Reuters haber ajansı ile Türkiye Gazeteciler Sendikası arasındaki TİS'nin uyuşmazlıkla sonuçlanması üzerine grev kararı alındı. İstanbul'da bulunan Reuters Türkiye Bürosu’na grev kararını asan basın emekçileri, "Hakkımız olanı alıncaya kadar mücadelemiz sürecek" dedi.
Reuters ile Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) arasındaki TİS görüşmelerinin uyuşmazlıkla sonuçlanması üzerine grev kararı alındı. Reuters'ın hem toplu pazarlık hem de arabuluculuk sürecinde çalışanların taleplerini karşılamaktan uzak yaklaşımı nedeniyle İstanbul'da bulunan Reuters İstanbul Bürosu’na grev kararını asıldı.
TGS, Levent'te bulunan Reuters Haber Ajansı İstanbul Ofisi önünde basın açıklaması düzenledi. Basın açıklamasına TGS Genel Merkez ve İstanbul yöneticileri, UNI Global Union Başkanı Johannes Studinger ve çok sayıda gazeteci katıldı.
TGS, Reuters Haber Ajansı'na grev kararının atılmasının ardından bina önünde basın açıklaması yapıldı. "Hakkımızı İstiyoruz" pankartının açıldığı eylemde basın metnini TGS Genel Başkanı Gökhan Durmuş okudu.
Durmuş, "Reuters'tan olumlu bir adım görmezsek 10 Mayıs itibarıyla da grev uygulamasına başlayacağımızı tüm kamuoyu önünde ilân ediyoruz" dedi.
"Reuters'ı Önemli Haber Ajansı Yapan Çalışanlarıdır"
"Thomson Reuters Haber Ajansı tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de güvenilirliği tartışılmayan, doğru habere ulaşmanın en önemli adreslerinden birisidir" diyen Durmuş, bu değeri yaratanın da Reuters’ta çalışan gazeteciler olduğunu vurguladı. Bugün gelinen noktada bu değeri yaratan gazetecilerin emeklerini görmezden gelen bir anlayış söz konusu olduğunu belirten Durmuş, Türkiye son iki yıldır adı her ne kadar konulmamış olsa da ağır bir ekonomik kriz yaşadığını hatırlattı.
"Ücretlerin Yarısından Fazlası Konut Kira Gideri"
Durmuş "Hemen her gün temel tüketim maddelerine gelen zamlar, bir ayda ikiye katlayan fiyatlar, tahmin edilemez bir piyasa ile karşı karşıyayız. Daha anlaşır olması için sizlere şu örneklerini vermek istiyoruz: Geçtiğimiz yıl peynirin kilosu 65 TL’yken, bugün 120 TL yani yüzde 84 artış, geçtiğimiz yıl kıymanın kilosu 100 TL’yken bugün 330 TL yani yüzde 330 artış, geçtiğimiz yıl kırmızı etin kilosu 120 TL’yken bugün 340 TL yani yüzde 280 artış, patatesin kilosu geçen yıl 5 TL’yken bugün 16 TL yani yüzde 320, sıvı yağın litre fiyatı geçtiğimiz yıl 25 TL’yken bugün 52 TL yani yüzde 108 artış yaşanmıştır. Başta İstanbul olmak üzere konut kira fiyatları ise yüzde 300leri geçen oranda artmıştır. Çalışanların ücretlerinin yarısından fazlası konut kirasına gider hale gelmiştir. Bu evlerin depreme dayanıklılığı da ayrıca tartışma konusudur" dedi.
"Reuters'ın Yüzde 25’lik Artış Israrı"
Durmuş, Reuters'ın Türkiye ofisinde çalışan meslektaşlarına uygun gördüğü ücret artışının yüzde 25 olduğunu belirterek "Ocak ayında başladığımız toplu iş sözleşmesi görüşmeleri boyunca tüm olumlu çaba ve niyetlerimize rağmen, Türkiye’de yaşanan ekonomik tabloyu kalem kalem anlatmamıza rağmen maalesef olumlu bir yaklaşım göremedik. Yüzde 25’lik ücret artışının üzere bir puan dâhi konulmadı" dedi.
"Reuters'a Sözümüz Grev"
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) Mart ayı enflasyonu yüzde 50.51, bağımsız araştırmacıların enflasyonu yüzde 112.51 olarak açıkladığı bir ortamda Reuters'ın çalışanına reva gördüğü ücret artışı sadece yüzde 25 olduğunu söyleyen Durmuş, "Her ne kadar Reuters da dahil olmak üzere birçok haber ajansında TÜİK rakamlarının sokaktaki gerçeği yansıtmadığı yönünde sayısız haberler yapılmış olsa da bu rakamı dâhi teklif etmeyen işverene karşı söyleyeceğimiz tek sözümüz GREV’dir" dedi.
"Reuters'a 10 Mayıs'a Kadar Süre"
Bugün sadece grev kararını asmak için değil grev kararlılığını ilân etmek içinde bir araya geldiklerini ifade eden Durmuş "Eğer üyelerimizin hak ettikleri oranda bir ücret artışı teklifi gelmez, sorunun çözümü için Reuters işvereninden olumlu bir adım görmezsek 10 Mayıs itibarıyla da grev uygulamasına başlayacağımızı tüm kamuoyu önünde ilân ediyoruz. Gerçekleri halka duyurmakla övünmek yetmez çalışanına da bu gerçekler üzerinden yaklaşmak adil olandır.
"Hak Ettiğimizi Alana Kadar Vazgeçmeyeceğiz"
Bizler gerçeklerin peşindeki insanlar olarak o gerçeklerin bizden muaf tutulmasına asla izin vermeyeceğiz. Hak ettiğimizi alana kadar vazgeçmeyeceğiz."