Emek-Sendika

"Emekçiler Üzerindeki Vergi Yükü Kaldırılsın"

İstanbul Üniversitesi Avcılar kampüsü önünde Türk İş Konfederasyonu'na bağlı sendikalar vergi adaletsizliğini protesto ederek işçi ve emekçiler üzerindeki vergi yükünün kaldırılmasını talepiyle basın açıklaması gerçekleştirdi.

Ayrıca Tez Koop İş Sendikası İstanbul üniversitesi sosyal tesislerinde kantin ve otoparkta çalışan 60 işçinin iş akitlerinin fesh edilmesini protesto ederek mücadele edeceklerini belirtti. İstanbul Üniversitesi Avcılar kampüsü önünde Türk İş Konfederasyonu'na bağlı sendikalar vergi adaletsizliğini protesto ederek işçi ve emekçiler üzerindeki vergi yükünün kaldırılmasını talepiyle basın açıklaması gerçekleştirdi.

Devamını oku...

Valfsan İşçileri Baskılara Rağmen Mücadeleyi Sürdürüyor

İşyerinde İSİG önlemlerinin alınması için sendikal çalışma yürüten Birleşik Metal İş Sendikası’nın örgütlü olduğu Valfsan’da işten atılan 10 işçi baskılara rağmen 26 gündür işe dönme mücadelesini sürdürüyor.

Devamını oku...

“Bizi Bizim Seçtiklerimiz İşten Çıkardı”

Üsküdar Belediyesi’nde işten atılan işçiler bir kez daha işe geri alınmaları talebiyle Üsküdar Belediyesi önünde basın açıklaması yaptılar. “Bizi bizim seçtiklerimiz işten çıkardı” diyen işçiler, Üsküdar Belediyesi’nin işten çıkarmalar hakkında bir açıklama yapamadığına dikkat çekti. İşçiler Maltepe Belediyesi’nde işten çıkarılan işçiler için tüm işçilerin birlikte hareket ederek iş bırakmalarını ve işçilerin işlerine geri alınmalarının çok iyi bir örnek olduğunu belirterek işten çıkarılan Üsküdar Belediyesi işçilerine birlik olma çağrısı yaptı.

Devamını oku...

İstanbul Havalimanı İşçilerinin Eylemi Kazanımla  Sonuçlandı

İstanbul Havalimanı şantiyesinde Mehmet Aydın'ın arkadaşlarının asansör boşluğuna düşerek yaşamını yitirmesi ardından iş bırakan işçilerin talepleri karşılandı.

Devamını oku...

Ataşehir Belediyesi'nde İşçiler Sendikadan İstifaya Zorlanıyor!

Ataşehir Belediyesi'nde işten atılan Melike Şahin ve Alişan İpşiroğlu işe dönüş ipşiroğlu nun işten atılmaları üzerine başladıkları oturma eylemi 27 gündür devam ederken 30 Ekim'de iş bırakma eylemine katılan işçiler hakkında tutanaklar tutuluyor idari birimlerde ki pek çok işçinin baskıyla sendikadan istifa ettirildiği belirtildi.

Devamını oku...

"Duyarlı Herkes İş Cinayeti Vahşetini Anlayarak Davranmalı"

 

Adalet Arayan İşçi Aileleri, Vicdan ve Adalet Nöbeti'nin 88'inci haftasında iş cinayetlerine ilişkin görülen davaların sahiplenilmesi çağrısı yaptı.

İSTANBUL - Adalet Arayan İşçi Aileleri, 88. Vicdan ve Adalet Nöbeti’ni Galatasaray Meydanı'na çıkmaları engellendiği için Taksim’de Tel Sokak'ta Bir Umut Derneği önünde gerçekleştirdi. "88.Vicdan ve Adalet Nöbeti" yazılı pankartı açan aileler "Kader Değil Cinayet" , "Doğal Afet Değil Cinayet ", "Sorumlular Belli Adalet İstiyoruz" yazılı dövizler ve iş cinayetlerinde hayatını kaybeden yakınlarının fotoğraflarını taşıdı. 

Dernek önünde yapılan açıklamayı, Davutpaşa'daki iş cinayetinde hayatını kaybeden Gülhan Çabuk'un eşi İdris Çabuk okudu.

 

"Anayasal Hakkımızı Çiğneyen Yasak Kaldırılsın"

75’inci Vicdan ve Adalet Nöbeti’nden itibaren "milli güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlığın ve ahlakın veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması" gerekçeleriyle Galatasaray Meydanı Adalet Arayan İşçi Aileleri’ne yasaklandığını hatırlatan Çabuk, "75. Vicdan ve Adalet Nöbeti’nden beri daracık Tel Sokak’a hapsedilmiş durumdayız. 28 Nisan’da İstiklal Caddesi’ne çıkamadık. Yetkili mercilerin hiçbir gerçek dayanağı olmayan, anayasal hakkımızı çiğneyen bu yasağı derhal kaldırmasını istiyoruz" dedi.

