< Agrobay İşçilerinden Alman ve Rus Konsolosluğu Önünde Eylem

 

Sendikalı oldukları için işten atılan Agrobay Seracılık işçileri bugün eylemi İstanbul'da Alman Konsolosluğu ve Rus Konsolosluğu önüne taşıdı. İşçiler başta Türkiye'deki emekçiler olmak üzere Alman ve Rus halkına seslenerek tazminatları ödeninceye kadar Agrobay ürünlerini almamaları çağrısında bulundu.

"İşçiler bir günlük hakkımızı bile bırakmayacağız" diyerek mücadeleyi sürdüreceklerini vurguladı

İzmir'in Bergama ilçesinde Dikili beldesinde bulunan Agrobay Seracılık'ta ağır çalışma koşulları, baskı, şiddet, mobbing ve tehditlere karşı Tarım İşçileri Sendikası'na üye oldukları için işten atılan kadın işçiler haklarının ödenmesi için bugün eylemi Agrobay'dan domates alımı yapan Alman ve Rus Konsolosluğu önüne taşıdı.

Agrobay işçilerine çok sayıda sendika, demokratik kitle örgütü ve siyasi partilerden temsilciler de destek verdi.

 

Agrobay İşçilerinden Alman Konsolosluğu'na Çağrı

İstanbul'da Taksim Gümüşsuyu Caddesi'nde bulunan Alman Konsolosluğu önünde "Agrobay Hakkımızı Ver" yazılı pankart açan işçiler Alman Konsolosluğu önünde işyerinde yaşadıkları sömürü, baskı, şiddet ve tehditleri, bir aydır yaşadıkları direnişi ve polis jandarma saldırısını anlatarak teşhir etti.

Tarım-Sen üyesi olan işçiler performans gerekçesiyle işten çıkarıldı. Fakat işçilerin resmi çıkışları yapılmadı, maaşları ve tazminatları da ödenmedi. İşçiler haklarının ödenmesi için fabirka önünde eyleme başladığında ise Kod 46 ile çıkışları verildi.

30 gündür zorlu bir mücadele veren kadın işçiler bugün İstanbul'da Agrobay üretimi domatesleri alan Alman ve Rus Konsolosluğu önünde haklarının ödenmesi için Agrobay'dan ürün almayarak baskı yapılması talebinde bulundu.

Tarım-Sen Genel Başkanı Umut Kocagöz, Agrobay Seracılık işçilerinin çok ağrı koşullarda hakları gasp edilerek baskı altında çalıştırıldıklarını, koşullarının düzeltilmesi için sendikalı olduklarında ise tazminatsız bir şekilde işten aldıklarını belirtti. Kadın işçilerin tamamen sendikal nedenlerle işten atıldıklarının çok açık olduğunu vurgulayan Kocagöz, Alman Konsolosluğu önünde bulunma sebeplerinin ise Agrobay Seracılığın Almanya'ya domates sattığını belirtti.

 

Almanya Konsolosluğu Agrobay'a Baskı Yapmalı

İşçilerin gasp edilen haklarının ödenmesi, Kod 26'nın değiştirilmesi ve işe devam etmek isteyen işçiler olursa işe iade edilmeleri konusunda Almanya'nın Agrobay'a baskı yapmaları talebiyle Alman Konsolosluğu önünde bulunduklarını söyleyen Kocagöz, işçilerin çalışma koşulları, işten atılma ve direniş sürecine ilişkin bilgileri ve taleplerini içeren bir dosyayı da konsolosluğa vereceklerini belirtti.

İşçiler Agrobay Seracılık'ta çok kötü koşullarda hakları gasp edilerek, baskı ve tehditle çalıştırıldıklarını, eyleme başladıklarında ise jandarma ve polis şiddetiyle karşılaştıklarını aktardı. Patron Arzu Şentürk'ün iki yüzlülüğünü teşhir etti.

İşçiler, Agrobay patronu Arzu Şentürk'ün nikah şahitliğini yapan Tuncay Özkan ve yakın dostu Binali Yıldırım başta olmak üzere siyasi partilerle görüştüklerini, sorunun çözümü için söz verildiğini ancak günler geçmesine rağmen bir sonuç alamadıklarını vurguladı.

 

Rus Konsolosluğu Önüne Keyfi Polis Engeli

Agrobay Seracılık işçileri daha sonraki İstiklal Caddesi'nde bulunan Rus Konsolosluğu önüne giderken polis tarafından keyfi şekilde durduruldu. Valiliğin yasaklama kararı bulunduğunu iddia eden polis Rus Konsolosluğu önüne geçilmesine izin vermedi. Sendika yöneticileri ve avukatların yasaklama kararının tebliğini istedi fakat böyle bir karar gösteremeyerek işçilerin tamamen keyfi şekilde engellediğini göstermiş oldu.

İşçiler İstiklal Caddesi üzerindeki Odakule'de İstanbul Ticaret Merkezi önünde pankartlarını açarak burada basın açıklaması gerçekleştirdi.

 

"Arkadaşlarımızın Bir Günlük Alın Terini Bile Patronlara Bırakmayacağız"

Burada konuşan Tarım-Sen Genel Başkanı Umut Kocagöz, Agrobay işçilerinin 30 gündür zorlu bir mücadele vererek seslerini duyurmaya çalıştıklarını fakat jandarma ve polis saldırısı dahil birçok engelle karşılaştıklarını söyledi.

