< “S ve Y Tipleri Kapatılsın!”

Tutsak ailelerinin örgütlenmesi olan Tutsaklarla Dayanışma İnsiyatifi, zindanlardaki tutsakların yaşadıkları temel, yaşamsal sorunlara dikkat çekmek için, değişik zamanlarda farklı kampanyalar, dönemsel eylem planları yapıyor. Cezaevlerindeki devrimci tutsakların dışarıdaki sesi soluğu olmaya çalışıyor. Bizler de TDİ’den Fatma Yıldırım’la bir söyleşi yaparak, zindanlardaki sorunları ve Kadıköy’de son yaptıkları eylemde yaşadıkları polis saldırısını dinledik. Fatma Yıldırım’ın anlatımlarını paylaşıyoruz:

TDİ, bir dönem tutsakların hak gasplarını kamuoyuna duyurmak için “görüşçü ve yayın yasakları” ile ilgi çeşitli etkinlikler yaptı. İnfazı bitmiş olan tutsakların infazının yakılarak, tahliyelerinin engellenmesiyle ilgili “İnfaz Yakmalara Son!” kampanyası yürüttü. Hasta tutsakların serbest bırakılması için yine farklı yer ve zamanlarda, mekanlarda, aile toplantıları, basın açıklamaları, kahvaltı, söyleşi, röportaj vs gibi faaliyetler gerçekleştirdi. Zindanlar sorununu değişik vesilelerle işçi ve emekçi halkın gündemine taşımaya çalıştı.

Zindanlarda yaşanan sorunlar ise her gün katlanarak artmaya devam ediyor. Özellikle devrimci tutsaklara yönelik baskılar, hak gaspları artarak sürüyor. Devrimci tutsaklar toplumdan yalıtılarak, yalnızlaştırılıp en ağır tecrit koşullarında insanlık dışı koşullarda yaşamaya maruz bırakılıyor. Hücre tipleri ile zindan içinde zindan yaşatılmaya çalışılıyor. Son dönemde artan sürgün sevklerle tutsaklar S ve Y tipi hücrelere götürülüyor. S ve Y hücre tiplerinde çoğu tutsak aylarca, yıllarca tek başına yaşamaya mahkum ediliyor.

TDİ olarak bu dönem başlattığımız kampanyamızı, “S ve Y Tipi Hapishaneler Kapatılsın!” şiarıyla 28 Ocak günü saat 15.00’de Kadıköy Rıhtım’da bir basın açıklaması düzenleyerek tüm kamuoyuna duyurmak istedik. Ailelerin ve tutsak yakınlarının, görüşçülerinin bir araya gelmesine ve açıklama yapmasına bile fırsat vermeyen kolluk kuvvetleri, gelenlerin etrafını basın, dahil çembere alıp, kimseyi çemberin dışına bırakmadan; hasta, yaşlı demeden (70 yaşındaki anne ve babalar dahil) herkese ters kelepçe yaparak gözaltına almaya başladı.

TDİ önümüzdeki sürece yönelik dönem kampanyasını “S ve Y” tipleri üzerine yapacak ve Zindanlardaki devrimci tutsakların sesini duyurmaya devam edecektir. Dönem kampanyasını duyurmak için hazırlanan, ancak okunması engellenen basın metni de şöyle:


Basına ve kamuoyuna;

Hapishanelerde yaşanan hak ihlalleri her geçen gün artıyor. Uygulanan ayrımcı politikalar ile siyasi tutsaklar yalnızlaştırılmaya çalışılıyor. Hapishanelerde, 15 Temmuz Darbe Girişiminin ardından ilan edilen OHAL ve pandemi sürecinde başlayan ve bahane edilerek uygulamaya konan politikalarla hak ihlalleri en üst boyuta çıkarılırken tutsakların dışarıyla olan her türlü iletişim kanalı kısıtlandı ve tutsaklar üzerindeki tecrit hiç olmadığı kadar derinleştirildi.

Geçtiğimiz süreçten bugüne tecrit sistemi daha da ağırlaştırıldı ve tüm hapishanelerde hak ihlalleri artarak devam ediyor. Bununla birlikle yeni açılan ve açılamaya da devam eden S ve Y tipi hapishanelerle tecrit sistemi tutsakların hem fiziksel hem de zihinsel bütünlüğü üzerinde büyük bir tahribat meydana getirmeyi, tutsakların dünya ile olan bağını tamamen koparmayı, yalnızlaştırmayı hedeflemektedir. Son verilere göre tecridin en ağır halinin uygulandığı 14 F Tipi, 7 Adet S Tipi, 22 Adet Yüksek Güvenlikli ve 14 Adet Y Tipi ile tutsaklar ağır bir izolasyona tabi tutulmaktadır. 

Halihazırda hak ihlallerinin oldukça artmış olduğu F Tipi Hapishanelerin yanı sıra özellikle yeni açılan Yüksek Güvenlikli, S ve Y Tipi Hapishaneler ile yeni bir sistem uygulanmaya başlanmıştır. Bu hapishanelere sürgün sevk edilen ve burada tutulan tutsaklar ağır bir tecride maruz bırakılmaktadır. Bu yeni tip hapishanelerde çoğunluğu tek kişilik yerlerde tutulan tutsaklar günde yalnızca 1 saat ile 1,5 saat arasında başka bir ünitede olan havalandırmaya çıkarılmakta, günün geri kalan 23 saatini tek başına hiç kimse ile konuşmadan, temas etmeden ve kimseyi görmeden geçirmektedir. Burada tutulan tutsaklara kitap, televizyon ve gazetelere erişim konusunda kısıtlamalar getirilmekte ve tutsaklar mutlak bir tecride tabi tutulmaktadırlar.

Tecrit ve izolasyon, işkence ve kötü muamele, sosyal hakların engellenmesi, zorunlu sevk ve sürgünler, hasta tutsakların tedavi haklarının engellenmesi, idari gözlem kurulu kararları ile infaz engellemeleri ve yakmaları, şüpheli ölümler gibi yaşam hakkını ortadan kaldıran birçok ihlal meydana gelmeye devam etmektedir. Yeni açılan her hapishane de bir öncekine göre daha ağır ve yoğun bir tecridi amaçlamaktadır. Bu infaz sistemi tüm tutsaklar açısından ağır insan hakkı ihlallerini içinde barındırmaktadır ve bu sistem uygulamadan kaldırılmalıdır. Tüm bu hak ihlallerine karşı birçok hapishanede tutsaklar tarafından başta İmralı tecridi olmak üzere hem tecride hem de hapishanelerde yaşanan ihlallere karşı açlık grevleri yapılmaya devam edilmektedir.

Tutsak aileleri, yakınları, yoldaşları olarak bir kez daha söylüyoruz: Tutsakların tecrit duvarlarının arkasına gömülmesine ve tüm yaşamın hücreleştirilmesine izin vermeyeceğiz! Disiplin cezaları, sürgün sevkler ve yasaklarla susturulmaya çalışılan tutsakların dışarıdaki sesi olalım! Tutsaklara dayatılan baskı ve işkenceye varan uygulamalara birlikte dur diyelim!

S Ve Y Tipi Hapishaneler Kapatılsın!

Tecrit Öldürür Dayanışma Yaşatır!

Zindanlar Yıkılsın Tutsaklara Özgürlük!

Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi