Polisiye filmlerin ünlü klişelerindendir. Katil mutlaka cinayet yerine geri döner diye...
Bir annenin çığlığı yankılanıyordu birkaç gün önce ölen kızının ardından: “Belindeki silaha ve devlete güvenerek bunları yaptı” diyor ve kızı rahat uyusun diye “o adam”ın ceza almadan ölmeyeceğini haykırıyordu.
Evet, İpek Er’i kaçırıp, 20 gün boyunca alıkoyarak tecavüz eden, sonrasında da intihar ederek ölümüne neden olan uzman çavuş Musa Orhan sosyal medyadaki baskılar üzerine tutuklansa da, haftası dolmadan “rızanın olduğu ve kuvvetli suç şüphesi bulunmadığı” gerekçesi ile serbest bırakılmıştı.
Yükselen itirazlar, öfke, isyan... Üstüne İçişleri Bakanlığı, İpek Er’in tecavüzcüsünün tahliye kararını gündemleştiren basın-yayın organları hakkında yasal işlem başlatılacağını duyurdu...
Hemen ardından da dün İçişleri Bakanlığı’ndan bir heyet, İpek Er'in ailesini ziyaret etti. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu. İçişleri Bakan Yardımcısı, Batman Valisi, Siirt Valisi, Beşiri Kaymakamı, Batman İl Emniyet Müdürü, Batman İl Jandarma Komutanı... kimi ararsan vardı bu heyette. Annenin isyanını susturmak mı, pislediklerinin üzerini örtmek mi... Neye yorarsanız artık. Ve bu “heyet” ziyaret sırasında "sürecin takipçisi olacaklarını” da ilan ediyorlar...
“İyi çocuklar”ının beline silah takıp istedikleri her şeyi yapmasına göz yuman devlet erkanı, kızının hakkını arayan acılı bir annenin yanına giderek gövde gösterisi yapıyor. Bu artık, “iyi çocuklar”ın arkasında kimin olduğunu, hamilerinin kim olduğunu su götürmez şekilde açığa çıkarmaz da ne yapar...