Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi (TDİ) bir süredir sürdürdüğü “Hasta Tutsaklar Serbest Bırakılsın, İnfaz Yakmalara Son” kampanyası ve eylemlerinin finali, 19 Aralık Pazar günü Şişli Nazım Hikmet Kültür Merkezi'nde yapılan etkinlikle son buldu.
TDİ adına açılış konuşması ve sunumları BEKSAV'dan Ahmet Uçar yaptı. Kısa bir konuşmanın ardından saygı duruşunda bulunuldu ve 19 Aralık katliamında yaşananlar kısaca özetlendi. Saldırının olduğu 20 cezaevi ve ölümsüzleşen 28 kişinin isimleri sayıldı. Kürtçe olarak da yapılan kısa konuşmanın ardından 19 Aralık katliamında yaşananlar TDİ'nin hazırladığı kısa bir videoyla anlatıldı, “19 Aralık bir yas günü değil. Bunun belleklerde kalması, öfkenin tazelenmesi için geldik buraya” denildi.
Zindanlardan gelen mesajlar okundu. Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi'nde Zuhal Sürücü'nün 19 Aralık ve burada kolunu kaybeden Vefa Serdar'ı andığı mesajı okundu, “Siz ailelerimizi, dostlarımızı, yoldaşlarımızı, ölümsüzleşenlerimizden aldığımız güç ve inançla selamlıyoruz. Ve inanıyoruz ki, birlikte mücadele ettiğimiz zaman başaracağız ve daha özgür günlerde buluşacağız. Zafere Kadar Daima!” denildi. Ölüm Orucu savaşçısı Muharrem Kurşun'un mesajı okundu.
“Etkinlikte küçük sürprizlerimiz de olacak” denilerek, 19 Aralık katliamını Çanakkale Zindanı'nda yaşayan ve şu an Bakırköy Zindanı'nda bulunan Elif Vural Yaş'ın etkinlik için okuduğu şiiri dinlendi.
Bir sonraki video, Bayrampaşa Zindanında yakılan kadınların simge yüzü olan Hacer Arıkan'dan geldi. Avrupa'da sürgünde olan Fatima Akalın da video ile katıldı. Kandıra F Tipi'nde tutsak Veysel Kaplan'ın ve Tekirdağ 2 Nolu F Tipindeki devrimci tutsakların mesajları okundu.
19 Aralık'ta Bayrampaşa Zindanında olan Fatma Yıldırım söz aldı, Bayrampaşa Zindanı'nda katledilen Murat Mrdekçi dahil tüm ölümsüzleşenleri saygıyla selamladı. “Sınıflar mücadelesi sürdükçe zindanlar mücadelesi de sürecektir. 19 Aralık bunun bir dönüm noktasıydı” diyerek “Devrimci tutsakları saldırılara rağmen teslim alamadı. Bugün devrimci tutsaklara yönelik saldırılar hala sürüyor ancak teslim olmuyorlar. F tiplerinde teslim alamadılar, S tiplerine taşımaya çalışıyorlar, orada da tesilm alamayacaklar” dedi. Devletin uyguladığı rehine politikasının hala devam ettiğini söyleyerek “Bize düşen dimdik duran devrimci tutsakları sahiplenerek devrim mücadelesini yükseltmektir. Şu an devrimci tutsaklar ağlayıp sızlamıyor, mücadele ediyorlar. Bu koşullarda hayatta kalmak bile mücadeledir. Dışarıdaki en ufak bir hareket içeride çok büyük bir moral güç yaratıyor.” denildi. Fatma Yıldırım konuşmasını “Gerçek özgürlük son tutsak özgür olduğunda gelecek” diye bitirdi.
19 Aralık etkinliğinin en duygusal anlarından biri Wernicke Korsakoff İle Dayanışma Derneği korosunun parçaları oldu. Wernicke korsakofflulara tüm salon eşlik etti.
Ve Ahmet Uçar, Cuma Boynukara'nın Türkiye ve Kürdistan'daki zindanlarda yaşanan baskı ve saldırıları anlatan “Ölüm Uykudaydı” oyunundan bir bölüm sergiledi. Dostluk ve Kültür Derneği'nden bir mesaj okunmasının ardından TDİ Dönem Sözcüsü Ertan Çıta söz aldı ve son haftalarda zindanlarda katledilen tutsakları anlattı. Ardından TDİ ile son dönemlerde yaptıkları etkinlik ve eylemleri sıraladı, “Son sözümüz Zindanlar Yıkılsın Tutsaklara Özgürlük” dedi.
Tüm hapisanelerdeki Tutsak Partizanlar adına gönderilen mesaj okundu, TDİ'nin etkinliği ve aileler selamlandı. Ardından Edirne Cezaevi'nden Selahattin Demirtaş'ın destek ve selamlama mesajı okundu.
Kürtçe okunan bir selamlamanın da ardından Barış Annelerinden Bedia Gökkız Kürtçe bir konuşma yaparak “Zindanlar kapanmadan barış gelmez” dedi. 26 Aralık günü Saraçhane'de yapacakları eyleme çağrı yaparak “mücadelemiz tecridin her çeşidine karşıdır. Biz yaşadıkça barış talebinden vazgeçmeyeceğiz” dedi.
HDK eşsözcüsü Cengiz Çiçek de bir konuşma yaparak bugünün hem 19 Aralık ve Maraş katliamlarının, hem de Taybet Ananın Surda katledilmesinin yıldönümü olduğunu hatırlattı; geçtiğimiz günlerde Diyarbakır Zindanında ölümsüzleşen Halil Güneş'in bir şiirini okudu. Ardından PSAKD Ataşehir Şubesinin gönderdiği mesaj okundu.
Geçtiğimiz hafta Kandıra zindanında intihara sürüklenen Garibe Gezer'in avukatı Jiyan Tosun, Garibe'nin yaşadıklarını, işkenceyi ve tecridi anlattı. “Savcı, avukat, insan hakları örgütleri... kimsenin giremediği, denetleyemediği cezaevlerinde yaşanan bu işkenceleri kim ispatlayacak, kim belgeleyecek” diye sorarak “Bu yaşananları anlatmak Garibe'ye borcum” dedi.
Zindanlardan yeni tahliye olan bir tutsak Mert de pandemi koşullarında gaspedilen haklarını ve uygulanan karantinayı anlattı. ÇHD adına Av.Meral Hanbayat konuşma yaptı ve pandemi nedeniyle dışarıda oluşturulan sessizlikten faydalanarak zindanlarda bu hak gasplarının yapılmasının tesadüf olmadığını söyledi. “Bu sorun, sadece tutsakların, ailelerin değil, toplumsal mücadele içindeki herkesin sorunu” dedi.
ÖHD'den Av.Destina Yıldız söz alarak son dönemlerde ciddi düzeye ulaşan infaz yakmalara değindi, “Öcalan'a uygulanan tecrid istisna olarak başlasa da, şu an tüm tutsaklara uygulanır oldu” dedi.
İHD Hapisaneler Komisyonu'ndan Mehmet Tacettin söz alarak devrimci tutsaklar için sürdürdükleri mücadeleyi anlattı, “sınıf mücadelesi her koşulda ve şartta kendini üretir” dedi. Serbest Kürsü için çağrı yapıldığında söz alan bir kişi de içerideki tutsakların dışarıdaki sesi olma çağrısı yaptı.
Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi etkinliğinin son programı, Grup İsyan Ateşi dinletisi oldu.