Kandıra 2 No'lu F Tipi Cezaevi'nde kendini yakarak hayatına son verdiği söylenen İrfan Kılıç'ın ailesi, çocuklarının boğazında kurşun izi ve vücudunda işkence izleri olduğunu görüntüledi. Cenaze yıkama esnasında çekilen görüntülerde el, ayak, kafa ve vücudun farklı yerlerinde darp izleri olması, çocuklarının infaz edildiğini düşündürüyor.
Cezaevinde çocuklarının cenazesini alamayan Kılıç ailesi, Elazığ'da teslim alabildiği cenazeyi akşam saatlerinde Solhan’da defnetti. Cenazeyi yıkama işleminden önce telefonla görüntüleyen aile, Kılıç'ın kendini yakarak yaşamına son verdiği iddialarına inanmıyor.
Tanık olarak cenaze yıkanırken 15 kişi daha çağıran Kılıç ailesi, "Biz cenazeyi yıkarken 15 kişiyi çağırdık. Herkes baktı. Başına defalarca sert bir cisimle vurulmuş. Darbe almış. Kafatası komple kırılmıştı. Kafasından büyük darbe almıştı. Ellerinde ve kollarında büyük cisimlerin açtığı yaralar ve kırıklar vardı. Dişleri ve çenesi kırılmıştı. Çenenin sağ tarafından kulak altında bir delik vardı. Bir parmağın girebileceği kadar geniş bir yaraydı. Artık şişle mi yoksa, kurşunla mı delinmiş bilemiyoruz. Cenazeyi telefonla çektiler. İnanamazsınız kılları bile yanmamış, ayakları yanmış biraz" dedi.
"Ölüm nedeni kendini yakma değil" diyen ağabey Kılıç, "Sonradan yakılmış gibi. Cezaevini aradık. Bize sonra açıklama yapacaklarını söylediler. Şu ana kadar ne cezaevi ne de savcılıktan hiçbir açıklama yapılmış değil. Bir şeyler olmuş size açıklayacaklar deyip geçiştiriyorlar. Herkes açıklamadan kaçıyor. Cumhuriyet Başsavcılığı’na yönlendiriyorlar, savcılık cevap vermiyor" diyor.
Savcının ilk açıklaması ise olayın yaşanmasını “Akşam saat 5'te avlu kapanıyor. Bunlar koğuşa giriyor. 3 arkadaştan ikisi içeri girerken, İrfan içeri girmiyor. Gardiyanlarla tartışıyor. Tartışmadan sonra böyle olmuş” diye anlatıyor. Cezaevi memurları ise İrfan'ın bir gardiyanı rehin aldığını, savcı cezaevine gelmesinin ardından büyük bir kargaşanın yaşandığını ve gardiyanın bir şekilde İrfan'ın elinden kurtulduğunu, çıkan kargaşada İrfan'ın yaşamını yitirdiğini 4 kişinin de yaralandığını söylüyor.
Cenazeyi Elazığ'tan Solhan'a götürülürken yaklaşık on kez jandarma kontrolünden geçtiklerini anlatan ağabey Kılıç, cenazeyi defnetmelerine rağmen ancak halen köyün polis ablukasında olduğunu anlatıyor.
Olayın kendini yakmayla gerçeklemediğine inandıklarını sözlerine ekleyen ağabey Kılıç, "Cenazenin görüntülerini çektik. Savcılığa bildireceğiz. Her şeyin ortaya çıkmasını istiyoruz" dedi.