 

"Duyarlı Herkes İş Cinayeti Vahşetini Anlayarak Davranmalı"

İş Cinayetleri Almanağı 2018’e göre 2018’de en az 1872 işçi iş cinayetlerinde hayatını kaybettiğini hatırlatanabuk, İSİG Meclisi’nin açıkladığı rapora göre Eylül ayında en az 145, 2019’un ilk dokuz ayında en az 1320 işçi hayatını kaybettiğini belirterek "Bu acı gerçeklik eşliğinde vicdanlı, adalet duygusunu yitirmemiş herkes 'iş cinayetleri vahşeti'ni anlayarak davranmalı" dedi. Çabuk, açıklamanın devamında Milas-Güllük'te AKFEN, Bursa Gemlik Gübre Fabrikası'nda, 2012’de Esenyurt Marmara Park AVM'de gerçekleşen iş cinayetlerine ilişkin davalara değindi.

 

" Akfen'in İlk Davasında İşçilere Kusur Bulundu"

17 Haziran 2013'te Muğla, Milas-Güllük'te AKFEN AŞ’ye ait atık su arıtma sistemi işletmesi terfi merkezinde 7 işçi iş cinayetinde hayatını kaybetti. 26 Nisan 2019’da görülen duruşmada bilirkişi raporunda işçilere tali kusur verilmesi ve rapordaki eksikliklere dair ailelerin avukatları itirazda bulunduğunu, mahkemenin 2009-2013 yılları arasında Güllük Belediyesi’nde başkan, ruhsat ve denetleme birimlerinde görevli kişiler hakkında taksirle birden fazla kişinin ölümüne sebebiyet vermekten Milas Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunduğunu aktaran Çabuk, çıkacak kararın beklenmesine karar verildiğini söyledi.

 

"Sorumlu Belediye Başkanı Milletvekili Oldu"

İş cinayeti olduğunda Güllük Belediye Başkanı olan sanık Mehmet Yavuz Demir AKP Muğla Milletvekili seçildiği için dosyasını ayırıldığını, Meclis dokunulmazlığını kaldırırsa yargılamanın devam edececeğini, yoksa bekleyeceğini belirten Çabuk, 7 Ekim 2019’da 21. celsesi görülen duruşmada Milas Cumhuriyet Başsavcılığı’na yapılan suç duyurusu sonucunun beklenmesine, duruşmanın 20 Şubat 2020, saat 13:30’a ertelenmesine karar verildiğini aktardı.

 

"Yeni Bilirkişi Raporu Bekleniyor Duruşma 4 Şubat'a Ertelendi"

19 Temmuz 2015’te Bursa Gemlik Gübre Fabrikası PRİL kulesinde meydana gelen patlamada Uğur Çavdar hayatını kaybetmişti.

İş cinayetine ilişkin davanın 26 Mart 2019’da görülen duruşmasında bilirkişi heyetinde yer almasına karşın görüş bildirmeyen makine mühendisi bilirkişinin çağrılarak dinlenmesine karar verilmişti. 8 Ekim 2019’da Bursa 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 14. celsesi görülen duruşmada bilirkişi heyetinde yer alan makine mühendisinin sağlık problemleri nedeniyle görevini yapamayacağı için, mevcut bilirkişi heyetiyle yapılan keşif doğrultusunda raporunu sunmak üzere makine mühendisi bir bilirkişinin atanmasına karar verildiğini aktaran Çabuk, bilirkişiden raporunu hazırladığında duruşmada ibraz etmesine, duruşmanın 4 Şubat 2020, saat 10.10’a bırakılmasına karar verildiğini belirtti.

 

"İş Cinayetleri Son Bulsun Demek İçin Esenyurt Davasına"

11 Mart 2012’de Esenyurt Marmara Park AVM inşaatında çalışan işçilerin barınmak zorunda bırakıldıkları naylon çadırlarda çıkan yangında 11 işçi yanarak hayatını kaybetmişti. İş cinayetinde hayatını kaybeden işçilerin ailelerinin hukukçularıyla birlikte yedi yıldır takip ettikleri davada, Yargıtay bozma kararından sonraki 5. duruşmasının 17 Mayıs 2019’da görüldüğünü hatırlatan Çabuk,  yeni bir bilirkişi heyetinin oluşturulması ve bilirkişi raporu hazırlanması için duruşmanın 22 Kasım 2019’a ertelendiğini belirterek 'İş cinayetleri son bulsun' diyen herkesi duruşmaya katılmaya çağırdı.

İş Cinayetleri Belgeseli "Kaza Değil Cinayet" İdris Çabuk, iş cinayetlerine ilişkin Fatih Pınar’ın çektiği, Burcu Kolbay ile birlikte kurguladıkları , "Kaza Değil Cinayet" adlı belgeselin, 5 Eylül’de ilk kez Bergen’de gösterildiğini hatırlatarak, "Fatih Pınar kamerasıyla nöbetlerimizi, davalarımızı, yıldönümü anmalarımızı takip etti. Ailelerle, avukatlarla röportajlar yaptık. Saatlerce süren çekimler sonunda bize ailelerin mücadelesi bir cümle dayattı: Tüm susturulma çabasına rağmen mücadeleye devam etmek. Belgesel de bu cümle çerçevesinde şekillendi" diyerek iş cianyetlerine duyarlı olmaya ve belgeseli izlemeye davet etti.

