Koç Holding'e ait Koç Üniversitesi Hastanesi yine taşeron sağlık emekçilerinin aşırı iş yükü, baskı, mobbing ve sefalet ücreti dayatmasıyla gündemde.
Koç Üniversitesi Hastanesi işçileri bu dayanılmaz sömürü düzenini 1-2 Ağustos'ta sabahları iki saatlik iş bırakma eylemiyle protesto etmişti. Koç Üniversitesi Hastanesi yine geçtiğimiz Aralık ayında kölelik koşullarına karşı sendikalı oldukları için işçilerin hukuksuz bir şekilde işten atılmaları üzerine 20 gün süren müxadeleyi kazanımla sonuçlandırmalarıyla gündeme gelmişti.
Koç Holding şirketleri, bankaları, üniversiteleri, hastaneleri ile kârlarına kâr ekleyerek büyürken çalışanları ise acımasız sömürü koşullarında çalıştırılıyor.
Koç Üniversitesi Hastanesi'nde geçtiğimiz Aralık ayında işten atılan ve direnişi kazanımla sonuçlandıran işçilerden Kenan Güngördü(*) iş bırakma eylemi üzerine yazdığı yazıyla, Koç ailesinin gittikçe büyüyen serveti ve hastanede çalışan işçilere dayatılan insanlık dışı çalışma koşullarını anlattı.
Koç'un Milyar Dolarlık Serveti Ve Temizlikçilerin Öfkeli Bakışı
"Son zamanlarda Koç Üniversitesi Hastanesi'nde taşeron işçilerde görülmeye başlanan eylemsellikler AKP'nin asgari ücretlilere ve yoksul halka dayattığı açlıkla terbiye etme politikasından bağımsız olmamakla beraber gözü doymayan holding, şirket ve para babalarına karşı vardiyalarda, iş çıkışlarında, durmadan ne yaparsa yapsın azarlanmaktan kurtulamayanların, sürekli işten atılma korkusunu yaşayan emekçilerin mırıldanmalarla başlayan kızgınlıklarının yumruğa dönüşen öfkesinin sokağa taşmasıdır.
Dünya milyarderler listesinde 1174. sırada yer alan Rahmi Koç ve ailesinin 8 milyar doları aşan servetiyle Koç ailesi servetlerine servet katarken temizlik bezine veya birkaç sallama çaya bağlanan bir iş güvencesiz, sürekli zamlarla uyanan, ağır iş yükü altında inim inim inleyen, çocuklarının ve kendilerinin geleceğinden umudunu kesen işçilerin insanca yaşayacak bir ücreti talep etmesini engelleyebilir mi ?
Ejder Meyveli Smoothie, Aloevera, Taze Sıkılmış Portakal, Taze Sıkılmış Greyfurt, Taze Sıkılmış Havuç, Taze Sıkılmış Elma ve daha adını dahi duymadığımız menüleriyle doymayan midelerine karşılık işçilerin uzun ve ağır iş yüküne rağmen genellikle bulgur veya pirinç pilavı çorba ve yarısını köpeklerine kalan diğer yarısını işçilerine verdikleri bayat ekmekle çalıştırmaya devam ediyorlar...!
Marmara Denizinde Tuzla'nın karşısındaki ada bile onların.Sadece Rahmi Koç'un 2.7 milyar dolar serveti var.Antalya'da 10-12 tane konağı var. Yatları, boğaz manzaralı köşkleri, yazlıkları var. En lüks rezidanslarda oturuyor.
Ali Koç'un ise net serveti 700 milyon dolar. Saymakla bitmiyor. Gelelim temizlik işçisi Münevver'e, Ayşe'ye , Fatma'ya, Mehmet'ebu servetten payına düşene; Münevver 12 saat çalışıyor. Güne başlarken sendikasız ve güvencesiz çalıştırılmasına büyük özen gösterilir. Hava henüz aydınlanmadan çok daha önce uyanabildiyse hızlıca da bir arabaya binip yemekhanede bir iki lokma yemek yiyebiliyor. Yetişediyse saat 10 çayını beklemesi gerekir. Soyunma odasına koşarak giydiği forma sonrası geceden çıkan bir arkadaşı varsa arkadaşından yoksa kattaki her hangi birinden dec denen susmak bilmeyen içerideki iletişim telefonunu alır ve koşturmaya başlar.
Müdür, şef, süpervizör, sorumlu bilmem kimin hiç bitmeyen emirleri arasında elinde temizlik bezi temizliğe başlar. Tek katta ise şanslıdır işçi. Bir başka katta da ihtiyaç üzerine çalıştırılması mümkün. Çünkü itiraz etme şansı yok. Eksik personel var çünkü. Paspas, sil süpür derken sürekli başında gezen şeflerin takibi altındadır. Dinlenmek veya her hangi biriyle konuşması hoş karşılanmaz. Sadece çalışması gerekir. Her an azarlanması söz konusu. Bitmek bilmeyen koşturmaca arasında ter içinde kalsa da ve başında şef yoksa da kattaki bir süpervizörden veya her hangi bir kadrolu personelden emir almaya devam etmese de kameranın görmediği kör bir noktada soluklanması mümkün değildir. Çünkü görünmüyorsa kameraları izleyenler tarafından bildirilerek kaytarıyor olma ihtimali üstlerine bildirilebilir. Gün boyunca karın tokluğuna hiç durmadan Koç ailesi boğazı daha güzel bir manzaradan görsün diye çalışmak zorundadır. Gayrimenkullerine daha fazlasını katmak için çalışmak zorunda, menüleri daha zengin olsun diye çalışmak zorundadır.
Asgari ücretle yaşamaya mahkum edilen emekçilerin yetmeyen maaşlar ve ağır iş yükü altında ezilen bedenleri yorgunluğunu ve biriken öfkesini gözlerine taşımıştır. "Asgarî ücretle sen geçin yönetim" sloganı lüks soğuk duvarlara çarpıp geri dönüyor. Ne yapsa geçinemiyor işçiler.
Ama bu çarkın kırılması için artık bir şeyler yapılması gerektiği inancı da patronların ensesinde büyük bir umut olarak büyümeye devam ediyor. Biz umudu ve öfkeyi daha da büyütmeye devam edeceğiz. Villalarınızda yatınızda köşklerinizde gözümüz var.
KHK Direnişçiai Kenan Güngördü"
*Kenan Güngördü: Zeytinburnu Belediyesi'nde sağlık emekçisi olarak çalışırken 3 Nisan 2018 tarihinde "güvenlik soruşturması" bahanesiyle KHK ile işten atılmıştı. Güngördü, bir yandan belediye önünde direnişe devam ederken işe iade davası açmış, davayı kazanmış, fakat Zeytinburnu Belediye Başkanı Murat Aydın'ın talimatı üzerine işe geri alınmamıştı. Kenan Güngördü Zeytinburnu Belediyesi önünde yaklaşık 750 gün direnişi sürdürmüştü. Güngördü daha sonra Koç Üniversitesi Hastanesi'nde çalışmaya başlamış ve 2022 Aralık ayında 5 işçiyle birlikte işten atılmıştı.