Haber

İsrail zindanlarında tutsak olan Filistinlilerin yaşam koşulları, yıllardır ciddi sorunların kaynağı. “İdari tutukluluk” adı altında hakkında mahkumiyet kararı olmayan Filistinlileri de tutsak eden İsrail’in zindanlarında binlerce Filistinli var. Yıllar boyu açlık grevlerinin ve isyanların sürdüğü zindanlarda 7 Ekim’den bu yana da rehine olarak tutulan 6 Filistinli tutsak katledildi.

Mahkumlar ve Eski Mahkumlarla İlişkiler Komisyonu bugün (19 Kasım Pazar), Gazze Şeridi'ne yönelik savaşın başlamasından bu yana tutsaklara uygulanan ve giderek artan cezalandırıcı önlemlere ilişkin bir rapor yayınladı. Bu rapora göre:

-Odalardaki pencereler günün 24 saati açık kalmakta, özellikle geceleri şiddetli soğuk yaşanmaktadır. Battaniyeler ve giysiler mahkumlardan geri alınmıştır.

-Sürekli takip gerektiren kritik ve kronik vakalar olmasına rağmen doktorlar 40 günden fazla süredir bölümleri ziyaret etmemiştir. Hastaların %70'inin ilaç tedavisi durdurulmuş ve kendilerine sadece sınırlı miktarda ağrı kesici verilmiştir.

-Yemekler çok kötü, az pişmiş ve kötü bir koku ve tada sahip. Porsiyonlar küçük ve yetersiz.

-Mahkumların cezaevi bahçesine çıkmasına izin verilmemektedir.

-Tüm elektrikli aletlere, kişisel eşyalara, kıyafetlere, battaniyelere ve yastıklara el konulmuştur.

-Elektrikler her gün akşam 6'dan sabah 6'ya kadar kesilmektedir.

-Odalar çok kalabalıktır ve bazı mahkumlar yerde uyumaktadır.

-En zor yönü, mahkumlara odalarında küçük nedenlerle veya hatta hiçbir neden olmaksızın tekrarlanan saldırılar ve denetim ve bastırma birimlerinin acımasız ve barbarca bir şekilde sık sık baskınlar yapmasıdır.

-Kantin erişiminden mahrum bırakılma.

-Avukatların ve aile üyelerinin ziyaretlerinin yasaklanması.

-Mahpusların şişe suyu içmelerine izin verilmiyor ve banyo musluğundan su doldurmaya zorlanıyorlar.

-Mahkumların bir takım dış giyim ve bir takım iç çamaşırı dışında kıyafet bulundurmalarına izin verilmemektedir. Kıyafetler kirlenirse yıkamaları ve tekrar giymeden önce kurumalarını beklemeleri gerekmektedir.

Aksa Tufanı’nın ilk günlerinde İsraillilerin esir edilmesi ile, bu tutsaklarla rehine değiş tokuşunun yapılması amaçlanıyordu, ancak İsrail tüm girişimlere, ailelerin protesto eylemlerine rağmen esir takasına yanaşmadı.