlerimizle hem bu erkek devleti, zor aygıtını ifşa eder şekilde hem de onun karşısında pratiklerimizi ve mücadelemizi nasıl geliştireceğimizi, somut kararlar alabileceğimiz şekilde nasıl konuşmak için bir araya geldik. Çünkü biz kadınlar, mücadele içinde birbirimize tutunarak hayatta ve ayakta kaldık" dedi.

"Hayallerimiz, İsteklerimiz AKP'nin Gitmesiyle Sınırlı Değil"

Kadınların sorunlarının çözümünün seçim süreci ve sandıkta oy kullanmaktan ibaret olmadığını vurgulayan Kurtuluş, "Seçimlerin de ötesinde hayallerimiz, isteklerimiz AKP'nin gitmesi ve yerine birinin gelmesiyle sınırlı değil. Ama öte yandan şunu da biliyoruz biz bu kadın düşmanı iktidarı göndereceğiz, göndermek zorundayız" dedi.

"Tek Başına Olmaz Hepinizi Göndereceğiz"

Sadece tek adamdan değil erkek egemen sistemden kurtulmak istediklerini vurgulayan Kurtuluş "Ve biz hepsinden kurtulmak zorundayız. Tek başına olmaz hepinizi göndereceğiz. Ama peki bunu nasıl yapacağımızı birlikte konuşacağız." dedi.

"Hedefimizi Yol Ve Yöntemleri Birlikte Belirleyeceğiz"

Devlet şiddeti karşısında direnmek zorunda olduklarını, bu şiddetin hapishanelerden evlere, sosyal medyaya, derneklerin kapatılmasına polis şiddetiyle eylemlerin engellemesine kadar pek çok şekilde devam ettiğini vurgulayan Kurtuluş "Burada özel politikalar var, özellikle kadın ve LGBTİ+ düşmanlığı üzerinden toplum dizayn ediliyor" diyerek bu nedenle erkek şiddeti karşısında mücadele yöntemini konuşmak ve pratik adımlar atmak zorunda olduklarını söyledi.

"Nasıl Bir Mücadele Yürüteceği izi Konuşmak Ve Karar Almak İçin Bir Aradayız"

Meclis'te bekletilen aile ve başörtüsü düzenlemesini hatırlatan Kurtuluş, bunlara karşı mücadele yöntemlerini konuşmaları gerektiğini söyledi. Kürt halkına yönelik düşmanlıklara, İstiklal katliamının bahane edilerek başlatılan Rojava'ya yönelik işgal saldırılarına değinen Kurtuluş, LGBTİ+ düşmanlığının başka bir boyuta taşındığını valiliklerin, polisin izniyle yapılan LGBTİ+'lara yönelik saldırganlığın örgütlendiği mitinglere değinerek. "Yoksulluk, hayat pahalılığı, yüksek kiralar yani tüm yaşamımızı çeviren ekonomik kriz var. Neoliberal politikalara karşı, dinci politikalara, erkek şiddeti, cezasızlık politikaları, tarikatlara, vakıflara devletin tüm alanlarının sınırsız açılması, hayatımızın bunlarla çevrilmesi erkek şiddeti, din, baskı, otoriterlik karşısında neler yapacağımızı konuşalım istedik" diyen Kurtuluş, öncelikli hedeflerin belirlenmesi ve nasıl mücadele yürütüleceğinin planlanması, somut kararlar almak için bir araya geldiklerini söyledi.

Açılış konuşmalarının ardından kadınlar önümüzdeki süreçte nasıl bir mücadele yürütecekleri konusundaki önerilerini tartışmal ve karar almak üzere basına kapalı gerçekleştirilen forum bölümüne başladı. KBG forumun ardından sonuçları bir bildirgeyle kamuoyuyla paylaşacak.