Hollanda gri havası ile ünlüdür, ama bugün değil, bugün (4 Mayıs Pazar) Hollanda'nın o gri havası, altın sarısına büründü, çünkü bugün üç öncü devrimcinin idam sehpasından yüreklere aktığı o gündü.

Cellat uyandı yatağında bir gece. ‘Tanrım’ dedi, ‘Bu ne zor bilmece: Öldürdükçe çoğalıyor adamlar Ben tükenmekteyim öldürdükçe...’ ” diyerek başladı etkinlik. Hollanda'nın farklı kentlerinden gelmişti katılımcılar, herkeste Hollanda'da Denizleri anmanın, onların yoldaşlarıyla aynı havayı solumanın coşkusu vardı.

Devrim kavgasında bayraklaşanlar için yumruklar havada saygı duruşu ile devam etti etkinlik. Böyle bir anma olur da Vefa yoldaşın sesi olmadan olur mu, o anlattı Denizlerin mücadelesini yine kendine özgü tarzıyla. Böylesi bir anma elbette şiirsiz olmazdı, tam da ertesi gün Hollanda'nın faşizmden kurtulduğu gün için, Sovyet partizan Tanya'nın sesi Nazım'ın dizeleriyle taşındı.

Yaşasın halkların birlikte mücadelesi”ydi Denizlerin son sözlerinden biri. O mücadeleci haklardan, kültür olarak bizden uzak olmayan, neredeyse faşizme karşı aynı deneyimleri yaşamış halkın dizeleri de aktı salonda, Yunanistan’dan Mozaik isimli müzik grubu, Yunanca türkülerini paylaştı bizlerle.

Siper yoldaşlarımız da yalnız bırakmadı bizleri. Etkinliğe Atılım, Halkın Günlüğü, Özgür Gelecek ve Partizan Hollanda temsilcileri katıldı. Partizan Hollanda'nın “Zaman, devrimci cüreti kuşanma, ileri atılma zamanıdır!” içerikli mesajı okundu.

Etkinlik son olarak Kürtçe, Zazaca ve Türkçe türkülerin ve marşların okunmasıyla son buldu.

Mücadele Birliği Hollanda