"Bizi Tehdit Edenler Gözlerimizdeki Devrimci Kararlılığa Baksınlar"

Devrimci Öğrenci Birliği (DÖB) ajanlaştırma saldırılarına karşı İHD İstanbul Şubesi'nde "Baskılar Bizi Yıldıramaz Denizleşerek Geliyoruz" şiarıyla basın toplantısı düzenledi.

Devrimci Öğrenci Birliği (DÖB),  gençlerin ailelerinin aranarak tehdit edilmesine ve ajanlaştırma saldırılarına karşı İHD İstanbul Şubesi'nde "Baskılar Bizi Yıldıramaz Denizleşerek Geliyoruz" şiarıyla basın toplantısı düzenledi.

Basın toplantısına DÖB üyeleri Ekinsu Aktaş, Rojhat Demirdöken, Hüseyin Altındağ ve Avukat Seher Dursun katıldı.

Ailesi aranarak tehdit edilen öğrencilerden DÖB'lü öğrencilerden biri olan Rojhat Demirdöken, polisin ve devletin devirmci gençlere yönelik bu saldırı, baskı ve tehditlerin kendilerini mücadeleden vazgeçirmeyeceğini belirtti.

 

"Bizi Tehdit Edenler DÖB'ün Tarihine Baksınlar"

"DÖB'lü öğrencilerin hiçbir baskı ve tehditle yıldıramazlar bunun için DÖB'ün tarihine, Denizlerin mücadelesine baksınlar. Devletin hiçbir baskı ve tehdidi Leninistleri, DÖB'lü öğrencilerin faşizmin hiçbir baskı ve tehditlerine boyun eğmediğini görecektir" dedi. Leninistlere ve devirmci öğrencilere yönelik baskıların asıl nedeninin sermaye egemenliğini yıkacak olan devrimi geciktirmek olduğunu ve bu nedenle her türlü baskı, tehdit, gözaltı, işkence, tutuklama ve katliama başvurduğunu belirten Demirdöken, bu korkularında haksız değiller çünkü devrimci gençlik onların bu sermaye düzenini yıkacaktır.

 

"Gözlerimize Baksınlar Devrim Mücadelesindeki Kararlılığımızı Görecekler"

Bizim "Korkuyorlar" dememizi kendimizi cesaretlendirmek için söylediğimizi sanıyorlar. Ama gerçek şu ki korkularında haksız değiller çünkü onların canları kadar kıymetli mallarına, mülklerine, tüm varlıklarına devrim adına el koyacağız ve egemenliklerini yakacağız. Bunu bildikleri için de Leninistlere, DÖB'lü öğrencilere, devrimci gençliğe saldırıyorlar" dedi. Demirdöken sözlerini "Dinci faşizmin hiçbir baskı ve tehdidi karşısında boyun eğmedik ve eğmeyeceğiz. Bunu görmek için geçmişe tarihimize baksınlar. Hatta direk gözlerimizin içine baksınlar. Orada leninistlerin devrimci cüretini, korkusuzluğunu, devrim mücadelesindeki kararlılığını göreceklerdir." diyerek tamamladı.

Avukat Seher Dursun, geçmişten beri, polisin de devletin devrimci öğrencilere gençlere yönelik baskılarının yaşandığını belirtti. Mücadele eden gençlerin baskı, tehdit, gözaltı, tutuklama, kaçırılma, ajanlık teklifi ve ailelerinin aranarak evleri basılarak yıldırılmaya çalışıldığını söyleyen Dursun, Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerinin mücadele sürecinde öğrencilere yönelik saldırıları hatırlattı. Gökhan Güneş'in yaşadığı gibi devrimci gençlerin kaçırılması gibi saldırıların çok sık yaşandığını ifade etti. Polisin tüm bu saldırılarla suç işlediğini söyleyen Dursun, "Bizler de devrimci hukukçular olarak gençlere yönelik bu tür saldırılara karşı onlarla dayanışma içindeyiz ve hukuki süreçleri takip ediyoruz. Fakat bu baskı, tehdit ve saldırıların önlenebilmesindeki en önemli faktör gençlerin de ifade ettiği gibi mücadele etmektir" dedi.

Basın metnini Devrimci Öğrenci Birliği adına Ekinsu Aktaş okudu.

