Diyarbakır'da DTK, HDK, TJA, DBP ve HDP yöneticilerinin gözaltına alınmasını protesto eden HDP İstanbul İl örgütü, bunun muhalif tüm kesimleri bastırma yöntemi olarak kullanıldığını ve ağırlıklı olarak da kadınların mücadelesine yönelik olduğunu belirtti.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul İl Örgütü, Halkların Demokratik Kongresi (HDK), Tevgêra Jinên Azad (TJA), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Zindanlarla Dayanışma İnisiyatifi, Demokratik Alevi Dernekleri gibi birçok demokratik kurum, 14 Haziran’da Diyarbakır'da yapılan operasyonda DTK, HDK, TJA, DBP ve HDP yöneticilerinin gözaltına alınmasını ilişkin il binasında basın toplantısı düzenledi.
Açıklama yapan Zindanlarla Dayanışma İnisiyatifi İstanbul Sözcüsü Arif Yılmaz, gözaltı ve tutuklamalara ilişkin “Bunun en son örneği Amed’de oldu. Birçok farklı kurum da çalışan kişiler gözaltına alındı” dedi. Bu operasyonun ilk olmadığını ve son olmayacağını da biliyoruz. Bunu sürdüreceklerini, muhalif tüm kesimleri bastırma yöntemi olarak kullandıklarını çok iyi biliyoruz. Operasyon her ne kadar genel olsa da kadın merkezli bir operasyondur. Çok fazla kadın arkadaş gözaltına alındığı bir operasyondur” dedi.
HDP İl Yöneticisi Hunav Altun, 29 arkadaşlarının hukuksuz bir şekilde gözaltına alındığını söyleyerek, “Dosyalarında gizlilik kararı olduğu gerekçesi ile arkadaşlarımızın gözaltına alınma sebepleri hakkında herhangi bir bilgi alınması engellenmiştir. Bizler biliyoruz ki arkadaşlarımızın dosyaları gözaltına alındıktan sonra, üfürükten suçlar eklenerek oluşturulmaya çalışılacaktır” dedi. Gözaltına alınan ve tutuklanan arkadaşlarının barış, adalet ve eşitlik talebiyle demokratik siyaset mücadelesi yürüten Kürt siyasetçi arkadaşları olduğunu belirten Altun, “Mücadeleleri mücadelemiz, savundukları düşünceler düşüncelerimizdir” ifadelerini kullandı.
Diyarbakır'ın Lice ilçesinde 7 sivil insanın aynı tarihte panzerler tarafından ezilerek hayatlarını kaybettiğini hatırlatan Altun, “Bununla birlikte Amed’de devlet güçleri hukuksuz bir biçimde tüm evleri tek tek dolaşarak fişlemelerle halkı açık cezaevine hapsetmeye çalışmış, tesadüfi olmayan tüm bu durumların muhatapları ve birinci dereceden sorumluları ise bu durumlar karşısında da herhangi bir açıklama yapmamışlardır” dedi.
Amed’de TJA ara dönem toplantısının sabahında yapılan gözaltılar ile başta kadın mücadelesine dönük saldırının hedeflendiğinin aşikar olduğunu belirten Altun, “Türkiye'de çocuk istismarlarına ve kadın katliamlarına sessiz kalanlar, binlerce insanı KHK’lerle işlerinden alıkoyanlar, yüzlerce belediyeye kayyum atayanlar, seçilmişleri, aydınları gazetecileri hapsederek halka gözdağı vermeye çalışanlar, en demokratik hak taleplerine karşı bile tahammülü olmayanlar bilmelidir ki bu saldırılar boşadır, adaletin ve eşitliğin olmadığı yerde direniş de baki olacaktır” dedi.