< < Özgürlüğümüz İçin Faşizme Karşı Birlikte Yürüyoruz!

Faşizmin toplumun nefes alan tüm hücrelerine yönelik saldırıları hız kesmeden sürüyor. Sokakta yapılan basın açıklamaları yasaklanıyor, devrimci demokrat güçlerin her türlü çalışması yasaklanıyor, baroların seçimleri engelleniyor, ses çıkaran, faşizme karşı gelen her ses zindanla, gözaltıyla işkenceyle bastırılmak isteniyor, insanlarımız helikopterlerden atılıyor.

İşçilerin grevleri devletin güvenliği zedelediği gerekçesiyle keyfi olarak yasaklanırken, kadınlara, gençliğe, işçilere, Kürt halkına yönelik her türlü saldırının önü açılıyor. Bildikleri ve ellerinde kalan tek şey çıplak zor ve devlet teröründen başka bir şey değil.

Ekonomik krizin giderek derinleştiği, işsizliğin ve sefaletin çığ gibi büyüdüğü, yönetememe krizini yaşayan sermaye sınıfının saldırıları azgınlaştırdığı, içeride dışarıda savaş politikası ile şovenizmin ve ırkçılığın körüklendiği bugünlerde, en geçerli sözün sokakta söylenmesi gerektiği bilinciyle harekete geçiyoruz.

Faşizme karşı en geniş ve en kararlı devrimci birlikteliğin inşa edilmesinin kendini bir zorunluluk olarak dayattığı bugünlerde birleşik gençlik mücadelesini “Birleşik Gençlik Meclisleri” kapsamında örgütlemeyi kendimize tarihsel bir görev olarak belirleyerek, çalışmalarımızı yoğunlaştırdık. Gençliğin yaşadığı geleceksizlik, işsizlik, sefalet, hayattan kovulma, niteliksiz ve gerici eğitim, yoğun emek sömürüsü, genç kadınların yaşadığı taciz, şiddet, baskılar gibi sorunlara karşı birlikte mücadele etmenin önemi her zamankinden daha yakıcı bir durumdadır.

Bu kapsamda önümüzdeki süreci birlikte örgütlemek, Dev-Güç, DÖB, HDP Gençlik Meclisleri ve YDG olarak 15 Kasım’da ilan edeceğimiz, dağınık güçleri bir araya getirmeyi hedefleyen, gençlik hareketinde ilkeli ve yüzü sokağa dönük devrimci bir birlikteliğin inşası için kolları sıvamış durumdayız.

25 Ekim Pazar günü “Faşizme Karşı Özgürlüğümüz İçin Birlikte Yürüyoruz” şiarıyla kampanyamızın startını vermek için Kadıköy Rıhtım Meydanı’nda saat 14.00’te bir araya geldik. Ölümsüzleşen devrimci önderlerin resimlerini de taşıdığımız ve kampanyamızı ilan edeceğimiz eylemimize polis, devrimci önderlerin resimlerini bahane ederek saldırdı. Saldırı sonucu aralarında 4 DÖB’lü yoldaşımızın da olduğu 60 arkadaşımız işkence ile gözaltına alınırken, gözaltılarda arkadaşlarımıza çıplak arama dayatıldı, arkadaşlarımız darp edildi.

Aynı saatlerde İstanbul’un başka bir semti olan Aksaray’da dinci-faşistlerin düzenlediği gösteri hiçbir engellemeyle karşılaşmadan IŞİD ve ÖSO gibi barbar, dinci-gerici örgütlerin bayrakları açılarak gerçekleşti. Faşizmin kimden yana ve kime düşman olduğunu anlamak için, bu iki görüntüye bakmak yetecektir. Bir tarafta insanlığın kurtuluş mücadelesini yürüten ve bunun için her türlü bedeli ödemeye hazır olan devrimci gençler ve uğradıkları saldırı, diğer tarafta dinci-faşizmin destekçisi, kafa kesici gericiler ve rahatça engellemeyle karşılaşmadan gösteri yapmaları.

İşte gençlik olarak tüm sorunlarımızın yaşamlarımızı dayanılmaz hale getirdiği, ekonomik, sosyal ve psikolojik olarak yıkıma uğradığımız böylesi bir dönemde devrim için savaşmaktan başka çözüm yolu kalmamıştır. Bizlere çaresiz ve yalnız olduğumuzu telkin edenlere inat, gençliğe çağrımızdır, çaresiz ve yalnız değiliz!

Özgür ve yeni bir dünya için gelin sokak sokak, kampüs kampüs, lise lise, fabrika fabrika yan yana gelelim, birleşik gençlik mücadelesini yükseltelim!

Sorunlarımız ortak ve çözümlerimiz de ortak!

Elindeki tüm imkanlara, tüm zor araçlarına rağmen korkuyorlar, korkularını gerçeğe çevirelim!

ŞİMDİ DEVRİM ZAMANI!

YAŞASIN BİRLEŞİK GENÇLİK MÜCADELESİ!

BASKILAR, GÖZALTILAR BİZİ YILDIRAMAZ!

DEVRİMCİ ÖĞRENCİ BİRLİĞİ (DÖB)