Bağımsızlık isteyen Katalan siyasi mahkûmların serbest bırakılması ve sürgünlerin geri dönebilmeleri için BM ve bağlı kuruluşlarına, Avrupa Konseyi'ne bağlı kuruluşlara, Uluslararası Af Örgütü'ne ve diğer insan hakları kuruluşlarına kadar çeşitli örgütler İspanya hükümetine baskı yapmaya başladı. Ve sonunda hükümetin buna boyun eğmekten ve “sanıklara af ilan etmekten” başka seçeneği kalmadı.
Carles Puigdemont'un avukatı Gonzalo Boye, “Pedro Sánchez hükümetinin onaylayacağı aflar, İspanya ve Katalonya arasındaki mevcut siyasi çatışmaya bir çözüm değil, palyatif bir önlemdir. İspanya'da yargılanmayı bekleyen 3.000'den fazla rehinenin olduğu bir zamanda, özellikle dokuz mahkum için özel önlemler alınıyor” diyor ve bunu gerçek adalete ulaşma yolunda ilk adım olarak değerlendiriyor. Katalanların istediği, 3.000 Katalan rehineye af ve Katalan halkının kendi kaderini tayin hakkının tanınması...
Af, 22 Haziran'da kabine toplantısında onaylandı. Carles Puidgemont buna karşılık siyasi sorunun bu düzenle çözülmeyeceğini belirterek "İspanyol devleti, Avrupa adaleti kendisine emredene kadar bir gün hapiste kalmamaları gereken bazı siyasi mahkumları serbest bırakacak, ama o bunu üç buçuk yıl sonra yapacak. Hiç kimse siyasi sorunu affederek çözmeye kalkışmasın" dedi twitter üzerinden.
Ortaya çıkan tartışmalara rağmen Yürütme, affın uygulanmasını onayladı. Yüzlerce bağımsızcı, Yürütme'nin önerdiği gibi af değil, "süreçler" nedeniyle mahkûm edilen dokuz mahkûm için "af" talep eden yuhalamalar ve bağırışlarla karşıladı Yüksek Mahkeme'de bu duyuruyu. İspanya Anayasası genelleştirilmiş aflara izin vermediği için 9 tutsağın her biri için kişisel af çıkarılmıştı. İspanya halkı arasında ise Katalonya'da destek %68 ile çoğunlukta.
Ve 23 Haziran günü üç yıldan fazla bir süredir hapiste olan dokuz Katalan lider serbest bırakıldı. Yoldaşları onları Katalonya bayrağı ve "Katalonya'ya Özgürlük" pankartı ile karşıladı hapisane önünde.
İspanya, Türkiye ile birlikte en fazla siyasi tutukluya sahip iki ülke.