Dev Turizm İş, Dev Tekstil, DGD-SEN, Enerji-Sen, İnşaat İş, Limter İş, KATAŞ-SEN, PTT-SEN, Öğretmen Sendikası, İstanbul'da İsrail Konsolosluğu önünde Filistin halkıyla dayanışma eylemi gerçekleştirdi.

İsrail devletinin Filistin halkına saldırıları devam ederken Türkiye'de de sendikalar Filistin işçi ve emekçileriyle dayanışmak için eylemlerine devam ediyor.

Bugün Dev Turizm İş, Dev Tekstil, DGD-SEN, Enerji-Sen, İnşaat İş, Limter İş, KATAŞ-SEN, PTT-SEN, Öğretmen Sendikasının da katılımıyla, İstanbul'da Levent'ye bulunan İsrail Konsolosluğu önünde Filistin halkıyla dayanışma eylemi gerçekleştirdi.

Polis Engellme Çabasına Karşı Sloganlarla Yürüyüş

Levent Metro çıkışında toplanan sendikaların üyeleri "Katil İsrail Filistin'den Defol", "Nehirden Denize Özgür Filistin" sloganlarıyla yürüyüşe geçti. Polis ekipleri yolun kapaması, slogan atılmaması gibi keyfi bahanelerle yürüşü bir kaç kez engellemeye çalıştı.

Sendikalar sloganları "Emperyalizm / Siyonizm Yenilecek Direnen Filistin Halkı Kazanacak", "Yaşasın İşçilerin Birliği Halkların Kardeşliği" sloganlarıyla yürüyşünü sürdürerek İsrail Konsolosluğu'na geldi.

ev Turizm İş, Dev Tekstil, DGD-SEN, Enerji-Sen, İnşaat İş, Limter İş, KATAŞ-SEN, PTT-SEN, Öğretmen Sendikası adına basın açıklamasını Enerji-Sen üyesi Erdoğan Odabaşı okudu.

"Emperyalizm Katledilen Filistin Halkını Terörist İlan Ediyor"

Emperyalizmin güdümündeki İsrail Devletinin 1940’ların sonundan beri tarihte benzeri az görülür bir şekilde Filistin topraklarını tüm dünyanın gözü önünde her geçen gün işgale devam ettiğini, yıllardır Filistin halkının tarım arazilerine, evlerine, işyerlerine kanunsuzca el koyarak emeklerini gasp ettiğini, buna karşı direniş gösteren Filistinlileri terörist ilan ettiğini söyleyen Odabaşı, "Her defasında işgal eden katleden taraf olmasına rağmen savaşı kışkırtan emperyalist kapitalist devletlerce mağdur pozisyonunda gösterilerek destek mesajları alıyor" dedi.

"Direniş Güçlerinin Operasyonu Bahanedir"

Emperyalist devletlerce para, silah ve her türlü manevi destekle korunup kollanan İsrail devletinin bugün de Gazze’de savaş kurallarını dahi hiçe saydığnı, hastane, okul, çocuk, yaşlı ayırt etmeksizin direkt hedef alıp uçaklarla havadan bombalayarak topraklarını bu işgale terk etmeyen filistinlileri katlettiğini belirten Odabaşı "Filistin halkının egemenlik hakkını her seferinde ihlal ediyor. Bu katliama ve soykırıma da 7 Ekim günü direniş güçlerince gerçekleştirilen operasyon bahane gösteriliyor" dedi.

"Filistin Halkını Vahşice Öldüren Bizzat İsrail Devletidir"

Odabaşı "Yaşananlar şiddet görüntüleri öne sürülerek iki eşit güçteki devletin savaşı gibi gösterilmek istense de biz biliyoruz ki bu yıllardır süren tek taraflı bir katilamdır. Bugün yine kullanımı yasak fosfor bombalarıyla çocukları, görevini yapan basın emekçilerini, Gazze halkının yaralarını sarmaya çalışan sağlık emekçilerini vahşice öldüren bizzat İsrail devletidir" dedi.

