Bir deprem felaketi yaşayarak, yüz binlerce canımızı, kâr hırslarıyla inşa ettikleri çürük binaların altında kaybettik. Acımız ve öfkemiz çok büyük ve hala çok diri... Bu atmosfer içinde bizleri seçim, sandık, demokrasi şöleni gibi laflarla kandırmaya çalışan burjuvazi aklımızla alay ederek acımızı, öfkemizi unutturmaya çalışıyor.

İşte bu günlerde İşçilerin Emekçilerin Birlik Dayanışma ve Mücadele Günü 1 Mayıs’ı karşılıyoruz. İşçi ve emekçilerin, Kürt halkının, gençlerin ve kadınların, tüm yoksulların gelecek umudu, sadece ve sadece devrimdedir. Her günümüzü devrim için çalışarak geçirmeliyiz.

1 Mayıs tarih boyunca ezilen, sömürülen kesimlerin egemen sınıfa karşı gücünü gösterdiği, bir kavga günü olmuştur. Bizleri günlerce enkaz altında bırakan, ölüme terk eden, açlık, yoksulluk, işsizlik, geleceksizlik sarmalı altında çaresizliğe iten dinci faşizme ve bütün egemen sınıflara, burjuvaziye, faşist devlete karşı öfkemizi, acımızı ve isyanımızı kuşanıyoruz. 1 Mayıs alanlarına akın etme zamanıdır!

Bütün işçileri, yoksul halkları, gençleri, kadınları İşçi Sınıfının Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü’nde 1 Mayıs Alanına, Taksim’e ve her ilde meydanlara çağırıyoruz.

Gelin, hep beraber bu katliam düzenine karşı mücadeleyi büyütelim. Sokakları kızıla boyayalım!

YAŞASIN 1 MAYIS!

BİJî 1 GULAN!

İzmir Mücadele Birliği Platformu