< Son Sözü İmar Söylemez

Kanal İstanbul'un çevresinde kurulacak yeni şehrin uygulama imar planları onaylandı. Katar Emiri'nin annesi Şeyha Moza'nın Baklalı'da satın aldığı 44 dönümlük tarla turizm ve ticaret alanı oldu.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, yedi etaptan oluşan 1/5000'lik Nazım ve 1/1000 Uygulama İmar Planı hazırlıyor. Projenin ilk üç etabından oluşan ve Arnavutköy ile Başakşehir ilçelerini kapsayan planlar, bakanlık tarafından 2 Temmuz'da itiraz süreci için askıya çıkarıldı.

Çevre ve Şehirlik Bakanlığı'nın hazırladığı yeni planlarda Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed el-Sani'nin annesi Şeyha Moza bint Nasır el-Missned'in şirketinin satın aldığı arazi yapılaşmaya açıldı.

Turizm+ticaret alanı olarak olarak belirlenen 44 dönüm arazide emsale dahil 22 bin metrekare inşaat yapılabilecek. Yüksekliği en çok zemin+2 kat ile sınırlandırılan arazinin tamamında turistik yapılar inşa edilirse, iki bodrum katı iskan edilebilecek. Toplam emsal inşaat alanının en çok %30’u ticaret alanı olarak ayrılabilecek.

Plana göre, turizm+ticaret alanlarında iş, alışveriş ve yönetim merkezi, otel, motel,ofis, büro, lokanta, çarşı, çok katlı mağazalar, banka ve finans kurumları inşa edilebilecek. Bu işlevler bir arada olabileceği gibi ayrı bloklar şeklinde de projelendirilebilecek.

Katar emirinin annesi Şeyha Moza'nın ortağı olduğu şirketinin arazi satın aldığı bölge,yeni şehir planlarında sağlık turizmi için ayrıldı.

Ulusal ve uluslararası ölçekte hizmet verecek ve tüm ihtisas dallarını bünyesinde barındıracak hastanenin bulunduğu bölge, fakülte ve yüksekokullar, araştırma ve geliştirme birimleri, sağlıklı yaşam ve rehabilitasyon merkezi, uzmanlaşmış sağlık köyleri (alzheimer-fizik tedavi vb.) yaşlı bakım evi gibi tesislere ev sahipliği yapacak.

Bu alanların çevresinde ise İstanbul'a sağlık sorunları nedeniyle gelen hasta ve hasta yakınlarının konaklamasını ve ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri oteller ve alışveriş alanları yer alacak. Katar Emiri'nin arazisi de işte bu bölgenin içerisinde yer alıyor.

Her şey tasarlanmış, burjuvazi doğaya ve insanlığa saldırılarına ara vermiyor.

Planlar masada yapıldı ama tarihsel deneyimlerimizle biliyoruz ki, son sözü sokak söyler …