"Tarihimiz Boyunca Olduğu Gibi Tarafımız Nettir"

Bundan 50 yıl önce Türkiyeli devrimcilerin hiç tereddüt etmeden işgale karşı çıkarak Filistin halkının yanı başında emperyalistlerin maşası siyonist İsrail devletine karşı, hem bu topraklarda hem Filistin topraklarında bilfiil mücadele verdiğini hatırlatan Odabaşı "Bizim tarafımız da bu konuda tüm tarihimiz boyunca olduğu gibi nettir. Bu topraklarda alınteriyle her gün ekmek kavgası veren emekçiler 'Nehirden, Deniz’e Filistin Özgür Olsun' demektedir" dedi.

"İşçilerin Yüreği Filistinli Sınıf Kardeşleriyle Beraber Çarpmaktadır"

Filistin kurtuluş savaşçısı Gassan Kanafani’nin "Boyunla, kılıç arasındaki ilişkiyle emekle sermaye arasındaki çelişki birbirinin aynıdır" sözünü hatırlatan Odabaşı"Dünyanın

neresinde olursa olsun her savaşta zenginler silah satıp para kazanırken emekçiler, yoksullar yani o toprakların asıl sahipleri bu savaşta canlarıyla bedel ödeyenler olmuşlardır.

Bugün ülkenin dört bir yanında her sabah evine bir dilim daha fazla olsun ekmek götürebilmek için kalkan milyonlarca emekçinin, hakları için günlerdir memleketin dört bir yanında yerli-yabancı sermaye sahiplerine, patronları koruyan kolluğa ve kanunlara karşı direnen işçilerin, gözü, kulağı, yüreği bir yandan orada katledilen hiç tanımadığı belki de ömrü boyunca göremeyeceği sınıf kardeşleriyle beraber çarpmaktadır" dedi.

"Emperyalistler Ve İşbirlikçiler Bu Topraklarından Atılmadıkça Huzur Olmayacak"

Dünyanın dört bir yanında gençler, kadınlar ve işçilerin kentlerin meydanlarına akın akın giderek Filistin davasına sahip çıktıklarını gösterdiklerini belirten Odabaşı "Devletler ve bazı şirketler gibi bir yandan kınama mesajları yayımlayıp bir yandan da işgalci devlet İsrail’le ilişkilerini korumanın derdine düşmediler. Filistin halkının yanında olduklarını söyledikleri için kolluk kuvvetlerinin şiddetine uğradılar. Biz de bugün beradan bir kez daha sesleniyoruz;

Ortadoğu’da Kürtler, Araplar, Ezidiler gibi bu toprakların kadim halkları yıllardır emperyalist savaş politikaları sonucunda kanla gözyaşıyla en canice ölümlerle yaşamaya, direnmeye çalışıyorlar. Emperyalistler ve onların işbirlikçileri bu topraklardan atılmadıkça emekçi halklara huzur gelmeyecek" dedi.

"Direnen Filistin Halkının Yanındayız"

Filistin halkının meşru mücadelesini selamlayarak, Filistin halkının yalnız olmadığını belirten Odabaşı "Dünyanın tüm ezilenleri emekçileri onlarla beraberdir. Her ne olursa olsun biz işgale işgal katliama katliam demekten vazgeçmeyeceğiz. İşgalci İsrail bugün Gazze’de tüm dünyanın gözü önünde bir soykırım gerçekleştirmektedir. Biz bu soykırımın karşısında, direnen Filistin halkının yanındayız. Kahrolsun Emperyalizm! Yaşasın Nehirden Denize Özgür Filistin!" diyerek sözlerini tamamladı.

Eylemde Bandista müzik grubu da söylediği parçalarla Filistin halkıının yanında olduklarını belirterek dayanışma çağrısında bulundu.