30 gündür Agrobay Seracılık önünde eylemde olduklarını basın açıklamaları, uyarı eylemleri yaptıklarını, tazminatlarının ödenmesi konusunda muhatap bulamadıklarını, siyasi parti temsilcileri, idari yetkilerle yapılan görüşmelerden de sonuç alamadıklarını ifade eden Kocagöz, seslerini duyurmak için Agrobay Seracılık'tan ürün alan ülkelerin halklarına da seslenerek işçilere destek olmalarını istediklerini belirtti.

"Biz fiili olarak Agrobay Seracılık önünde yine çadırımızı kurarak fiili eylemimizi sürdüreceğiz. Hiçbir saldırıya da boyun eğmeyeceğiz. İşçi arkadailarımızın bir günlük hakkını alın terini de patronlara bırakmayacağız" diyen Kocagöz bu sorunun çözümü için uluslararası dayanışmayı da örerek mücadeleyi sürdüreceklerini söyledi.

 

Kadın İşçiler: "Bu Sorunu Çözün Hakkımızı Alalım"

Agrobay işçileri de kısa konuşmalarla, hangi sömürü koşullarında çalıştıklarını anlattı. Çalışma şartlarının iyileştirilmesi için sendikaya üye oldukları için işten atıldıklarını belirten işçiler, "Performans düşüklüğü dediler on yıl, on beş, on yedi yıl çalışan işçileriz şimdi mi performansımız düştü" diyerek bunun bir bahane olarak kullanıldığını söyledi.

Bir kadın işçi ise kod 46 ile haksız şekilde işten atıldıklarını, tazminatlarının ve maaşlarının ödenmediğini bunu almak için eylem yaptıklarında ise jandarma ve polis saldırısı ile karşılaştıklarını belirterek "Bunca yıllık emeğimizi istediğimiz için mi suçlu olduk. Bizim haklarımızı versinler" dedi. Bir başka kadın işçi ise sorunun çözümü için bir çok idari yetkili ve siyasi parti temsilcileri ile görüştüklerini fakat sonuç alamadıklarını belirterek "Bu sorunu çözsünler haklarımızı versinler biz de gidelim" dedi.

 

"Kararlı Duruşları Hepimize Cesaret Veriyor"

Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) milletvekili Özgül Saki, Agrobay işçilerinin yaşadığı sorunların tüm tarım, gıda alanlarında yaşandığına dikkat çekti. Kod 46 ile işten atılmanın meşrulaştırmaya çalışıldığını belirten Saki, işçi sağlığı ve iş güvenliği açısından Kod 46' nın tamamen kaldırılması gerektiğini söyledi "Agrobay işçilerinin bu direnişi, bu kararlı duruşu hepimize cesaret veriyor" diyen Saki, Agrobay kadın işçileriyle dayanışmayı büyütecek lerini ve taleplerini sahiplenmeye devam edeceklerini belirtti..

 

"Devletin Kimin Olduğunu Söylemeye Gerek Yok"

TİP milletvekili Sera Kadıgil de Agrobay işçilerinin 80 derece sıcaklıkta çalışmaya zorlandıklarını, günde bir kere tuvalet haklarını kullanmak gibi ağır hak ihlallerine uğradıklarını, haklarını aradıklarında ise işten atıldıklarını hatırlatarak "80 derece 18 saat bir işçi çalıştırılır mı diye soran bir devlet var mı yok. Sen bu şartlarda çalıştırıyorsun diyen var mı diyen var mı yok. Hakkını isteyen işçinin karşısında beş yüz polis diken bir devlet var zaten devletin kimin devleti olduğunu söylemeye de gerek yok" dedi. Kadıgil, işçiler haklarını alana kadar dayanışma içinde olacaklarını söyledi.

 

"Zafer Yiğit Agrobay Kadın İşçilerinin Olacaktır"

Nakliyat İş Sendikası Genel Başkanı Ali Rıza Küçikosmanoğlu ise Agrobay Seracılık kadın işçilerinin zorlu ve örnek bir mücadele verdiklerini belirterek "Agrobay'ın yiğit kadın işçileri bu direnişle tüm işçi sınıfının hakları için bir direniş gösteriyor. Onların bu direnişini selamlıyoruz. Agrobay kadın işçilerinin taleplerinin karşılanması için de sendika olarak dayanışma içinde olmaya devam edeceğiz. Ayrıca uluslararası sendikalarla dayanışmayı öreceğiz. Zafer direnen yiğit Agrobay kadın işçilerinin olacaktır" dedi. Basın açıklaması "Agrobay İşçisi Yalnız Değildir", "Direne Direne Kazanacağız" sloganlarıyla sona erdi.

 

İstiklal Caddesi'nde Polis Barikatı

İşçiler ve Tarım-Sen yöneticileri dosya vermek için Rus Konsolosluğuna gitmek istedi. Basın emekçileri kişi sayısı kısıtlaması yapan polisle gerginlik yaşadı. Polis yalnızca işçilerin geçişine izin vereceğini söyledi.

İstiklal Caddesine çıkan işçiler çemberlerle ablukaya alındı. Yalnızca işçiler ve milletvekillerinin konsolosluk önüne geçmesine izin veren polis bir barikat daha kurarak avukatların geçmesini de engelledi. İşçiler Rus Konsolosluğuna dosyayı verip çıktıktan sonra polis barikatı açıldı.