< Eğitim-Sen'den Ümraniye MTAL Lisesi Önünde Eylem

Eğitim-Sen İstanbul 2 Nolu Şube üyeleri, Ümraniye Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde 29 öğretmenin, okul müdürünün kişisel ilişkileri üzerinden “Proje Okulları Uygulamaları” bahanesiyle MEB İstanbul İl Müdürlüğü kadrosuna alınmasını okul önünde basın açıklaması yaparak protesto etti. Okul müdürünün tamamen keyfi, yasa ve yönetmelikte yeri olmayan tutumuna il ve ilçe milli eğitim müdürlüğünün de ortak olduğu vurgulanan eylemde eğitim emekçileri, arkadaşlarının derhal görevlerine iade edilmesini istedi.

Milli Eğitim Bakanlığı’nın ‘Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Öğretmen Atama ve Yönetici Görevlendirme Yönetmeliği kapsamında okullarda, kanun ve yönetmeliklere aykırı bir şekilde sendikalı ve parasız, nitelikli eğitim ve özlük hakları için mücadele eden öğretmenler üzerinde baskı, mobbing, görev yeri değiştirme gibi uygulamalar gündeme geliyor. İktidara yakın okul müdürlerinin keyfi talepleri üzerine yapılan bu saldırılara karşı Eğitim-Sen üyeleri eylem ve açıklamalarla tepkilerini dile getiriyor.

Bugün Ümraniye Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde ‘Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Öğretmen Atama ve Yönetici Görevlendirme Yönetmeliği’nin 13 maddesi gerekçe gösterilerek okul müdürünün keyfi istemi üzerine başlatılan yazışma doğrultusunda bakanlıkça düzenlenen kararname ile 29 öğretmenin rızaları alınmaksızın İl Milli Eğitim Müdürlüğü emrine atanmaları, Eğitim-Sen İstanbul 2 Nolu Şube üyeleri tarafından okul önünde yapılan basın açıklamasıyla protesto edildi.

“Proje Okulları Uygulaması Mağduriyet Yaratmaya Devam Ediyor” yazılı pankart açan Eğitim-Sen İstanbul 2 Nolu Şube üyesi eğitim emekçileri AKP’nin 21 yıllık iktidarında kamusal alanın düzenlenmesinde bir keyfiyet düzeni oluşturduğunu, eğitim öğretim alanındaki politikalarını keyfiyet zerinden hayata geçirdiğini, “büyük reformlar” şeklinde yapılan propagandanın sonucunun ise fiyasko olduğu vurguladı.

AKP’nin 2002’de iktidara geldikten sonra eğitimi ideolojik hegemonyasını inşaa etmenin aracı olarak gördüğü ve hayata geçirdiği uygulamalar ile okullarda kaos yarattığı belirtilen açıklamada veliler, öğrenciler ve başta öğretmenler olmak üzere eğitim emekçilerinin her yeni güne bir keyfi düzenlemeyle başladığını belirten eğitim emekçileri, yaşanmakta olan sorunları, ve Mecliste görüşülen ve genel kurulda kabul edilen 2024 bütçesine bakıldığında önümüzdeki dönem eğitim öğretim alanında sorunlar çığ gibi büyüyeceğini belirterek yaşanan ve yaşanmakta olan sorunları şöyle sıraladı:

 

“Önümüzdeki Dönem Eğitim Öğretim Alanında Sorunlar Çığ Gibi Büyüyecek!”

“* Dindar ve kindar nesiller yetiştirme hedeflerini 2012’de çıkardığı 4+4+4 yasasıyla hayata geçirmiş, neredeyse bütün okulları İHL’ye çevirmiştir. Veliler çocuklarını gönderecek okullar bulamaz hale gelmiştir.

* 2014’te proje okul düzenlemesiyle Türkiye’nin başarılı okullarındaki düzeni halaç pamuğu gibi dağıtmış bu okulları tamamen keyfi atamalarla kendi kadroları ile denetim altına almaya çalışmıştır.

* 2014’te çıkardığı norm kadro düzenlemesiyle de öğretmenlerin çalışma koşullarını ağırlaştırmış ve yükünü artırmıştır.

* Her eğitim öğretim yılında sorunlara çözüm bulmak bir yana yeni sorun alanları yaratmaya devam ediyor.

* Bütçeden eğitime ayrılan pay ancak personel giderlerini karşılarken eğitim yatırımlarına ise kaynak ayrılmamıştır.

