Merhaba öğrenci dostum;

 Biliyoruz hayatının en enerjik, en dinamik, en güzel yaşlarındasın. Gezmek, öğrenmek, mutlu olmak ve ilgi duyduğun alanlarda kendini geliştirmek, dünyayı tanımak istiyorsun. Ancak yıllardır her sabah uyanıyor, sevmediğin derslere giriyorsun. Sana neredeyse hiçbir şey katmayan ezberci, dinci-gerici bir eğitimle, bilimden, sanattan, düşünmekten, hayallerinden ve hatta yaşamaktan uzaklaştırılıyorsun. Parasız, bilimsel ve ana dilde olması gereken eğitim; dershaneler, etüt merkezleri, özel okul ve özel derslerle piyasalaştırılıyor. Ve sınıfsal, cinsel, ulusal anlamda eşitsiz koşullarda bir eğitim alıyorsun.

Staj adı altında emek sömürüsüne maruz kalıyorsun. Devletin bir lütuf gibi sunduğu burs ve kredilerin, ekonomik kriz derinleştikçe zamlanan ulaşım, gıda ve yurt ücretlerine yetmiyor. Bu sebeplerle birlikte birçoğumuz geçinemiyor ve okul dışında çeşitli işlerde çalışıyoruz.. Nefes almanın dahi paraya dönüştürüldüğü kapitalist sistemde sosyal faaliyetlere paran ve zamanın olmadığı için katılamıyorsun. Önümüze koyulan çoğu sosyal faaliyet ise "yaşamı tüketmekten" başka bir işe yaramıyor. Sosyal medya, televizyon aracılığıyla sosyal faaliyet olarak yaygınlaştırılanlar; alışveriş, cafe-bar ortamlarında zaman öldürme vb.'den ileri gitmiyor. Yaklaşık 16 yıllık eğitim hayatımızın sonunda ise mezun oluyoruz ama 16 yıllık emeğimiz, yorgunluğumuza ve zorluklara rağmen çoğumuz hayatımıza birer işsiz olarak devam ediyoruz. İşsiz kalan bir çok arkadaşımız ise intihar ediyor. İş bulabilenler de tatil gün yüzü bulamadan bütün yaşamını çalışarak geçiriyor . Ve yine yaşamsal ihtiyaçlarına dahi yetmeyecek asgari ücretle modern kölelere dönüştürülüyor.

Öğrenci dostum; Bu karamsar tabloyu biz yaratmıyoruz. Ama bu teknoloji ve bilgi çağında bu karamsar tabloyu yaratanları, krizleri ile, zamları ile, işsizliği ile bizleri geleceksizliğe itenleri iyi tanımalıyız. Bizi yaşamdan, hayallerimizden uzaklaştıran kapitalist sistemin ve sermaye sınıfının ta kendisidir. Ve artık her tarafından çürümüş bu sistem bize ne bir gelecek ve ne de bir yaşam vadediyor. Ne yöne baksak savaş, açlık, sefalet, işsizlik ve tüketime dayalı yoz ilişkiler... Çaresiz değiliz öğrenci dostum! Bu karamsar tabloyu aydınlatmak, hayallerimizi yıkanları ortadan kaldırmak bizim ellerimizde. Tüketime değil üretime, çıkarlara değil paylaşıma dayalı, insanın ihtiyaçlarının, yeteneklerinin ve ilgilerinin temel alındığı "sosyalizm" için mücadele edelim! 68'den bugüne, Tunus'ta, Mısır'da, Gezi Parkı'nda, Fransa'da Sarı Yeleklilerin yanında, Sudan'da geleceği ve hayalleri için sokakları zapt edenlerden biri de sen olabilirsin! Bulunduğun okullarda parasız, bilimsel, özerk, anadilde, demokratik eğitim için mücadele et, mücadeleni sokağa taşı!

 

                                                      HAYALLERİMİZİ DEĞİL KAPİTALİZMİ YIKALIM !

                                                             #HayallerimiziDeğilKapitalizmiYıkalım


                                                                                  DEVRİMCİ ÖĞRENCİ BİRLİĞİ(DÖB)