Özellikle son sınır ötesi operasyonla beraber, her zaman var olan şoven duygular tavan yaptı.
Her ağzını açışta “kardeşlik”ten, “birlikte yaşamak”tan, “herkesi kucaklamak”tan söz edenler, diğer taraftan her söz ve hareketleriyle halkları birbirine düşman etmeye, ırkçılığı, şovenizmi, faşizmi yükseltmeye devam ediyor.
Geçtiğimiz günlerde Kürtçe konuştuğu için linç edilen gencecik bir insanın ölüm haberi sorgulattı insanlığımızı, bugün ise 70’li yaşlarda ihtiyar bir adama yönelik saldırı…
74 yaşındaki Ekrem Yaşlı, Çanakkale'de 18 Mart Üniversitesi Hastanesi’nde tedavi gören eşiyle Kürtçe konuştuğu için, hastanede bulunan başka bir hasta yakını tarafından faşist saldırıya uğrayarak yaralandı.
Eşinin Türkçe bilmediğini söylüyor Ekrem Yaşlı, “sen nereden geldin” söylemlerinin ardından “ne bakıyorsun bakma demedim mi”, “Burası Türkiye Cumhuriyeti Devleti” söylemleriyle soda şişesiyle iki kez kafasına vurduğunu anlatıyor.
Faşizmin saçtığı nefret, genç yahut yaşlı dinlemiyor. Gözü kör bir şekilde her yana saldırıyor. Onu durdurmanın en kesin yolu, anladığı dilden konuşmak.
Çalışmaya geldiği Sakarya’da vurularak 50 günlük yaşam mücadelesi veren 19 yaşındaki mevsimlik tarım işçisi Şirin Tosun geçtiğimiz günlerde yaşamını yitirmişti.
Yanındaki arkadaşı Mahsun Zeren ile birlikte yolda konuşurken 6 kişilik bir güruhun hakaretlerine ve saldırısına uğrayan Şirin Tosun, 2 el ateşle başından vurulmuştu.