* Eğitim devasa sorunları içinde çıkış arayan velilere ve eğitim emekçilerine Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in vaadi ise cemaatlerle ve tarikatlarla protokol yapmak ve öğrencileri sermayenin beklentilerini karşılayacak ucuz iş gücü olarak pazarlamak.

* Okulların zaten yetersiz olan fiziki kapasiteleri deprem riski nedeniyle boşaltılan okullarla daha da artmış ve bakanlık bu konuda hiçbir tedbir almamıştır.

* 2023’te İstanbul’da 93 okulun daha boşaltılmasıyla okulsuz kalan öğrenciler misafir okul uygulamasıyla ikili eğitime geçmiştir. İkili eğitimle öğrenciler ve eğitim emekçileri sabahın köründen gecenin geç saatlerine kadar son derece sağlıksız koşullarına eğitim öğretim hizmetinden faydalanmaya çalışıyor.

* Misafir okul uygulaması İstanbul gibi bir metropolde öğrencilerin ve eğitim emekçilerinin okula ulaşmasını imkânsız hale getirmektedir. İkili eğitimin uygulandığı okullarda öğrenciler okul terklerine ya da nakillerle okul değişikliğine mecbur bırakılmaktadır.

* Okulların açılmasından bugüne kadar zorlu koşullar nedeniyle kimi okullarda sınıf ve şube kapanmaları yaşanırken kimi okullarda ise sınıflarda yığılma yaşanmaktadır. Öğrenci sayılarındaki azalma nedeniyle sınıf kapatan okul idareleri öğretmenleri de norm fazlası durumuna düşürmektedir.

* İdarecilerin keyfi uygulamalarıyla sorunlar içinden çıkılmaz hale gelmiş hem öğrenciler hem de eğitim emekçileri katmerli bir mağduriyetle nefes alamaz duruma getirilmiştir.

Maddeler halinde yaşanan tüm bu sorunların somut bir örneğinin ise Ümraniye Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde yaşandığını belirten eğitim emekçileri durumu şöyle aktardı.

 

"Okuldaki Öğrenci Kaybının Faturası Öğretmenlere Kesiliyor"

Ümraniye Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nin deprem riski nedeniyle atölyeleri hariç boşaltılarak öğrencilerinin başka bir okulda ikili eğitime geçirildiğini, ikili eğitime geçişin yarattığı olumsuz koşullar nedeniyle sınıflar kapandığını ve bu nedenle öğrenci kaybı yaşandığına dikkat çelen eğitim emekçileri "Geçici olan bu kaybın faturasını ise İl milli eğitim müdürü, ilçe milli eğitim müdürü ve okul müdürü öğretmenlere kesiyor. 29 öğretmen bir sabah norm fazlası ilan edilerek başka okullarda çalışmaya zorlanıyor" dedi.

 

"Öğretmenlerin Kaderi Müdürlerin Keyfiyetine Teslim Edildi"

Okuldaki tadilat nedeniyle sınıfların kapanması ve öğrenci kaybı yaşanması üzerine öğretmenlerinin kaderinin okul müdürlerinin keyfiyetine teslim edildiği ifade edilen açıklamada, Ümraniye Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde ‘Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Öğretmen Atama ve Yönetici Görevlendirme Yönetmeliği’nin 13 maddesi gerekçe gösterilerek başlatılan yazışma doğrultusunda bakanlıkça düzenlenen kararname ile 29 öğretmen rızaları alınmaksızın İl Milli Eğitim Müdürlüğü emrine atandığı belirtildi.

Milli Eğitim Bakanlığı'nın okullardan talep ettiği tüm işlemlerde; belirlenen takvim doğrultusunda, portal üzerinden duyuru yaptığını ve bu duyuru çerçevesinde ilgili okulların, hazırlıklarını yaparak işlemlerini tamamlayıp bakanlığa iletilmek üzere ilçe ve il üzerinden sunduğu aktarılarak "İstanbul il bünyesinde özel okullar hariç MEB bünyesinde yaklaşık 3650 okul mevcuttur. Bunların 155’i proje okul kapsamındadır. Proje okulların atama yönetmeliği kendi içinde bir takvimle düzenlenmektedir" denildi.

 

"Müdürün Yasadışı Ve Keyfiliğine Ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü De Ortak Olmuştur"

ÜMTAL Okul Müdürü Günay Bahçeci'nin ise Bakanlıktaki kişisel ilişkiler üzerinden atama yönetmeliğini gerekçe göstererek ivedi bir şekilde 18+11 toplam 29 ÜMTAL öğretmenlerinin atamasını il kadrosuna aldırdığı belirten eğitim emekçileri "Okul müdürünün tamamen keyfi, yasa ve yönetmelikte yeri olmayan tutumuna il ve ilçe milli eğitim müdürlüğü de ortak olmuştur" dedi.

