8 Mart Kadın Platformu, hem Pınar Gültekin’in faili hakkında verilen cezanın bozulmasını protesto etmek hem de 8 Mart’ın startını vermek için Kadıköy’de bulunan Süreyya Operası önünde açıklama yaptı.
“Pınar Gültekin İçin Adalet! Ayrımcı Ceza İndirimlerine Ve Cezasızlık Politikalarına Karşı 8 Mart’ta Kadıköy’deyiz!” pankartı açılan açıklamaya çok sayıda kadın katıldı.
Açıklama boyunca “Kadın Dayanışması Sınırları Aşıyor”, “Yaşasın Kadın Dayanışması”, “Yaşasın 8 Mart”, “Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz”, “Jin, Jîyan, Azadî”, “Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz” sloganları atıldı, “Kadın Cinayetleri Politiktir”, “Cemal Metin Avcı Katildir”, “Ataerkil Zihniyet Yıkılacak Kadınlar Yaşayacak”, “Benim Neden Sokakta Öldürülme İhtimalim Var” dövizleri taşındı.
8 Mart Kadın Platformu adına basın açıklamasını okuyan Tuğen Gümüşay, “Bu yıl 8 Mart’ı kadına yönelik şiddetin ve katliamların her geçen gün arttığı, kadınların düşük ücretlerle ve güvencesiz çalışmak zorunda bırakıldıkları, savaşlarda şiddetin, yerinden etmenin, açlığın en büyük zorluklarına maruz kaldıkları, kadın işsizliğinin arttığı, göçmen kadınlara yönelik ırkçı saldırıların çoğaldığı koşullarda her gün çevremizi biraz daha kuşatan bu karanlığa karşı sözümüzü birlikte söylemek için geldik.” diyerek giriş yaptı.
Pınar Gültekin’in Temmuz 2020’de katil Cemal Metin Avcı tarafından öldürüldüğünü ve katilin geçtiğimiz günlerde, aldığı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla ilgili Yargıtay 1. Ceza Dairesinin, “canavarca hisle öldürmek” suçunun oluşmadığı gerekçesiyle verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını bozduğu ve haksız tahrik indiriminin önünü açtığı hatırlatılarak soruldu:
“Pınar’ın öldürülmesi planlı bir şekilde tasarlanmış ve işkence edilerek gerçekleşmiş bir cinayetin sonucuyken Cemal Metin Avcı’nın hangi davranışının “canavarca” olmadığına kanaat getirdiniz? Biz kadınlar, hayattan koparılmış her kadın için nasıl öldürüldüğümüzü konuşurken, sizi Pınar’ın planlayarak öldürülmediğine ikna eden deliller nelerdi?”
“Bizler bu cezasızlık politikaları çok iyi tanıyoruz. Hiçbir caydırıcılığı olmayan ödül gibi cezalarla failler korunurken kadına yönelik şiddet teşvik ediliyor” denilerek 2024 yılında 394 kadının erkekler tarafından katledildiği hatırlatıldı.
“Kadına yönelik şiddeti önlemek, kadınlar için güvenli şehirleri, evleri inşa etmekle görevli devlet kurumları kolluğuyla, yargısıyla görevini yerine getirmezken yeni saldırılar için katillere cesaret veriyor. Her bir fail, gücünü daha önce cezalandırılmamış suçlardan, korunan katillerden, iyi hal indirimlerinden, haksız tahrik denilerek kadınların yaşam tarzlarının davalara konu olmasından, paketlerce çıkarılan aflardan, bir bütün olarak kadına yönelik şiddetin önünü açan cezasızlık politikalarından alıyor. Ama biz kadınlar bu düzene karşı ses çıkarmaya devam edeceğiz ve sizin erkek düzeninize itaat etmeyeceğiz!” denilen açıklamada kadınlar ve LGBTİ+ların en çok aile içinde öldürülürken, iktidarın 2025 yılını “Aile Yılı” ilan ettiği ve tüm uygulamalarla kadınların eve hapsedilmek istendiğini, yoksulluk, şiddet ve toplumsal cinsiyet rolleri üçgeninde sıkıştırılmak istendiklerini söyledi.
Kadınlar olarak barış için mücadele etmekten vazgeçmeyeceklerinin vurgulandığı açıklamada “Biz kadınlar biliyoruz ki bizleri hapsetmeye çalıştıkları bu ölüm düzeninden ancak dayanışmayla, kadın mücadelesiyle çıkabiliriz. Çünkü biz kadınlar her zaman birbirimizin çaresi olduk. Katledilen her bir kadın için nasıl sokakları, meydanları doldurduysak, hayatlarımızı da yine biz kadınlar olarak hep birlikte savunmaya devam edeceğiz!
Bizler yaşamlarımızı çalanları, bizleri yoksullaştıranları, sömürenleri ve onların tüm politikalarını reddediyoruz. Biz kadınlar şiddetsiz ve sömürüsüz bir dünyayı el ele kuracağız.
Haklarımızı ve hayatlarımızı bizler savunacağız! Kadın dayanışmamız her geçen gün büyürken hayatlarımız, haklarımız için eşit ve özgür bir yaşamı kurmak için öfkemizle, isyanımızla, dayanışmamızla, mücadelemizle 8 Mart’ta Kadıköy’de eylemdeyiz!” diyerek 2025 8 Martına çağrı yapıldı; 8 Mart Cumartesi günü saat 13.00’de Kadıköy’de yapacakları eyleme tüm kadınlar davet edildi.
Açıklama “Jini jiyan, azadî” sloganıyla son buldu.