13 Mayıs 2014'te Manisa’nın Soma ilçesinde 301 madencinin yaşamını yitirdiği katliamın yıldönümünde Soma'da Sosyal Haklar Derneği'nin çağrısıyla "Soma Adalet Mitingi" gerçekleştirildi.
"Kortejin en önünde 301 madencinin isimlerinin yer aldığı "Soma'yı Unutmadık Unutturmayacağız Sorumlulardan Hesap Soracağız" pankartı taşındı. Ayrıca kortej de "301 Candır Unutmadık Unutturmayacağız Üreten Biziz Yöneten de Biz Olacağız ", "Adalet İşçilerin Meclisinden Doğacak", "Soma Katliamını Unutmadık Hukuk Biterse Haziran Başlar ", "Hayır Bitmedi 301 Can İçin Adalet", "Soma'yı Unutma Unutturma", Ne Kaza Ne Kader Soma Katliamdır" pankartları yer aldı. Mitingde açlık grevindeki Nuriye Gülmen ve Semih Özakça'nın resmi de taşındı.
Siyah tişörtler giyip sarı baret takan aileler yaşamını yitiren maden işçilerinin bulunduğu pankart önünde ağıt yaktı, ağladı. 3 yıldır acıları, gözyaşları dinmeyen aileler sorumluların hala yargılanmadığını düşündükçe daha da acı çektiklerini ifade ettiler.
Zonguldak maden işçileri de "Başka Soma'lar Olmasın İş Cinayetleri Son Bulsun" yazılı pankartla mitinge katıldı. Yürüyüş sırasında Ankara, Suruç, Roboski, Reyhanlı katliamlarında yaşamını yitirenler de anıldı. Madenci aileleri, kenarda duranlara, yürüyüşe katılmayanlara tepki gösterdi. "Bizim canımız yandı bugün bizeyse yarın size" diyerek duyarlılık beklediklerini söylediler.
Beşyol Madenci Anıtı'na gelen kitle, burada 301 madenciyi andı. Anma sırasında bir anne "Çocuğumu aldılar elimden" diye feryat ederken, feryadına diğer anaların gözyaşları eşlik etti. Anıta karanfil bırakıldıktan sonra miting alanına yürüyüş devam etti.
SHD Soma Temsilcisi Kamil Kartal ve Melda Onur konuşma yaptı. Oğlunu madende yitiren Elmas Kaya, "Anaların adına konuşuyorum. Üç yıl önce bugün çok büyük bir acı yaşadık. Soğuk hava depolarında oğullarımızın ölülerini verdiler bize. Bu üç yıl içerisinde Akhisar’a bir can pazarı kuruldu. Biz canımızın değerini istiyoruz. Acımızın karşılığını istiyoruz. Eğer ki Adalet Bakanı varsa adaleti sağlasın. Sağlamıyorlarsa da defolup gitsin” dedi.
İsmail Çolak ise, dönemin başbakanı Erdoğan'ın "fıtrat" açıklamasını hatırlattı, "Soma en büyük işçi katliamıdır. Bu katliam toplu katliamdır, kader değildir. Kimse bize fıtrattan bahsetmesin. Fıtrat diyenler, yanmış evlatlarını kucaklarına almışlar mı?" diye konuştu. Sorumlular hesap verene kadar mücadele yürüteceklerini bir kez daha belirtti, "Bunu mahşere bırakmayacağız" dedi.
Soma davası avukatlarından Selçuk Kozağaçlı ve Can Atalay da yaptıkları konuşmalarda birlikte mücadele edenleri selamladı. Kozağaçlı, katliamdan bu ülkenin madenlerini zenginlere peşkeş çekenlerin sorumlu olduğunu belirtti, "Biz yoksullar, çocuklarının hesabını bırakmayanlar, mücadele edenler, hep birlikte dövüşeceğiz. Biz haklıyız, biz kazanacağız" dedi.
Can Atalay ise ailelerin adalet talebine dikkat çekti. "Bir insan kaç yıl adaletsiz yaşayabilir" diye soran Atalay, "Biz ekmekten, sudan, havadan vazgeçmediğimiz gibi adaletten vazgeçmedik, vazgeçmeyeceğiz" dedi.
HDP Antep Milletvekili Mahmut Toğrul ise "Ya zenginden yanasındır ya da yoksuldan emekçiden. İktidar tarafının net olarak koymuştur. Zenginden yanadır. Buradan Soma'lı analara söz veriyoruz, Soma'yı unutmadık, unutturmayacağız. Mücadeleye devam edeceğiz."
Miting, katılımcıların konuşmalarıyla sona erdi.