 

"Sermaye Egemenliği Devrimi Geciktirebilmek İçin Tüm Kozlarını Oynuyor"

Devrimci durumun daha da geliştiği, ekonomik krizin daha da derinleştiği süreçte sermaye sınıfının egemenliğini korumak için elindeki her türlü araçla toplumun geniş kesimlerine ve özelde devrimci gençliğe saldırdığını ve dinci-faşizmin daha öncesinde ilan ettiği gibi varlık-yokluk savaşı verdiğini ve yıkılıp gitmemek için ellerinden gelen her şeyi yaptığını belirten Aktaş "Öyle bir süreçteyiz ki, sermaye sınıfı bile artık egemenliğinin sonsuz olmadığının farkında ve sonları olacak devrimi geciktirebilmek için tüm kozlarını oynuyor" dedi.

 

"Korkularını Dizginsiz Bir Terörle Engellemeye Çalışıyorlar"

Devrimi bir gün dahi geciktirmek adına kan dökmekten, terör estirmekten hiç geri durmayan faşist aygıtın, son süreçte, başta devrimciler olmak üzere, işçilere, emekçilere, kadınlara, LGBTİ+’lara ve Kürt halkına yönelik özel baskı ve korkutma politikalarını daha da arttırdığını bunun en büyük göstergesinin de çekinmeden, açık açık birçok katliama imza atması olduğunu belirten Aktaş, "İzmir HDP il binasına saldırıp Deniz Poyraz’ı güpegündüz katleden caninin eğitimli bir dinci çete olması, gözaltına alınan devrimci gençlere ağır işkenceler yapılması, ajanlaştırma ve baskı politikalarının yoğunlaşması devrimci güçlerin ve özelde gençliğin yıldırılmak istenmesindendir. Barikatları aşa aşa gelen milyonlarca emekçinin, gencin, kadının öfkesinden duydukları korkuyu dizginsiz bir terörle engellemeye çalışıyorlar" dedi.

 

"Gizli Numaradan Ailelerimiz Aranıp Tehdit Ediliyor"

"Devrimcileri kaçırarak, işkence yaparak, ajanlık dayatarak, katlederek, tehdit ederek korkutabileceklerini zannediyorlar" diyen Aktaş, yakın zamanlarda DÖB’lü öğrencilerin gizli numaradan aranarak, ev adresi verilip tehdit edildiğini, ailelerinin aranarak gençlerin demokratik eylemlere giderlerse tutuklanabilecekleri yönünde tehditlerde bulunulduğunu aktaran Aktaş, “Çocuğunuz hiç tekin kişilerle takılmıyor, böyle giderse tutuklanır, yasal partiler var onlara üye olsun” gibi şeyler söylenmesinin, gençlerin okullarına gidilerek baskı yaratılmak istendiğini bu durumların faşizmin acizliğini gösteren uygulamalardan başka bir şey olmadığını vurguladı.

 

"Faşimzin Baskı Politikaları Devrimci Gençliği Yıldıramaz"

"Devrim kaçınılmazdır! Tarih bunu defalarca kanıtlamıştır. Gençliğe hiçbir gelecek sunmayan, işsizlik, açlık, gerici ve niteliksiz bir eğitim ve intiharlar sarmalında bizi hapsetmek istedikleri bu çemberi kıralım!" diyerek gençliğin birllikte mücadelesine çağrı yapan Aktaş sermayedarların ve onların koruyucularının çocukları zevk ve sefa içine yaşarken, hele de ekonomik krizin daha derinden yaşandığı bu günlerde biz emekçi çocuklarının payına ya iş cinayetlerinde ölmek ya da meslek liselerinde sürünmek düştüğünü belirterek "İşte tam da bu yüzden kendimizi sosyal olarak gerçekleştiremediğimiz, hayatı hep zorluklar içinde yaşadığımız, hayallerimizi gerçekleştiremediğimiz bu düzeni işçi sınıfının öncülüğünde yıkmaktan başka bir çare yoktur. Gençliğin geniş kesimlerine gerçekleri göstermekten, buzu kırıp yolu açmaktan asla vazgeçmeyeceğiz! Faşizmin hiçbir baskı politikası biz devrimci öğrencileri yıldıramaz!" dedi.

 

"Denizlerin Cüretiyle Binlerce Deniz Olup Geleceğiz!"

Aktaş sözlerini Ailelerimize karşı mücadele ederlerse tutuklanırlar diyerek bizleri korkutmaya çalışanlar şunu çok iyi bilsin. Asıl korkan sizsiniz, her şeyin bir avuç asalağın elinde olduğu cennetinizi "kaybetmekten korkuyorsunuz. Kaybedecek hiçbir şeyi olmayan ve özgür bir dünya uğruna mücadele eden biz gençler değil, siz korkuyorsunuz. Korkularınız gerçek olacak, Denizlerin cüretiyle binlerce Deniz olup geleceğiz! Baskılar devrimci öğrencileri yıldıramaz!" diyerek tamamladı.