Eğitim-Sen Adana Şube Yürütme Kurulu,  düzenlediği basın toplantısıyla, iktidarın eğitim politikalarını eleştirerek, herkesin temel insan hakları ve özgürlükleri doğrultusunda, kendi anadilinde, cins ayrımcı olmayan, eşit demokratik, laik, bilimsel, parasız ve kamusal nitelikli eğitim görmesi için mücadele etmeyi sürdüreceklerini  belirtti.

ADANA - KESK'e bağlı Eğitim-Sen Adana Şube Yürütme Kurulu üyeleri bir süredir performans değerlendirmesine, öğretmen strateji belgesine, MEB bütçesine ilişkin iktidarın uygulamalarına karşı yürüttüğü çalışmalar kapsamında "Müfredatta şiddet var " başlığıyla basın toplantısı düzenledi.
Basın toplantısının düzenlendiği salonda "Eğitimde Şiddet Var - Cihatın Değil Bilimin Müfredatını Anlatacağız" yazılı ozalit asıldı.
Adana Eğitim-Sen adına açıklamayı yapan Eğitim-Sen Şube Başkanı Seçil Sönmez, "24 Kasım Öğretmenler Günü, 12 Eylül darbecileri tarafından, öğretmenlere yönelik hak kayıplarının; itibarsızlaşmanın; öğretmen örgütlerini kapatmanın, baskının vb. üstünü örtmek için kullandıkları sahte bir güne dönüştürülmüştür" dedi.
24 Kasım gününün "Öğretmenler Günü" adı altında hükümet ve siyasilerce öğretmenlik mesleğinin önemi ve kutsallığı, öğretmenlerin fedakârlıkları gibi hamasi söylemler ile öğretmenleri sorunlarından ve sorunlarına yönelik tartışmalardan uzaklaştırmanın bir aracı olarak kullandığına vurgu yaptı.
Ülkede bireylerin hangi değerler üzerinden biçimlendirilmesi isteniyorsa, o şekilde oluşturulduğunu ifade eden Sönmez,  iktidarın uyguladığı politikalarının eğitimi herkesin erişebileceği, hoşgörülü, sorgulayan, eleştiren bireylerin yetişmesini sağlayan mekanizma olmaktan daha fazla uzaklaştırdığını  belirterek, "Bugün eğitim sistemimiz piyasacı, milliyetçi, militarist ve giderek dinsel bir içerik kazanan muhafazakâr egemen ideolojinin denetimi altındadır. Siyasi iktidar, iktidar gücüyle eğitim sistemini kendi ideolojik-siyasal hedeflerine uygun olarak biçimlendiriyor" dedi.
Sönmez konuşmasının devamında, Eğitim Sen olarak toplumun bütün bireylerinin, temel insan hakları ve özgürlükleri doğrultusunda, herkesin kendi anadilinde, cins ayrımcı olmayan, eşit demokratik, laik, bilimsel, parasız ve kamusal nitelikli eğitim görmesi için mücadele etmeye devam edeceklerini belirterek "İtaat etmeyen, sorgulayan, haksızlığın karşısında duran, cinsiyet eşitliğini savunan bireyler yetiştireceğiz" diyerek sözlerini tamamladı.