İstanbul İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi Beslenme Çalışma Grubu, Deriteks Sendikası Tuzla Şubesi'nde Beslenme Çalıştayı gerçekleştirdi.
İşyerlerinde ve yaşam alanlarında yeterli sağlıklı ve dengeli beslenme üzerine örgütlenme biçimleri ve deneyimler paylaşıldı.
İSTANBUL - İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi Beslenme Çalışma Grubu, bugün (3 Mart Pazar) Deri ve Konfeksiyon İşçileri Sendikası (Deriteks) Tuzla Şubesi'nde Yeterli, Sağlıklı, Dengeli Beslenme Çalıştayı gerçekleştirdi.
İki bölüm halinde gerçekleşen çalıştayda Moderatörlüğünü İSİGM Beslenme Çalışma Grubu'ndan Çetin Durukanoğlu'nun yaptığı "Temiz ve Sağlıklı Gıda Nasıl Üretilir, Denetim Nasıl Yapılır?" konusunu Ziraat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Ahmet Atalık, ve Devrek Güneşi Kooperatifi Başkanı Saniye Uysal işledi.
Moderatörlüğünü İSİGM Beslenme Çalışma Grubu'ndan Gökhan Turan'ın yaptığı ikinci bölümde "İşyeri ve Yaşam Alanında Beslenme" konusunu ise Bosch Çalışanları Tüketim Kooperatifi Başkanı İsmail Kaya ve Deriteks Sendikası İşyeri Temsilcisi Burkay Orda deneyimlerini paylaştı.
Çalıştayda ilk olarak Deriteks Sendikası Genel Başkanı Musa Servi söz alarak işçilerin beslenme hakkı, işyerlerinde yemek ihtiyacının karşılanması yöntemleri ve yaşanan sorunlara değindi.
Yemeklerin işyerlerinde hazırlanmasında daha nitelikli yemekler sunulduğunu, dışarıdan temin edilmesinde sağlıklı ve yeterli olmasında ya da maliyeti konusunda sorunlar yaşandığını belirtti.
Yemek iş yerlerinde hazırlandığında, daha nitelikli yemek sunulmasının sağlandığını vurgulayan Servi, sendikalı iş yerlerinde denetimin de daha iyi sağlanabildiğini örnekleyerek aktardı.
Ziraat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Başkanı Ahmet Atalık, sağlıklı beslenmenin olabilmesi için sağlıklı üretimin gerekli olduğunu söyleyerek sunuma başladı.
Atalık, tarımsal üretim politikalarına değinerek, tarımsal üretime ayrılan bütçenin yeterli olmadığını Avrupa'daki tarıma bütçe desteğinin %40 olduğunu Türkiye’de ise %2 civarında olduğunu aktardı.
Emperyalist politikalar nedeniyle bir tarım ülkesiyken bir çok tarım ürününün ithal edildiğini
ithalat ürünlerin de pahalı olduğunu çünkü döviz ve gümrük vergilerinin fiyatları etkilediğini belirtti. Tarımda makineleşme ve teknik olanakları da değerlendiren Atalık, alt yapı, sulama yatırımları, üretim sürecindeki yanlış uygulamalara da örnekler verdi.
Çifçilerin üretime ilişkin sorunlar yaşamaları nedeniyle üretim azaldığını söyleyen Atalık, uygulanan büyükşehir yasasının ve tarım alanlarının betonlaşmasını getirdiğini belirtti.
Çiftçinin maliyetin yükselmesi nedeniyle sağlıklı ve iyi ürünler üretemediğini vurguladı. Beslenmede mevsimsel ürünler kullanılması gerektiğini söyleyen Atalık, kooperatiflere değinerek kooperatifleşmenin de engellendiğini ifade etti.
Kooperatiflerin şirket, sendika, dernek olmadığını söyleyen Atalık, "Grev, TİS, hakkı yok. İktidar savaş değil iktisadi savaş verirler. Kooperatif payları alınıp satılmaz her üye eşit haklara sahiptir" diyerek pazarlama, kalkınma, üretim-tüketim için kurulan kooperatiflerinden örnekler verdi.
Kooperatiflerin Türkiye'de 150 yıllık geçmişi olmasına rağmen pek fazla iyi örnek olmadığını aktaran Atalık, son dönemlerde üretim ve tüketim kooperatiflerinin kurulmaya başlandığını belirtti.
Devrek Güneşi Kooperatifi Başkanı Saniye Uysal ise üretim kooperatifi deneyimini aktardı.
Doğal tahıl ürünleri imece usulü ürettiklerini, 9 yıl önce faaliyete başladıklarını 6 yıldır üretim yaparak satışa sunduklarını belirtti.
