Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı Çocuk Bakımevi emekçileri Tüm Sağlık-İş Sendikası öncülüğünde bugün Aile Bakanlığı binası önünde basın açıklaması yaptı. Bakımevindeki çocukların tüm bakımından sorumlu olan “bakım personeli” olarak adlandırılan çalışanların, ev hizmetlisi gibi çalıştırıldıkları ve birçok haktan mahrum bırakıldıklarını belirtti.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı Çocuk Bakımevi emekçileri, bugün Tüm Sağlık-İş Sendikası öncülüğünde Aile Bakanlığı binası önünde basın açıklaması yaptı.
Çocuk Bakımevi emekçileri, açıklama öncesinde Aile Bakanlığı'nda bir görüşme gerçekleştirdi. Yaşadıkları sorunları ve hak kayıplarını dile getiren emekçiler İş Kanunu'ndan doğan haklarını kullanabilecek şekilde düzenleme yapılması talebini iletti.
Aile Bakanlığı önünde yapılan açıklamada, çocukların tüm bakımından sorumlu olan “bakım personeli” olarak adlandırılan çalışanların, ev hizmetlisi gibi çalıştırıldıkları ve birçok haktan mahrum bırakıldıkları ifade edildi.
Tüm İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mahmut Şahin’in giriş konuşmasıyla başlayan basın açıklamasında, Çocuk Bakımevi'nde çalışan bakıcı annelerin sözcüsü Yasemin Albayrak, “Çocuk bakım evi emekçileri olarak, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı Çocuk Evleri’nde korunmaya ihtiyacı olan dezavantajlı çocukların bakıldığı ev tipi işyerlerinde çalışıyoruz. Sürekli ya da geçici olarak koruma altına alınan çocuklar Çocuk Evleri Siteleri ya da Çocuk Evlerinde bakılıyorlar. Bu çocuklarımızın tüm bakımından bizler, halk deyimiyle anne/babalar olarak sorumluyuz” diyerek çalışma koşullarını aktardı.
2014 yılında taşeron olarak İş Kanunu’na bağlı belirsiz süreli işçi olduklarını, ancak 2828 No’lu Sosyal Hizmetler Kanunu’nun 16. Maddesine ek yapılan bir düzenlemeyle İş Kanunu’nda istisnalar 4. maddesine bağlandıklarını aktaran Albayrak, 2018 yılında kadrolaşma olduğu söylendiğini ve sözleşmelerinin yenilendiğini, ancak aynı statüyle Borçlar Kanunu’na bağlı Aile Bakanlığı’nın ev hizmetlileri olarak çalışmaya devam ettiklerini söyledi.
Albayrak, şu an Türkiye genelinde yaklaşık 2500 anne-babanın bu koşullarda çalıştığını da belirtti.
Ev Hizmetlisi Gibi Çalıştırılıyorlar
Çocuk bakım evlerinin “ev tipi” olarak düzenlenmesinden dolayı, sanki bir kişi kendi evinin işlerini yaptırmak için işe bir kişiyi almış gibi bu anne babaların “evde çalışan hizmetliler” gibi çalıştırıldıklarını aktaran Albayrak, evlerde 0-18 yaş arasında altı ile on iki arasında çocuk bakıldığını ve 3 anne/babanın evi dönüşümlü 24 saat çalışma 48 saat dinlenme şeklinde çalıştırıldıklarını, bu çalışanların tayin haklarının olmadığını, fazla çalışma ve gece çalışma gibi hesaplamaların kurumdan kuruma değiştiğini de vurguladı.
Çocuk evlerinde çalışan emekçilerin evin her türlü işinin yürütülmesinden, çocukların her türlü bakımına, güvenliğine, alışverişine ve ödevlerinin yaptırılmasına kadar her şeyden sorumlu olduklarını da ifade eden Albayrak, bu evlerde yalnız olan emekçilerin hiçbir iş güvenliğinin olmadığını ve nöbet sırasında da okula, adliyeye, hastaneye gidecekleri götürmek, eğitimlere katılmak ve kurum işleri gibi zorunlu ama karşılıksız çalışmaların da onları beklediğini söyledi.
Haklarını Geri İstiyorlar
17 no’lu Sağlık ve Sosyal Hizmet iş kolunda çalıştıklarını ve toplu iş sözleşmelerinin Öz Sağlık İş tarafından imzalandığını, ancak Öz Sağlık İş’in mevcut durumu koruyan bir yerde durduğunu belirten Albayrak, Tüm Sağlık İş’e bağlı bakım emekçilerinin bugüne kadar ilk defa örgütlenme ve mücadele etme fırsatı bulduklarını söyledi. Bakımevleri emekçileri, öncelikle 2014 yılında tamamen kar amaçlı olarak, onları yasa dışı bir şekilde, kuralsız, esnek çalışmaya iten koşulları oluşturan borçlar kanuna bağlı ev hizmetlileri durumundan kurtulup, Aile Bakanlığı’na bağlı işçiler olarak “İş Kanunu’na” yeniden bağlanmak istiyorlar. İş kanunundan men edilirken kaybettikleri vardiyalı çalışma, fazla çalışma, gece çalışması, iş güvenliği ve iş güvencesi gibi daha birçok haklarını da kullanmak istiyor.