Bugün (2 Ekim) sabah saatlerinde İstanbul ve Kırklareli’de düzenlenen ev baskınlarında HDK, HDP ile birçok sivil toplum örgütü yöneticisinin aralarında olduğu en az 20 kişi gözaltına alındı. İçişleri Bakanı, 26 farklı adrese baskın yapıldığını açıkladı. Soruşturmaya ilişkin “gizlilik” kararı alırken, gözaltındakilerin avukata erişimi de 24 saat süreyle kısıtlandı.
Yeşil Sol Parti ve HDP, Beyoğlu’ndaki ortak parti binasının önünde “HDP algı operasyonlarınızın aracı değildir. Demokratik siyasette ısrarcıyız” şiarıyla basın açıklaması yapmak istedi.
Açıklama öncesi onlarca polis ve gözaltı aracı parti binası etrafını sardı. Açıklama öncesi polis, bu açıklamaya hiçbir şekilde izin vermeyeceklerini bildirdi. Açıklama yapmakta ısrar eden onlarca kişi parti binasından çıktıkları esnada polisler tarafından yaka paça gözaltına alınmaya başlandı.
Sık sık, “Baskılar bizi yıldıramaz” ve “HDP umuttur umut dimdik atakta” sloganları atılırken, polis gözaltıları görüntülemek isteyen basını da darp ederek alandan uzaklaştırdı. Polis, yaklaşık 10 kişiyi gözaltına aldı.
Saldırıya tepki gösteren kitle, parti binası içerisinde ve önünde oturma eylemine geçti; “Faşizme karşı omuz omuza”, "Baskılar bizi yıldıramaz", "HDP halktır, halk burada", "Bijî berxwedana zindanan" sloganları attı.
Polis ablukasının kalkmasının ardından kitle, il binası içerisinde yaşananlara dair açıklama yaptı.
Burada konuşan HDK Eş Sözcüsü Cengiz Çiçek, iktidarın her sıkıştığında Kürtlere, sosyalistlere, emekçilere ve kadınlara saldırdığını söyleyerek “İktidar, kendi yönetim kabiliyetsizliğinin faturasını bu ülkenin en onurlu insanlarına, en direnişçi insanlarına kesiyor” dedi.
Çiçek konuşmasında “Türkiye’ye ve Ortadoğu’ya savaşı ihraç edenler, bir kez daha kendi pisliklerini örtbas etmek için bir kez daha HDP’ye ve Yeşil Sol Parti’ye saldırmaktadır. Biz bu oyunları tezgahları çok gördük. Daha dün Gezi Davası’nda, Kobanê davasında, Madımak katliamında gördük. Her yönetim kabileysizliklerinde ülkenin muhaliflerine saldıran bir kumpas aygıtıyla karşı karşıyayız. Bizi ‘terör’ yardakçısı olarak yaftalayan İçişleri Bakanlığı’na açıkça söylüyoruz; ‘Kimlerin kimlerle beraber işbirliği halinde olduğunu biliyoruz. Biz sizi Madımak Katliamı’nda katliamcılarla işbirliğinizden biliriz, kadın katliamlarınızdan biliriz. O yüzden kimse HDP’ye ve Yeşil Sol’a dil uzatmasın.”
Çiçek, “Hiçbir Yeşil Sol Parti’li ve HDP’linin evinde; sizin yandaş çevrenizdekiler gibi uyuşturucular bulunmaz, cephanelik bulunmaz. Ama bu iktidarın yanında olduğunu söyleyen birçok kişinin evinde her türlü şey çıktı. Hangisinin bu ülkeye sevdalı olduğunu biliyoruz. Biz bu ülkenin en aydınlık, en onurlu insanlarıyız” da dedi.
Ardından konuşan HDP İstanbul İl Eşbaşkanı İlknur Birol da bugün yapmak istedikleri açıklamaya yönelik saldırıya tepki göstererek, “Gözaltı haberlerini alırken aynı zamanda sosyal medyada devletin resmi hesaplarında yapılan açıklamaların altında dibace de gördük. O resmi hesaplarda ayan beyan bir şekilde HDP’ye ve Yeşil Sol Parti’ye karşı bir algı operasyonlarının yönetildiğini gördük. Onlara ‘hade oradan’ diyorum. Bu operasyonlara aracı kılarak toplumu kutuplaştırarak, algı operasyonlarıyla yöneterek HDP’yi kriminal bir alanda değerlendirme pozisyonunda tutarak, demokratik muhalefetin sesini kesmeye çalıştığınızı biliyoruz. Bugün olanlar ilk kez olanlar olmuyor. O yüzden sözümüz şimdi de toplumadır. Halkımız bu oyunlara gelmeyecektir. Demokrasiden yana saf tutan, özgürlüklerden yana saf tutan, sömürüden ve yoksulluktan yana olmayan bizimle saf tutmalıdır. Bizim gibi ‘hade oradan’ demelidir. Biz yine barış demeye devam edeceğiz, biz yine Kürt sorunun demokratik çözümü devam edeceğiz” dedi.
Açıklama alkış ve sloganlarla son buldu.