Tuzla Gemi Endüstri Tersanesi'nde gemide çıkan yangın nedeniyle yaşanan iş cinayetinin ardından bu sabah erken saatlerde işyeri önünde toplanıldı. 2 işçinin hayatını kaybettiği 1'i ağır 11 işçinin yaralandığı patlamaya ilişkin DİSK'e bağlı Limter-İş Sendikası tersane önünde protesto eylemi gerçekleştirdi.
İSTANBUL - Tuzla Gemi Endüstri Tersanesi'nde bakım çalışması sırasında gemide çıkan yangın nedeniyle 2 işçinin iş cinayetinde hayatını kaybettiği, 1'i ağır 11 işçinin yaralandığı patlamanın ardından DİSK'e bağlı Limter-İş Sendikası Tuzla Tersane Tersanesi önünde protesto eylemi gerçekleştirdi.
Limter-İş Başkanı Kanber Saygılı, yaralı işçileri hastanede ziyaret ederek ardından, HDP Milletvekilleri Musa Piroğlu ve Züleyha Gülüm ile birlikte kazanın yaşandığı tersane önüne geldi.
Tersanede bugün çalışma olmadığı, tatil ilan edildiği bildirilirken, sendika tarafından bir basın açıklaması yapıldı.
"İş cinayeti, işçi kıyımı değil, işçi sağlığı, güvenliği ve iş güvencesi istiyoruz" yazılı pankart açılan eylemde "Kaza değil cinayet", "İş cinayetleri son bulsun" dövizleri taşınırken sık sık "Artık Ölmek İstemiyoruz", "Yaşasın Sınıf Dayanışması", "Çalışırken Ölmek İstemiyoruz" sloganları atıldı. Deriteks, Dev Yapı-İş, Liman-İş sendikaları, siyasi partiler ve demokratik kitle örgütlerinden katılım oldu.
"Azami Kâr Hırsıyla İSİG Hiçe Sayılıyor"
Basın açıklamasını Limter-İş Genel Başkanı Kanber Saygılı okudu. Saygılı, LP2 Poseidon isimli tankerde gerekli denetim ve testlerin yapılmaması sonucu yaşanan patlamada Mehmet Tütüncü ve Muhammed Ali Yılmaz adlı işçilerin yaşamını yitirdiğini belirtti. Azami kâr hırsıyla, işçi sağlığı ve güvenliği önlemlerini hiçe sayan patronların iş cinayetlerine davetiye çıkardığını söyleyen Saygılı, söz konusu iş kazasının gaz ölçümlerinin yapılmamasından kaynaklandığını, bu koşullarda yapılmasına izin verilen sıcak çalışmanın sonunda yangının kaçınılmaz olduğunu söyledi.
"Ölümlerden Tersane Patronu ve İktidar Sorumludur"
Yaşanan patlamadan ve işçi ölümlerinden tersane patronunun sorumlu olduğunu kaydeden Saygılı, tersane patronları üzerinde hiç bir yaptırım yetkisini kullanmayan, taşeronluk sistemini meşrulaştıran siyasal iktidarın da sorumluluğu paylaştığını belirtti.
"İş Cinayetlerinin Sorumluluğu Yine İşçilere Yıkılıyor"
Yaşanan iş cinayetlerine rağmen patronların yargılanmadığı gibi suçun mühendis ve iş güvenliği uzmanlarının üzerine yıkıldığına dikkat çeken Saygılı, taşeronluk sisteminin yasaklanmasını, sendikalaşma önündeki engellerin kaldırılmasını, işçi sağlığı ve iş güvenliği konusunda uzman bir komisyonun kurulmasını talep etti.
Eylemde konuşan HDP İstanbul Milletvekili Musa Piroğlu, 16 yıllık iktidarın ülkeyi işçiler için cehennem, patronlar için ucuz iş cenneti haline getirdiğini söyledi
"Patronlar Seri Katil Gibi"
Her gün en az 5 işçinin hayatını kaybettiğini hatırlatan Piroğlu, "Patronlar her gün bir seri katil gibi işçilerin canının peşine düşüyor. Kapitalizm her şeyin parayla satın alınacağına inanır. Bu ülkede bugün işçilerin emeği de canı da parayla satın alınıyor. Parayı verdiği sürece işçileri öldürmeyi suçsuz gibi ve yargısız sürdürülebiliyor" dedi.
Piroğlu, "Tek seçenek var, ya örgütlenecek ve mücadele edeceğiz ya da açlıktan, sefaletten ya da iş cinayetlerinde ölmeye devam edeceğiz. Ve bilelim ki, sustukça sıra çocuklarımıza da gelecek. Yani yaşadığımız cehennemi kendi çocuklarımıza miras bırakacağız. Bu yüzden sendikanın yaptığı çağrıyı tekrarlıyorum. Ya örgütleyeceğiz ya topyekün kaybedeceğiz. Ya itiraz edip karşı çıkacağız mücadele edeceğiz ya da ölmeye devam edeceğiz. Ölümleri durdurmak için tek seçeneğimiz var örgütlenmek ve mücadele etmek" diye konuştu.
"Korktukça Daha Çok Ölüyoruz"
Tersane İşçisi Hakkı Demiral ise işçilerin çok ağır sömürü koşullarında çalışmak zorunda kaldığını, işsiz kalma korkusuyla ücretlerin düşürülmesine, iş cinayetlerine, iş kazalarına sessiz kaldığını ifade ederek "Korktukça daha çok ölüyoruz, evet bugün iş cinayetine karşı çıkarsak işsiz kalabiliriz. Ama korkunun ecele faydası yok, bizim korkumuz sürdükçe ölmeye, sakatlanmaya, meslek hastalıklarına yakalanmaya devam edeceğiz" dedi.
"Sendikalı Olalım Birlikte Mücadele Edelim"
Demiral, hak gasplarına iş cinayetlerine son verebilmenin tek çaresinin örgütlenmek ve birlikte mücadele etmek olduğunu belirterek işçileri sendikalı olmaya ve mücadele etmeye çağırdı.