Dinci faşist iktidar, burjuva düzeni, sermaye sınıfın egemenliğini ayakta tutmak için, durmadan çalışan bir jeneratör gibi korku üretiyor. Emekçi sınıfları, yoksulları, ezilen halkları sindirmek için, mafyasından dinci faşist tosuncuklarına, polisinden bekçisine, Jitem’inden jandarmasına, savcısından zindancısına kadar elindeki tüm araçları kullanıma açmış.
İzmir’de bir cami hoparlöründen “Çav Bella” şarkısı çalınmasından hemen sonra gazetelere “bir kişi gözaltına alındı” haberleri düşmüştü. İlk bakışta, “olayın faili” ya da faillerinden bir yakalandı izlenimi ediniliyor. Ortaya çıkıyor ki, tüm medyada yayınlanan bir haberi paylaşan bir kadın yurttaş gözaltına alınıp tutuklanmış.
Güçlü görünmek ve gözdağı, korku salmak için birilerini tutuklamaları lazım. Torbadan Banu Özdemir adında bir kadın yurttaş çıkıyor. Savcı, aceleyle, hangi nedenle soruşturma başlattığını açıklıyor. Açıkladığı gerekçenin tutuklamaya neden olamayacağını anlayınca gerekçeyi değiştiriyor. Birilerini tutuklamaya, zindan tehdidiyle yıldırmaya ihtiyaçları var. Mesele budur!
Çorlu’dan bir haber: “Dursun Gültaş. Tekirdağ Çorlu’da Silahtarağa Mahallesi’nde evinin önünde otururken devriye gezen bir polis kendisine, ‘Şerefsizler içeriye girsenize’ diye bağırıyor. Vatandaş da polise, ‘Bu üslup devletimizin polisine yakışmıyor’ diye tepki gösterince, polisler ‘Kes sesini lan’ diyerek Dursun Gültaş ve ailesine girişiyorlar. Tam 4 araba ekip ailenin tamamını dövüyorlar.”
Türkiye’nin bir başka ucundan, Adana’dan polis terörüyle ilgili bir başka haber: “Adana’nın Seyhan ve Yüreğir ilçelerinde yurttaşlar, yasağa rağmen sokağa çıkarak bayramlaştı. Yüreğir ilçesinin 19 Mayıs, Anadolu ve Başak mahallelerinde çocuk ve yetişkinlerin sokağa çıkması üzerine, polis havaya ateş açarak müdahale etti. Polis, ara sokaklara kaçanları kovaladı.”
Her iki örnekte de amaç halka korku salmak! Bütün sorun bu!
Son örnek, faşist devletin kimleri devreye soktuğuna dair. Devrimcileri sindirmek için sokak polisi değil, tüm işi “infaz” olan “Jitem” devrede bu kez. Sanatçı Pınar Aydınlar, sosyal medya hesabından “Ölüm seni bulacak. JİTEM.” mesajları aldığını açıkladı.
Tüm savaşlarda olduğu gibi, iç savaşta da zafer, düşmanın savaşma azmi kırılarak elde edilir. Dinci faşist iktidar bunu deniyor. Hem de uzun süredir. Fakat bu ne kadar gerçek ise, sonuç alamadığı ve alamayacağı da bir gerçektir. Sanatçı Aydınlar’ın “sizden korkmuyorum” yanıtı tüm emekçi sınıfların, ezilen halkların, devrimci güçlerin duygularını anlatıyor.
Dinci faşist iktidar ve faşist devlet bir jeneratör gibi durmadan korku üretmeye çalışıyorlarsa devrimci güçler, birleşik devrimin toplumsal güçleri de Denizlerden bu yana durmadan cesaret üretiyorlar.
Deniz ve Mahirlerin ilk sayfasını açtıkları son elli yıllık devrim tarihimiz, kahramanlıklar tarihidir. Böyle bir tarihe sahip devrim yenilmez.