"Yasalara ve yönetmeliklere aykırı ve okul müdürlerinin keyfiyetine teslim edilen bu uygulamaya ilişkin, "Proje okulları kapsamı dışında kalan okulların, bakanlığın belirttiği takvim ve duyuru doğrultusunda norm fazlası öğretmen bildirilmesi (İl den) istenirken; yönetmeliği farklı olan Proje okulların norm fazlası öğretmenlerin bildirilmesine yönelik, bakanlığın açıkladığı bir takvim var mı? bir duyuru var mı? Bir talep var mı?" diye soran eğitim emekçileri ‘Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Öğretmen Atama ve Yönetici Görevlendirme Yönetmeliği gerekçe gösterilerek yasa ve yönetmeliklere aykırı, keyfi olarak yapılan uygulamaları ise şöyle sıraladı:

 

"29 Öğretmen Proje Kapsamından Çıkarıldı Başka Okullarda Başvuruları Engellendi"

1) Proje okullarında norm fazlası öğretmenlerin atama işlemleri 2 yıl ertelenmişken, 155 proje okuldan 154 tanesi bakanlığın bu duyurusu yönünde hareket etmiş UMTAL okul müdürü ise bu duyuruyu hiçe sayarak 29 öğretmenin proje okul kapsamından çıkartılmasına neden olmuştur. Bu durum branş ve alan öğretmen açığı olan proje okullara başvurmasını engellemiştir.

2) Proje kapsamı dışında yer alan 3500 okulun, norm fazlası kadrolu öğretmenlerin tercih aşamasına geçilmeden, bakanlıkça süreçlerin tanımlanmadığı belirtilip(alan değişikliği vb.) dolayısıyla proje okullarda da alan değişikliği süreci işlemine tabi tutulacağı belirtilip, bu süreç beklenmeden okul müdürünün işlem yapması ikilik oluşturmuş olup hukuksuzluk yaratmıştır. Bakanlığın emri doğrultusunda valilik tarafından 3500 okul norm fazlası öğretmenlerin atama işlemleri iptal edilmiştir.

3) Ümraniye’de 10 yıldır aynı evde ikamet eden ve şu an 6 000 TL ye kirada oturan öğretmen arkadaşımızın, aynı büyüklükte başka bir eve taşınmak istediğinde 18 000 TL den aşağı ev kiralama şansı yoktur.

4) İstanbul ‘un Ulaşım trafik yoğunluğu %95 lere çıktığı koşullarda; okullara ulaşım süresi sadece gidiş 2.5- 3.5 saat arasında, toplamda gidiş dönüş 5 ila 7 saat arasında değişmektedir.

5) ÜMTAL ‘ın norm fazlası teknik öğretmen sayısı 18 dir. Bunların 4 ü Metalurji alan öğretmenidir. İstanbul da Mesleki ve Teknik Anadolu lisesi Metalurji Alanı sadece UMTAL da vardır.

6) Norm fazlası 18 teknik öğretmen içerisinde 5 teknik öğretmen Ümraniye çevresindeki okullara zorunlu olarak yerleştirilmiştir.

7) Okulun depreme dayanıksız olması nedeniyle yıkılıp yeniden yapılma kararı alınmış. Bu durum geçici öğrenci sayılarının düşmesine neden olmuştur.

8) ÜMTAL’de çalışan öğretmenler eşleri ve çocuklarıyla birlikte mağdur edilmiştir.

9) İtiraz dilekçesi veren öğretmenlerimize yönelik okul müdürü tarafından baskı oluşturularak, dilekçelerindeki ifadelerini değiştirmeye zorlanmıştır. Okul müdürü idari soruşturma açacağım diyerek öğretmenleri tehdit etmiştir.

 

"Mağduriyetler Giderilsin Sorumlular Hakkında Yasal İşlem Uygulansın"

Tüm bu uygulamaların okul müdürünün keyfi tutumun sonucu olduğunu belirten eğitim emekçileri, Bakanlık tarafından takvimi, duyurusu olmayan ve talep istenmeyen Proje okul kapsamındaki norm kadro fazlası öğretmenlere yönelik yapılan iş ve işlemlerin iptal edilmesini ve bu mağduriyeti yaratan başta okul müdürü olmak üzere bütün sorumlular hakkında yasal işlem yapılmasını talep ederek konunun takipçisi olacaklarını vurguladı.