12 Mart Gazi Ayaklanması yıldönümünde, Gazi halkı ve İstanbullular her yıl olduğu gibi Gazi Mahallesinde idi. Gazi Cemevi önünde sloganlarla toplanan halk, Ayaklanma sırasında hayatını kaybedenlerin resimlerini ve “Gazi-Ümraniye Katliamını Unutma Unutturma” pankartı taşıdı.
Saat 11.00’de toplanmaya başlayan halk kalabalıklaşınca sloganlar atıldı, hayatını kaybedenlerin isimleri haykırarak “Yaşıyor” denildi. Kitle yürüyüşe geçerek Eski Karakol önüne geldi.
“Siyasi Tutsaklar Onurumuzdur”, “Efrin Şehitleri Ölümsüzdür”, “Gazi’nin Hesabı Sorulacak” sloganlarının atıldığı yürüyüş boyunca Mücadele Birliği Platformu da Gazi’nin bir evladı olan Emre Bora için sloganlar attı, “Emre Bora Ölümsüzdür”, “Devrim Savaşçıları Ölümsüzdür”, “Yaşasın Devrimci Dayanışma” dedi.
Eski karakol önüne gelindiğinde hayatını kaybedenler için saygı duruşu yapıldı ve basın açıklaması okundu.
“Efrin'de Düşene Dövüşene Bin Selam”, “Katiller Halka Hesap Verecek” sloganları ile Gazi Mezarlığına doğru yürüyüşe geçildi.
Mezarlıkta da yapılan saygı duruşunun ardından basın açıklaması okunmaya başlandı
Mezarlıkta okunan basın açıklamasında "12 Mart 1995'te İsmet Paşa Caddesi'nde, bagajında şoför Mesut Efe'nin cesediyle birlikte ilerleyen ticari taksiden açılan ateşle, Dostlar, Cihan, Yavuz Kardeşler, Doğu Kahvehaneleri ile Sarıcıoğlu Pastanesi kurşun yağmuruna ttulmuş, Doğu Kıraathanesi'nde oturan Halil Dede hayatını kaybederken 5'i ağır olmak üzere 25 kişi yaralanmıştı" denilerekyaşanan olay aktarıldı.
Gazi'de yaşanan bu katliamın amacının devrimci kitleleri yıldırmak, halka gözdağı vermek olduğu ifade edilen açıklamada, Gazi halkının sokaklara dökülerek karakola yürüdüğü ve burada halkı korumakla görevli devlet güçleri tarafından halka hedef gözetilerek otomatik silahlarla ateş açıldığı ve 18 kişinin katledilmesine, yüzlerce kişinin yaralanmasına rağmen Gazi halkının 3 gün boyunca sokaklarda olduğu ve İstanbul'da Ümraniye ve 1 Mayıs Mahallesi'nde emekçi halkların sokaklara çıkarak katliamı protesto ettiği, diğer yandan Avrupa ülkelerinde de Gazi halkına destek yürüyüşleri gerçekleştirildiği hatırlatıldı.
Katliamı kimlerin ne amaçla gerçekleştirdiği bilinmesine rağmen, göstermelik davalar açıldığı ve katillerin 23 yıldır halen cezalandırılmadığı belirtilen açıklamada, Gazi'de yaşanan bu katliamdan dönemin Başbakanı, İçişleri Bakanı ve Emniyet Genel Müdürlüğü ve Valiliğin sorumlu oldukları ve cezalandırılması gerektiği ifade edildi.
Katillerin cezalandırılacaklarıına ilişkin beklentinin ise kalmadığı iktidarın OHAL iledevrimci, demokrat, aydın, sanatçı, akademisyenler başta olmak üzere tüm muhalif kesimlere, zindanlarda ise tek tip elbise dayatmasıyla saldırılmakta olduğu ifade edilen açıkamada, ülkedeki ekonomik ve siyasi krizi yönetemeyen iktidarın bu kez tüm bölge halklarına karış savaş açtığı belirtilerek "Bu savaş bizim savaşımız değil ve reddediyoruz. Bu düzende tek seçeneğimiz örgütlü olmak" denildi. Kitlenin içinden ellerinde karanfil olanlar mezarlara karanfillerini bıraktı. Hep birlikte sloganlar atılarak anma sonlandırıldı.