Uysal, tüm ortakların birlikte çalışarak doğal gübre, yerli tohum kullanarak üretim yaptıklarını, sebze türlerini de üretmeye çalışacaklarını söyledi
İşyeri ve Yaşam Alanında Beslenme konusunda ilk sözü Bosch Çalışanları Tüketim Kooperatifi Başkanı İsmail Kaya aldı. Bursa'da 10 bin kişinin çalıştığı Bosch fabrikası işçilerinin üyesi olduğu kooperatif deneyimini aktardı. Üretim toplumundan tüketim toplumu haline geldiğini sosyal ilişkilerin azaldığını ifade eden Kaya kooperatifin bir sosyalleşmeyi de sağladığını vurduladı.
Tüketim kooperatifi olarak işçilere temel tüketim maddelerini nitelikli ve uygun fiyatlı sağlamaya çalıştıklarını aktaran Kaya üretim kooperatifleriyle iletişime geçmeye çalıştıklarını fakat her zaman nitelikli, doğal ve uygun fiyatlı ürün sunabilen çok az üretim kooperatifi olduğunu söyledi.
Sağlıklı beslenme için sağlıklı üretimin gerektiğini fakat tarımsal ürünlerde çok fazla kimyasal gübre kullanıldığını ifade eden sağlıklı tarımsal ürün üretilemediğine bunun da sağlığımızı bozduğuna vurgu yaptı. Kooperatifleşmenin anlaşılabilmesi ve yaygınlaşabilmesi için okullarda da işlenmesi gerektiğini belirten Kaya, kooperatiflerin de birlik oluşturması gerektiğini ve bu yönde çaba gösterdiklerini söyledi.
Deriteks Sendikası İşyeri Temsilcisi Burkay Orda ise deri sanayinin Kazlıçeşme'de olduğu süreçteki beslenme sorunlarını anımsattı. Bugün de örgütlü olmayan işyerlerinde yeterli, sağlıklı ve dengeli beslenmenin mümkün olmadığını çalıştığı işyerlerinden örnek vererek anlattı.
Deriteks Sendikası olarak iş yerlerinde verilen yemeği denetleyebildiklerini, yemekle ilgili sorun yaşadıklarında yemek temin edilecek yeri belirleyebildiklerini belirtti. İşçilerin örgütlü davranmaları halinde bir çok sorunu çözebileceğini vurgulayan Orda, sendikalı işçilerin TİS'ler sayesinde yemek haklarını kullanabildiklerini ve yemeğin niteliğinin denetlenebilmesinin mümkün olduğunu belirtti.
İSİGM Çalışma Beslenme Grubu üyesi Gökhan Turan, bu çalıştay öncesi işyerlerinde beslenme üzerine yaptıkları anketler üzerinden bir değerlendirmede bulundu.
Katılımcılardan işyerlerinde anketlerin yapılmasını da önererek, beslenmenin İSİGM açısından önemli olduğunu anketler sayesinde sonuçlar çıkarılabilecek verilere ulaşılabileceğini belirtti.
Sunumların ardından katılımcılar, sunum yapan her bir kişiye sorular yönelttiler. Bazı katılımcılar deneyim aktarımlarında da bulundu.
Katılımcılardan İstanbul İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi üyesi İşyeri Hekimi Erol Ünder de işçilere işyerlerinde yemeklerin nasıl sunulması, nasıl tüketilmesi gerektiği üzerine önemli bilgiler aktardı. Çalıştayda katılımcı olarak gelen pek çok kişi ya soru yönelterek ya bir deneyim aktararak katkıda bulundu.
Son olarak İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi üyesi Erkan Arslan, İSİGM olarak çalışmalara başladıklarında bir çok şeyi de birlikte öğrendiklerini ve bazı konularda farkındalıklar yaratabildiklerini belirterek, beslenme konusunda da bazı eksikliklerin olduğunu fark etmeleri üzerine Beslenme Çalışma Grubu olarak araştırmaya ve bilgi edinmeye başladıklarını aktardı.
Zamanla farkındalıkların arttığını ve pek çok bilgiye ulaştıklarını söyleyen Erkan, beslenmenin iş yerlerinde ve yaşam alanlarında bir örgütlenme aracı olarak kullanılabileceğine vurgu yaptı.
Bundan sonraki süreçte İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi Çalışma Beslenme Grubu olarak bilgi ve deneyimleri arttırmak ve aktarmak için başka atölye çalışmaları ve çalıştaylar da yapmayı düşündüklerini belirtti.
Deriteks Sendikas üyeleri de hafta içi akşam saatlerinde işçilerin yoğunlukta olduğu atölye çalışmasının iyi olacağı belirttiler.