< Saldırılara Rağmen Emekçi Kadınlar Taksim’de

Emekçi Kadınlar, bu sene de 8 Mart’ı Galatasaray Meydanı'nda basın açıklaması ve etkinlikle kutlayacaklarını duyurmuştu. Feminist Gece Yürüyüşü de aynı saatlerde İstiklal Caddesine çağrı yapmıştı. Ancak toplumun tamamı üzerinde baskı ve terör estiren devlet, elbette kadınların başkaldırısına ve binlerle gövde gösterisi yapmasına izin veremezdi. İstiklal Caddesini boydan boya her sokağını her girişini polis barikatlarıyla çevirmişti.

Galatasaray Meydanına girişleri de engellenen Emekçi Kadınlar (EKA) yolunu ara sokaklardan Taksim’e çevirdi. Saatler 19.00’u geçerken Taksim Meydanı’nda “Şimdi Kadınların Özgürlük Zamanı" ve “Dünyaya Başkaldırıyoruz” pankartı açan EKA’lı kadınlar “Harekete Geç İsyan Et”, “Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü” sloganları atarak türkülerle halaya başladılar.

Yaklaşık 5 dakika sloganlarla erbane eşliğinde halaylar çekilirken polis gelerek “buna izin veremeyeceklerini” ve yasak olduğunu söylediler. İtiraz eden kadınları tartaklayarak itekleyen polis muhabirimizi de darp ederek elinden telefonunu almaya çalıştı, erbaneleri kırarak DÖB’lü bir öğrencinin elini sakatladı. Bu esnada kadınlara destek için gelen Gazi Mahallesinden bir genç de gözaltına alındı ve bir süre darp edilerek serbest bırakıldı.

Pankartları, sloganları ve ajitasyon konuşmaları ile İstiklal Caddesi girişine yürüyen kadınlar Caddenin girişi de polislerce kapatıldığı için Meydanın Sıraselviler girişinde yaptılar eylemlerini.

Önce basın açıklaması okundu. “Rengini işçi sınıfı mücadelesinden alan bu kızıl günde sokaklara çıkanlara selam olsun. Selam olsun 8 Mart’ı yaratan ve yaşatan emekçi kadınlara” denilen açıklamada yeni sıçramaların eşiğinde olduğumuz ve kadınlar olarak bir kez daha; gericilik zehrinin karanlığında hedef tahtasına konduğumuz söylendi.

Dünyaya başkaldırıyoruz. Çünkü kapitalizm bataklığını kurutmak istiyoruz. Bu bataklıktan yayılan kötü kokular, havayı gittikçe ağırlaştırıyor. Her güne yeni intihar haberleriyle uyanıyoruz. Kapitalizmin ürünü açlık, mutsuzluk, umutsuzluk insanları intihara sürüklüyor, yüreklerinde ki yaşam ateşini söndürüyor. Kan içerisinde her yanımız, acı çığlıklar, yardım çağrılarına karışıyor. Bir umut, bir ışık bekliyor milyonlarca emekçi.”

Hiçbir baskı bizleri uysal köleler haline getiremeyecek. Mücadele ile dolu bir geleneğimiz var. Biz emekçi kadınlar; yarattığımız değerlerin bizleri özgürleştirdiği toplumsal sistem olan sosyalizmi getireceğiz. Haydi kadınlar ellerimiz tarih yazacak güçtedir. Şimdi bir adım öne çıkarak devrim yangınını biz başlatalım, bu fitili biz ateşleyelim. Savaşlara son verelim. Sınıfları ve sınırları biz yok edelim” denilen açıklama “Bizi ve emeğimizi görünmez kılan kapitalizme karşı; üretim alanlarında, meydanlarda ve evlerimizde mücadeleyi yükseltelim. Şimdi kadınların özgürlükleri uğruna dövüşme zamanı” denilerek sona erdi.

Kadınların eylemi sloganlar, türküler ve halaylarla sürdü.