Avrupalı İşçiler Ücretleri ve Hakları İçin Mücadeleyi Yükseltiyor

Portekiz Komünist Partisi'nin gazetesi Avante'nin 17 Kasım tarihli sayısında yayınlanan bu yazı, pandeminin ve Ukrayna'da devam eden ABD/NATO vekalet savaşının faturasını ödemek zorunda kaldıkları için yaşam standartları düşen işçilerin Avrupa'daki mücadelelerini özetliyor:

Belçika'dan Yunanistan'a, Fransa, İspanya ve İngiltere'ye kadar Avrupa ülkelerinde işçiler, adil ücret artışları ve garantili haklar talep ederek yükselen fiyatları protesto etmek için gösteriler yapıyor.

Antwerp'ten Liege'ye, Charleroi'den Ghent'e, Mons'tan Genk'e Belçika işçi sınıfı, 9 Kasım'da genel grevle ücret zammı ve enerji fiyatlarının dondurulması talebiyle sermayeye net bir mesaj gönderdi.

İşçilerin satın alma gücünü savunmak için yapılan bu grevin gerçekleştiği gün, birçok sektör grevden etkilendi: Metalürji, dağıtım, kimya, ulaşım, lojistik, eğitim ve kreşler: Yüzlerce Belçika İşçi Partisi üyesi ve öğrenci hareketi üyeleri sendika üyeleriyle dayanışma göstermek ve işçilerin taleplerini desteklemek için sendika gözcüleriyle birlikte eylemdeydi.

Fransa'da 10 Kasım'da Genel Emek Konfederasyonu (CGT) ve diğer sendika koalisyonları tarafından işçilerin, emeklilerin ve emekli olduğu halde çalışanların satın alma güçlerini kaybetmeleri nedeniyle ücret artışları talep eden ulusal bir grev ve protestolar düzenlendi. Bu, 18 ve 27 Ekim mücadelelerinin ardından, şu anda %6'nın üzerinde olan dört nala koşan enflasyon bağlamında değerlendirildiğinde, bir aydan kısa bir süre içinde gerçekleşen üçüncü seferberlikti. Paris'te ve ülke genelindeki şehirlerde meydana gelen grev ve gösteriler, toplu taşıma, eğitim, sağlık ve postacılık gibi sektörleri etkiledi.

CGT, diğer önlemlerin yanı sıra, ulusal asgari ücretin ayda 2.000 euroya yükseltilmesini ve ücretlerin enflasyona endekslenmesini talep ediyor. Ve hükümetin emeklilik yaşının yükseltilmesini de içeren emeklilik sistemindeki değişikliği reddediyor.

İspanya'da 13 Kasım'da 600.000'den fazla insan, halk sağlığı hizmetini savunmak ve sağcı Madrid hükümeti tarafından sektöre yönelik “yok etme” önlemlerine karşı başkentte gösteri yaptı. Göstericiler kamusal, evrensel ve kaliteli bir sağlık hizmeti talep etmek için sokaklara döküldü. Birinci basamak sağlık hizmetlerinin kaldırılmasını, uzun bekleme sürelerini ve sağlık çalışanlarının güvencesiz çalışma durumunu protesto ettiler.

Mücadele gününe binlerce doktor, “yıllarca aşırı baskıya katlanmanın” ardından daha fazla kaynağa ihtiyaçları olduğu uyarısında bulunmak ve bu durumun artık bir sınıra geldiğine işaret etmek için katıldı.

Yunanistan'da 9 Kasım'da Atina ve diğer kentlerde fiyat kontrolü önlemleri ve ücret artışları talebiyle 24 saatlik grev ve gösteriler düzenlendi. Eylemler, ülkedeki en temsili sendika konfederasyonları, Yunan İşçileri Genel Konfederasyonu ve Tüm İşçiler Militan Cephesi tarafından örgütlendi.

Başkentte sokakları dolduran binlerce kişi pankartlar, dövizler tutarak ve sloganlar atarak sağcı hükümetin ve Avrupa Birliği'nin "yoksulluk, açlık ve eşitsizlik yaratan" ve "büyük işletmelerin karlarını ısıtırken, binlerce insanı yaşarken donmuş bırakan" politikalarını kınadı.

Britanya'da ise, Londra Metro istasyonlarının çoğu, yaklaşık 10.000 işçinin grevi nedeniyle 10 Kasım'da kapandı; bu, 2022'de sektördeki altıncı grevdi. İngiliz başkentinin tren ve otobüs hizmetlerini yürütmekten sorumlu olan TfL [Transport for London – Londra Ulaşım] şirketi ile müzakerelerin başarısızlıkla sonuçlanması sonucunda işçiler grev kararını astı ve sokaklara aktı.

Sendika, patronun 700 kişiyi işten çıkarma ve emeklilik planını değiştirme planlarından geri adım atmasını talep ediyor. Ayrıca işçiler taleplerine adil bir çözüm bulunana kadar mücadeleye devam etmeye hazır olduklarını eylemleriyle ilan ediyor.


* Workers.org sitesinden çevrilmiştir.


Çeviri Kolektifi