Haber

26 Haziran 2001’de zindanlarda Ölüm Orucu eyleminde ölümsüzleşen yoldaşımız Aysun Bozdoğan’ı Şişli Ayışığı Ekin Sanat Derneği’nde andık.

19.00’da anma Aysun şahsında ölümsüzleşen devrim savaşçıları için saygı duruşu ile başladı. Ardından genç bir kadın öğrenci onu anlattığı yazısını okudu, “Aysun’un mücadelesini sürdüreceğiz” denildi. Söz, yoldaşlarına bırakıldı.

Etkinlik ölümsüzleşen leninist kadınları anlatan Daima kitabından bölümler okunması ile sürdü.

Aysun’un günlüğünden pasajlar okundu, yazdığı mektuplar ve ona yazılan mektuplar paylaşıldı. Ölümünün ardından yazılanlar ve zindanlarda yoldaşlarının yazdıkları okundu. Ve şiirler... Aysun’un yazdıkları ve Aysun’a yazılanlar...

Duygularını anlatıyor Aysun, “Bizler 21. yüzyılın spartaküsleriyiz” diyor, “Geleceğe bir şeyler bırakmak zor, ama zorunlu bir sorumluluk” diyor, 96’da Ölüm Orucu savaşçılarına ne kadar özendiğini anlatıyor ve bugün o duyguları anladığını anlatıyor, sanat merkezinde çalışırken hissettiklerini anlatıyor. Doğum günü kutlaması ve 26. yaşına Ölüm Orucu eylemi içinde girdiğini neşeli satırlarıyla anlatışı…

Ölümsüzleşmesinin ardından yoldaşlarının yazdıkları okunuyor, “Yasını tutmayacağız onların, böyle kahramanlara sahip olmanın verdiği onur ve gururla yürüyeceğiz”, “Güveninize ve sevdanıza layık olacağız”, “sizin bilincinizi, sizin sevdanızı kuşanacağız” deniliyor. Mektuplar ve şiirler okunuyor, yoldaşları şiirler okuyor ve onun için hissettiklerini anlatıyor.

Ve durumu ağırlaştığında hastaneye kaldırılan Aysun ile aynı odada kalan Ölüm Orucu savaşçısı Çiğdem Kırkoç’un annesinin yazdığı mektup okunuyor. Kızının refakatçisi olan ananın satırlarında Aysunumuzun son günlerine tanık oluyoruz. Zorla müdahale edilişini, durumunun ağırlaşmasını, kendine geldiğinde serumu çıkarıp atmasını, bilincini kaybetse bile sürekli “hayır” diyerek müdahaleyi reddedişini, ailesine olan özlemini ve ananın engel olmaya çalışmasına rağmen 2. bir müdahaleye dayanamayarak ölümsüzleşmesini…

Her bir yoldaşının okuduğu ya da Aysun’la ilgili anlattıkları duygusallığı her defa daha artırdı.

Verilen kısa bir aranın ardından Aysun’un sevdiği türküler söylenerek anma sona erdirildi.