< İşçiler “Kürsü Bizim” Dedi-4 - Sayfa 4

Makale Dizini

Göçmen işçi Civan geldi ve tercüman eşliğinde Kürtçe konuştu. “6 yıldır Türkiye ve Dilovası’ndayım. 15 kişinin yaptığı işi yapıyoruz, ama para alamıyoruz. Yerli işçi 2200 alacaksa, biz 1500 alıyoruz. Onu da ancak 3 aydan sonra almaya başlıyoruz. Konut sorunu yaşıyoruz. Çalışsak dahi fazla mesaiye kalmamız isteniyor. Bazen 23.00’e kadar çalışıyoruz, akşam yemeği verilmiyor. Biz işçiler birlikte olmalıyız. 5 parmağın 5’i bir değildir. Bize ‘niye geldiniz’ diyorlar. Ben 12 yaşında buraya geldim. Ailem orada zaten. Ben çocuk olduğum için buradayım, diyecek bir şeyim yok” diyor ve son kelimesi memleketinin ismi oluyor: “Afrin”. Alkışlarla uğurlanıyor kürsüden Civan.

Temizlik işçisi Gamze geliyor ve 29 yaşında, 2 çocuk annesi olduğunu söylüyor, 4 yıldır da ev temizliği yaptığını... “Çocuklarım gün boyu yanımda mesai yapıyor” diyor Gamze ve anlatıyor. “Bir kadın olarak kimseye muhtaç olmadığım için gurur duyuyorum. Sigorta yok, güvence yok, kreş ya da çocukları bırakabileceğim bir yer yok. Çocuklarımla ilgileniyorum diye işi iyi yapamadığımı düşünerek düşük maaş veriyorlar. Ben bu toplantıyı önemsiyorum ve buradan bir oluşum çıkacaksa kadın bir işçi olarak içinde yer almak istiyorum. Bir söz vardır: ‘Kadınlar güneşten önce kalkar, çünkü güneşi kadınlar doğurur

Belediye işçisi Ali Ekber bu defa kendi komitesi adına geldi. “Sokaklarda, duraklarda gördüğüm insanlar gülmüyor, mutlu değiller. Hiç birimiz halimizden memnun değiliz. Ya bir yol bulacağız ya bir yol açacağız. İşyeri komitem adına geldim. Sendikada yöneticilik yaptığım için, sendikaların durumunu daha iyi görüyorum. Buradan bir komite çıkarsa çok mutlu olacağım”.

Ev İşçileri Sendikası’ndan Gülhan Benli de sendika kurduklarını, “sendika olmaz” denilen bir alanda ısrarla sendika kurduklarını, çünkü işçi olarak görülmediklerini söyleyerek “Şu siyaset bu siyaset demeden örgütlenmeliyiz” dedi.

Hizmet taşımacılık sektöründen şoför Kenan, “Buraya bir çözüm arayışıyla geldim. İşçiler olarak birbirimize daha saygılı olmak zorundayız” dedi.

Arada, bir çağrı da 3. Havalimanı işçileri için yapıldı. 27 Kasım günü GOP adliyesinde görülecek olan duruşmaları için destek çağrısı yapıldı.

Gazi Mahallesi işçi komitesi adına metal işçisi Hıdır, yaptıkları İTK çalışmalarını, işçilerle görüşmelerini anlattı.

Yaşasın İşçilerin Mücadele Birliği sloganlarının ardından, yapılan tüm konuşmalardan, sorunlardan, taleplerden derlenen ortak sonuçlara sıra geldi. Kolaylaştırıcı ve yazmanlar ana maddelerde toplamışlardı sonuçları. İzmir’den Şahin ve İstanbul’dan Ali Ekber kürsüye gelerek bu sonuçlar okundu, madde madde salondaki işçiler tarafından oylanarak onaylandı.

İşçilerin bu serbest kürsüsünde öne çıkan maddeler şöyle:

-Sendikalarda örgütlenmeyi, ekonomik, özlük, iş güvenliği mücadelelerini küçüksemeden sendikal sınırlılıkları aşan bir örgütlenme, teorik öncülükle ve politik mücadele ile ekonomik mücadele kazanılır. Hak alıcı fiili mücadele şarttır.

-İşçiler arasında ulusal, dini ayrımcılığa, cins ayrımcılığına karşı mücadele eder, mülteci işçilerle dayanışmayı önceler.

-Evrensel işçi sınıfı yasalarına bağlı, enternasyonal dayanışmayı örme amaçlı sınırsız örgütlenmeyi hedefler.

-Sınıf mücadelesini ileri taşıma, doğanın, toplumun ve dünyanın kurtuluşu için mücadele, işçi sınıfı yalnız kendisini değil toplumun ezilen tüm kesimlerinin kurtuluşu için mücadele eder.

-İşçi Temsilcileri konseyi en yaygın örgütlenmeyi hedefler. Eyleme geçen tüm bileşenleri bir araya getirir, iş kolu ayrımı, kafa-kol emeği ayrımı gözetmez, tüm illerden İTK’larla İşçi Temsilcileri Konseyi Meclisini kuralım, fabrika komitelerini, işyeri ve mahalle komitelerini kuralım.

-Sendikalar karşısında işçilerin örgütsüzlüğüne son vermek için İTK’ların, bağımsız sınıf politikasını esas alalım.

 

Etkinlik, İstanbul’un kavganın başkenti olduğu vurgulanarak, sahnede toplu fotoğraf çekimiyle sona erdi.