Merhabalar, ben de 1 Mayıs'ta gözaltına alınanlardan biriyim.

Bu 1 Mayıs, birleşik mücadelenin ruhunu daha fazla yaşadığımız ve faşizmin hiçbir yasağının, saldırısının mücadelemizi engelleyemeyeceğinin, bir adım dahi geri attıramayacağının kanıtı oldu.

En devrimci duygularımı yaşadığım bir gündü. Faşistlerin saldırılarına aldırış etmeden sloganlarımızı atmamız, ajitasyonlarımızı çekmemiz, o acısız yumruklarımızı coşkuyla savurmamızı engelleyemediler. Gözaltındaki tavrımız, düşmana aman vermeyişimiz ve kazanmanın sevinciyle ilk 1 Mayıs'ımı yaşadım.

Gerçekten bu 1 Mayıs'ta kazandık, bu 1 Mayıs'ta birleşik mücadele kazandı. Ben 1 Mayıs'ta Denizlerden, Sinanlardan, Kenanlardan, Sibellerden ve sayamadığım tüm yoldaşlarımın cüretini, uzlaşmazlığını, militanlığını kuşandım ve 1 Mayıs’a böyle çıktım. Bu düşünce “Yaşasın 1 Mayıs!” sloganları attığımda, bizleri engellemeye çalışan faşistlerin kalkanlarının ardında kalan korku dolu gözlerine bakarak attığım her adımda, gözaltında düşmana taviz vermediğimde ve 1 Mayıs günü boyunca bana çok güç verdi.

Bu 1 Mayıs birleşik mücadelenin ilk zaferi oldu ve Birleşik Mücadele Güçleri ile Birleşik Gençlik Meclisleri, Türkiye ve Kürdistan halklarının birleşik mücadelesini omuzlayarak, devrimin odağı olma hedefi ile adımlarını zafere kadar atmaya devam edeceğini söylemiş oldu.

Bizim yapmamız gereken bu kazancın sevinciyle daha fazla çalışmak, daha fazla örgütlenmek ve gelmekte olana hazırlanmaktır.

Zafere kadar daima...

 

İstanbul’dan Liseli Bir DÖB’lü