Antarktika'da çalışan Ukraynalı bilim insanları, bir sabah uyandıklarında araştırma istasyonlarının etrafındaki bembeyaz karın kan kırmızısı olduğunu gördü... 

Dünyamızda küresel ısınma her geçen gün daha fazla doğa olayıyla alarm vererek bizleri uyarıyor!  Emperyalistlerin daha fazla kar elde etmek için hiç bir önlem almaksızın yaptığı üretimler sırasında doğaya bıraktıkları kimyasal atıklar dünyamızı zehirlemeye devam ediyor. Diğer yandan daha fazla rant elde etmek için ormanlık alanlar yok edilerek devasa 'Mega Projeler'(!) inşaa ediliyor, kimi yerde rant alanları açabilmek için ya da 'Güvenlik' gerekçesiyle ormanlar yakılıyor.

Bunları bir yana emperyalistler ve işbirlikçileri dünyanın zenginliklerinin yeniden ve yeniden paylaşımı için Ortadoğu başta olmak üzere dünyanın bir çok yerinde sürdürdükleri savaşlarla  insanları katlederken doğayı da yok ediyor. 

Dünyamız ise  doğa olaylarıyla da insanlığa yok olmaya doğru gittiğimizi bildiren binlerce mesaj veriyor.. Küresel ısınmayla ilgili gelişmeler coğrafyamızda ya da geçen gün daha sık yaşanan depremler bu mesajlardan bazıları. 

Küresel ısınmayla ilgili bir bilim insanları sık sık buzullardaki azalmalar, kırılmalara dikkat çekerek de uyarıda bulunuyor.

Antarktika'da çalışan Ukraynalı bilim insanları, bir sabah uyandıklarında araştırma istasyonlarının etrafındaki bembeyaz karın kan kırmızısı olduğunu gördü.

 

Antarktika'nın Kan Kırmızı Çığlığı 

Ukraynalı bilim insanları kısa sürede bunun 'Chlamydomonas Nivalis' yani 'kırmızı kar' olarak da blinen mikroskopik bir kar yosun olduğunu tespit ettiler. Bu doğa olayı atmosferin ani ısınmlarında meydana geliyor.

'Karpuz karı' olarak da adlandırılan bu doğa olayı klorofilin* yanı sıra ikincil bir kırmızı karotenoid** pigment içeren yeşil alg türü Chlamydomonas Nivalis'in neden olduğu bir fenomen. Tatlı su alglerinin çoğunun aksine, kriyofilik*** olan bu yosunlar donma suyunda gelişiyor. Donmak üzere olan soğuk sularda yaşayan bu algler hava normalden daha hızlı şekilde ısındığı zaman karda oluşuyor. 

Ukrayna Eğitim ve Bilim Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre bu fenomenin Antarktika'da araştırma istasyonunun bulunduğu bölgede görülmeye başlanması ise hiç de iyiye işaret bir durum değil ve "Küresel ısınmanın neden olduğu bir doğa olayı daha fazla küresel ısınmaya neden oluyor."

 

Alarm Veren Geri Dönüşüm Sarmalı...

Oluşan algler ayrıca güneş ışınlarını yansıtan beyaz kar yüzeyini kapladığı ve daha koyu bir renge çevirdiği için ek olarak küresel ısınmaya katkı yapıyor. Bilim insanları bu durumu da 'Geri Dönüşüm Sarmalı' olarak da adlandırıyor. Yani küresel ısınmanın neden olduğu bir doğa olayı daha fazla küresel ısınmaya neden oluyor ve bu sarmal bir noktadan sonra geri dönüşü olmayan bir sürece girebiliyor. Aynı durum buzulların erimesi ile yansıtıcı beyaz alanların kaybedilmesi durumunda da geçerli.

 

Son 50 Yılda En Çok Isı Artışı Olan Bölge

Kırmızı kar Kuzey Kutbu, Alpler ve farklı yüksek dağlık bölgelerde karşılaşılan bir durum olmakla birlikte Antarktika'da son derece nadiren rapor edilen bir durum olarak biliniyor.

Birleşmiş Milletler Meteoroloji Organizasyonu verilerine göre Antarktika'nın Güney Amerika'ya yakın olan bölgesi son 50 yılda 3 derece artış ile dünya üzerinde en hızlı ısı artışı kaydedilen yer.

2020'nin başında burada 18,4 derece gibi rekor sıcaklıklar kaydedilirken buzulların 'kırmızı kar' ile aslında insanlığa yok oluşun sinyallerini veriyor.

 

Antarktika'da Alarma Veren Rekor

Sıcaklık ilk kez 20 derecenin üstüne çıktı! Dünyanın güney kutbu tarihte ölçülen en sıcak yaz mevsimini yaşıyor.  Bilim insanları, Antarktika kıtasında hava sıcaklığının ilk kez 9 Şubat’ta 20.75 dereceye çıkarak rekor kırdığını bildirmişlerdi.

Antarktika kürsel ısınmadan olumsuz hızla etkilenmeye devam ediyor. Dünya Meteoroloji Örgütü tarafından henüz teyit edilmese de Seymour Adası'nda Brezilyalı bilim insanları 9 Şubat'ta kıtanın en yüksek sıcaklığını ölçmüş, kıtada hava sıcaklığının ilk kez 20.7 dereceye çıkarak rekor kırdığını belirtmişlerdi.

Kıtada bundan önceki en yüksek sıcaklık  ise 1982 yılının Ocak ayında 19.8 derece ile Signy Adası'nda ölçülmüştü. Bu durum küresel ısınmanın vardığı korkutucu boyutu bir kez daha gözler önüne serdi.

Kapitalist sistem üretim gerekçesiyle kimyasallarla doğayı kirletirken bir yandan ormanları yok ediyor, diğer yandan hiç bitmeyen savaşlarda, bombalar, kimyasal  ve ağır silahlarla insanları katlederken doğayı da yok ediyor.

Bilim insanları ve çevrecilerin sürekli uyarılarına ve doğa verdiği uyarılara rağmen kapitalist sistem daha fazla kar hırsıyla her geçen gün insanlığı ve doğayı hızla yok etmeye devam ediyor. Savaşlara insanlığın ve doğanın yok oluşuna son verebilmek ise kapitalizme son verip insanlığın ve doğanın kurtuluşu ise bunu sağlayacak mücadeleyi vermenimize sosyalizmi kurmamıza bağlı...

 

* Klorofil: Bitkilerin körpe saplarında ve yapraklarında, güneş ışığını soğurarak bitkilerde karbon özümlemesini sağlayan, bitkilere yeşil renklerini veren madde.

** Karotenoid bitkilerde ve bazı diğer  bazı yosunlar, bazı mantarlar ve bazı bakteriler gibi fotosentetik mikroorganizmalarda  bulunan biyolojik pigmenttir. Altı yüzün üzerinde karotenoid olduğu biliniyor. Bu pigmentler bazı bitkilerde kırmızı tonlardaki renkleri veriyor.

*** Kriyofilik: Soğuğu seven, soğuk ortamda yaşayabilen mikroorganizma.