Kadın

Bugün 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü.

Rengini işçi sınıfı mücadelesinden alan bu kızıl günde sokaklara çıkanlara selam olsun.

Selam olsun 8 Mart’ı yaratan ve yaşatan emekçi kadınlara.

Biz Emekçi Kadınlar, 8 Mart 1857'de daha iyi koşullarda yaşamak ve çalışmak için greve çıkan Newyorklu dokuma işçisi 40 bin kadındık. 1900'lü yıllarda Ekim Devrimi'ne giden yolda fitili ateşleyen Petrogratlı dokuma işçileriydik.

Mücadele tarihimizde birçok devrim deneyimi yaşadık. Her baskı daha ileri sıçramaları doğurdu. Şimdi yeni bir sıçramanın eşiğindeyiz. Dinci-gerici devletin eliyle çıkarılan gerici yasalarla toplum zehirleniyor, yozlaşıyor, çürütülüyor. Biz kadınlar bir kez daha; gericilik zehrinin karanlığında hedef tahtasına konuyoruz. Bizlere kölelik zincirlerini reva görenlere karşı harekete geçtik, isyan ediyoruz…

Taciz veya tecavüz edildiğimizde bile biz suçlanıyoruz. "o gün ne giymiştin" ya da "Demek o saatte dışarıdaydın"… Tecavüzcü zihniyete karşı savaşıyoruz. İş yerlerimizde insanca muamele görmüyoruz. Erkek egemen bu sistemde patronların ve yaşamımızdaki erkeklerin gözünde para kazandıran bir makine ve cinsel bir objeden ibaretiz. Hangi koşullarda çalışacağımızı biz belirleyemiyoruz. İş yerlerinde sömürü saatlerimiz dolduğunda; evde başka bir mesai başlıyor bizler için. Her kadın mutlaka evlenmelidir ve anne olmalıdır zihniyetine isyan ediyoruz. Selam olsun dayatılanı kabul etmeyen, başkaldıran tüm kadınlara.

Dünyaya başkaldırıyoruz. Çünkü kapitalizm bataklığını kurutmak istiyoruz. Bu bataklıktan yayılan kötü kokular, havayı gittikçe ağırlaştırıyor. Her güne yeni intihar haberleriyle uyanıyoruz. Kapitalizmin ürünü açlık, mutsuzluk, umutsuzluk insanları intihara sürüklüyor, yüreklerinde ki yaşam ateşini söndürüyor. Kan içerisinde her yanımız, acı çığlıklar, yardım çağrılarına karışıyor. Bir umut, bir ışık bekliyor milyonlarca emekçi.

Son beş yılda 722 işçi kadın, iş cinayetine kurban gitti. Biliyor muydunuz?

2017 yılında bile 409 kadın, eşleri, sevgilileri, babaları tarafından katledildi. Duydunuz mu?

17 bine yakın çocuk doğum yaptı. Gördünüz mü?

Yoksa "görmedim, duymadım, bilmiyorum" mu diyeceksiniz?

Emekçi kadınlar, işçi kadınlar istediğimiz özgürlük nasıl bir özgürlüktür?

Toplumsal özgürlük temelinde bir özgürlük ancak ve ancak kapitalist sistemin yıkılıp yerine sosyalizmin kurulmasıyla mümkündür. Kapitalist sistemde ne kadar yasal düzenleme yapılırsa yapılsın, ne kadar iyileştirme yapılırsa yapılsın biz kadınların toplumsal köleliği son bulmaz. Aksine kapitalist sistem bizim köleliğimizden beslenir. Oysa sosyalizm sınıfları ortadan kaldırır, insanın sömürüsüne son verir. Kadını toplumsal üretim sürecinin ve toplumun yönetiminin baş aktörü durumuna getirir. Kadına yeni bir toplumun kurulması ve yönetimi işini verir.

Kadınların ev hapisliğine son verir, kadının omuzlarındaki ev işlerini toplumsallaştırır. Ulusal sınıfsal cinsel sömürüye son verir.

Biz emekçi kadınlar biliyoruz ki; Kapitalist sistem her alanda bizleri sömürüyor. Bu sistemin egemenlik biçimi bizleri yok sayıyor, tacizlere tecavüzlere zemin hazırlıyor ve öldürüyor. Bizlerin yaraları ancak bir devrimle kapanabilir. Akşam eve dönecek mi diye kaygıyla beklemediğimiz, aç yatmadığımız, geleceksizlikten korkmadığımız toplumsal bir sistem olan sosyalizmi kurmak en yaşamsal ihtiyacımızdır.

Hiçbir baskı bizleri uysal köleler haline getiremeyecek. Mücadele ile dolu bir geleneğimiz var. Biz emekçi kadınlar; yarattığımız değerlerin bizleri özgürleştirdiği toplumsal sistem olan sosyalizmi getireceğiz. Haydi kadınlar ellerimiz tarih yazacak güçtedir. Şimdi bir adım öne çıkarak devrim yangınını biz başlatalım, bu fitili biz ateşleyelim. Savaşlara son verelim. Sınıfları ve sınırları biz yok edelim. Bir ulusun başka bir ulusa, bir cinsin başka bir cinse uyguladığı baskı ve sömürüyü biz bitirelim. Tarih, doğa ve insanlık adına yaşam bizi kavgada en öne çağırıyor. Bizler biliyoruz ki; ne yapacağına ikna olan bir kadını hiçbir güç durduramaz. Bizi ve emeğimizi görünmez kılan kapitalizme karşı; üretim alanlarında, meydanlarda ve evlerimizde mücadeleyi yükseltelim. Şimdi kadınların özgürlükleri uğruna dövüşme zamanı.

Şimdi Devrim Zamanı!

Şimdi Kadınların Özgürlük Zamanı!

Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü

EMEKÇİ KADINLAR (EKA)