Devrimci işçiler öfkeli! Her sene "1 Mayıs'ta Taksim'deyiz" deyip ardından CHP kuyruğuna takılan anlı şanlı konfederasyonlara, emek örgütlerine tepkili.

Tepki öyle büyük ki, burjuva "muhalefet"in kuyruğunda Boğaz'ın öte yakasına yelken açan 4'lü adına DİSK, savunma açıklaması yayımladı. Uzun uzun konuşup hiçbir şey söylemeyen açıklamada "korkaklık ve ihanet" suçlamalarından ne denli rahatsız olduğu görülüyor 4'lünün. Peki ama 19 Mart genel bahanesiyle tüm ülkede emekçi sınıfların ayağa kalktığı, dinci faşist iktidar şahsında tüm düzeni temellerinden sarstığı bir ortamda... Saraçhane kapanında toplanılan her akşam yüzünü Taksim'e dönen ve "Taksim'e yürü" diye slogan atan; Özgür Özel'e "Özgür bizi Taksim'e götür" diye tempo tutan onbinlerin olduğu bir ortamda... burjuva "muhalefet"in kitleleri yatıştırmak için "o gün de gelecek, 1 Mayıs'ta Taksim'e gideceğiz" dediği bir ortamda... tüm işçi ve emekçiler arasında Taksim'den başka bir alana eğiliminin olmadığı, herhangi bir şekilde tartışmanın bile söz konusu olmadığı bir ortamda... birden bire "valilik Taksim'e izin vermiyor, biz de Kadıköy'den daha azına razı olmayacağımızı söyledik, 1 Mayıs'ta Kadıköy'deyiz" dediğinizde, ileri işçilerin size ne söylemesini bekliyordunuz!

Kadıköy ilanı, CHP ile ortak kotarılmış kaba bir güldürüden başka bir şey değil. Özgür Özel'in 1 Mayıs'a dair "işçi sendikalarının çağrısına tabiyiz" mealindeki açıklaması da bunun bir başka göstergesi. Pratiğiniz, 19 Mart sonrası patlayan ayaklanmayı CHP ile elbirliği içinde düzen sınırlarına hapsetmeye, sokakların baskısını İmamoğlu'na yedeklemeye çabalamanın temel politika olarak ilan edilmesinden başka bir şey değil. Siz dün Saraçhane'de, bizzat o ayaklanma günlerinde, bugün de Kadıköy açıklamasıyla zaten CHP ile kol kola yürüdüğünüzü ortaya koyuyorsunuz.

Devrimci işçilere gelince... Onlar kapalı kapılar ardında iş çevirmiyor, doğrudan yüzünüze haykırıyor: "Biz korkak değiliz. ... İsterse birileri sırtını dönsün, biz bu sene de Taksim'de olacağız"!

"Taksim bizim kırmızı çizgimiz. ...Yasak emrini verecek valilik binasını da biz yaptık"!

Açıklamanızda bu "korkak" ithamını, "ihanet" ithamını "apolitik" olarak niteliyorsunuz. "Politik olmak" kapalı kapılar ardında burjuva "muhalefet" ile iş tutarak "yüksek siyaset" yapmak ise, devrimci işçilerin "apolitik"liği tek doğru politik yaklaşımdır!

Ne diyelim, siz CHP ile birlikte Kadıköy'e, biz devrimci işçilerle birlikte Taksim'e!