 

"Belgeselle Her Şeyi Tarihe Not Düştük"

75. Vicdan ve Adalet Nöbeti’nden beri daracık Tel Sokak’a hapsedilmiş durumda olmalarına da tepki gösteren İdris Çabuk, "28 Nisan’da İstiklal Caddesi’ne çıkamadık. Belgeselde bunların hepsi görülüyor. Yirmi metre ötesi İstiklal Caddesi ve polis bizi “Yürüyemezsin, caddeye çıkamazsın” diye engelliyor. 1 Mayıs’ta sendikalar kürsüden konuşurken işçi yakınları söz istedi, komite söz vermedi. Kürsüden okutulmayan basın açıklamasını ailelerin kalabalığın ortasında okumalarını, seslerini nasıl duyurmaya çalıştıklarını belgeselimizle tarihe not düştük" diyen Çabuk, belgeselin 15 Kasım’da İstanbul Şişli Cemil Candaş Kent Kültür Merkezi’nde saat 20:00’de aileler ve iş cinayetleriyle mücadele eden, etmek isteyen herkesle birlikte izleyeceklerini söyledi. Belgeseli, çalışırken hayatını kaybeden tüm işçilere adadıklarını belirten Çabuk, "Umuyoruz ki önümüzdeki süreçte başka filmler, öyküler, müzikler ve resimler iş cinayetlerini gündeme taşımaya devam eder" dedi.

 

"Soma İşçilerinin Mücadelesinin Yanındayız"

Soma Katliamı’ndan sonra Soma Maden İşletmeleri ve Uyar Madencilik’teki işlerinden tüm hakları gasp edilerek çıkarılan 3500 maden işçisinin, Bağımsız Maden İş Sendikası ile birlikte tazminat haklarını almak için 5 Ekim 2019’da Soma’dan Ankara’ya, Enerji Bakanlığı’na yürümeye başladıklarını hatırlatan Çabuk, "Kırkağaç Çamı’nda jandarma yollarını kesti. Yürümelerine izin vermedi. O günden beri direnen maden işçilerini 19 Ekim’de ziyaret ettik. İş Cinayetleri Almanağı götürdük. Haklı mücadelelerinde yanlarında olduğumuzu söyledik. Hakkını arayan işçilerin yollarının kesilmesine, önlerine barikatlar kurulmasına karşıyız"dedi.

"Soma'yı Unutmadık, Başka Soma'lar Olmasın"

Bu haksız uygulamaya son verilerek işçilerin yollarının tez vakit açılmasını, 5 Kasım’da Bakanlık’taki görüşmelerini gerçekleştirmelerini, mücadelelerinin karşılığı olan haklarını almalarını istesinlerini ifade eden Çabuk, "Soma’yı unutmadık, unutturmayacağız, başka Soma’lar olmasın diyen herkesi maden işçileriyle dayanışmaya çağırıyoruz"dedi.

 

"300 İşçi İş Cinayetlerini Lanetledi"

3. Havalimanı’nda DHL kargo firmasının alt yüklenicisi Berko inşaatta havalandırmacı olarak çalışan 18 yaşındaki Vanlı Mehmet Aydın'ın, 31 Ekim 2019’da asansör boşluğuna düşerek hayatını kaybettiğini belirten Çabuk,   yürüyüş yollarında aydınlatma ve ışık olmadığını, cep telefonu ışığı ile yürümek zorunda kaldıklarını, iş güvenliği önlemlerinin alınmadığını, asansör boşluğunun kapatılmadığını ve sabitlenmediğini anlatan, daha önce de defalarca çalışırken ölmek istemiyoruz diyen işçiler, yine aynı taleple iş bıraktıklarına değinerek "300 işçi iş cinayetini lanetledi. 4 Kasım Pazartesi gününe kadar gerekli önlemler alınmazsa iş başı yapmayacaklarını söylediler. Daha insani koşullarda çalışmak isteyen, yaşam haklarına sahip çıkan işçilerin haklı mücadelelerinde yanındayız" dedi.

 

"28 Nisan Anma ve Yas Günü İlan Edilsin"

İdris Çabuk sözlerini "Ve biz en çok canı yananlar, geride kalanlar için ve başka canlar yanmasın diye, dünyanın diğer ülkelerinde olduğu gibi ülkemizde de 28 Nisan’ın İş Cinayetlerinde Hayatını Kaybedenleri ANMA ve YAS Günü ilan edilmesi için başlattığımız imza kampanyamızı sürdürüyoruz ve desteklerinizi bekliyoruz" diyerek tamamladı.