Merhaba 15 yaşından beri çalışıyorum, şu an 25 yaşındayım. En son çalıştığım sektör gıda sektörüydü. Afrin’e konserve yemek yapıyorduk. Devletten ihalesiydi bu. İhale bitti bahanesiyle bir süre sonra işten çıkardılar bizi. Savaş varsa iş var, savaş yoksa iş yok. İnsanları böyle kandırıyorlar açıkçası. Evliyim ve kiracıyım; geçim sıkıntılarım var. Bunları kimseye anlatamıyorum, konuştuğumuz zaman direk içeri atıyorlar.
Gıda sektöründe çalışırken hiçbir hakkımız yoktu bizim. Etimizden, sütümüzden yararlanmaya çalıştılar. 12 saat çalışıyorduk yoğun bir tempoyla. Asgari ücret alıyorduk. Günde iki saat fazla mesai vardı, ama işçilerin haklarını gasp ediyorlardı. Hem askere yemek yaptırdılar hem de işten çıkardılar. 245 kişi çalışıyorduk. İki bölüm vardı zaten toplamda. 180 kişi birden çıkardılar. 3 aydır boştayım, iş arıyorum ama bulamıyorum. Nereden bakarsanız yalınayak 200 tane fabrika gezdim. Hiçbir iş bulamadım. Bir yere gidiyorum iflas etmiş, bir yere gidiyorum işçi çıkarıyorlar. Başka yere gidiyorum Dilovası’ndan işçi almıyoruz diyor. Ne iş bulabiliyoruz ne de hakkımız var.
Bugün (17 Temmuz) bir arkadaşım iş görüşmesine gitti. İnsan kaynakları demiş ki: “Dilovası’ndan işçi almıyoruz”. Biz kime ne yapmışız bilmiyorum ama İMES’te hak gaspı yapılıyor.
Büyüklerimiz diyor ki: “siz gençsiniz niye işe girmiyorsunuz, ayıptır.” Çok biliyorsanız bize iş bulun o zaman. Belediyeye gidiyorum, işkur gibi bir bölüm açmışlar. Oraya gittim: “İşsizim beni buraya yönlendirdiler iş istiyorum” dedim. “Git işini bul ben referans olacağım sana” diyor. Ne belediye yardımcı oluyor, ne İŞKUR, ne Gebze Organize Sanayi, ne Dilovası Organize Sanayi. Kimse bize yardım etmiyor. Alınterimizle çalışacağımız bir iş bulamıyoruz.
Dolara zam geldiğinde ülke ikiye bölündü. Ağzını açanı içeri atıyorlar. Bizleri belediyeye yönlendiriyorlar, ama oraya gittiğimde baktım ki kimse çalışmıyor ki herkesin elinde sigara sohbet ediyorlar. Bağırıp çağırıyorlar birbirlerine, küfrediyorlar. Yani devlet dairesi böyle olursa gerisi nasıl olsun.
Eşim 6 aylık hamile, kiracıyız. Üç aydır işsizim, üç aydır kira veremiyorum yani. Devlet benim işimi gasp etti. Bir yanıyla bizler yalınayak iş peşinde koşarken, belediye başkanları müdürler amirinden memuruna hırsızlık peşindeler. Bizim paralarımızla yalılar, villalar, arabalar alıyorlar. Bizim tapulu evlerimize göz koyuyorlar.
Dilovası gençlerinin en büyük sorunu işsizliktir. Emekliler bile çalışıyor geçinemediğinden. Patronun işine geliyor bu. Genç bir adamı işe alıp sigortasını yapıp maaşını vereceğine, emekli ya da Suriyeli işe alıp sigortadan kırpıyor, maaşını en düşükten veriyor kar yapıyor.
23-24 yaşında gençler işsiz geziyor. Gençlerin önünün açılması lazım artık. Emeklilik yaşı olmuş 65. Ben emekli olmayı düşünmüyorum, olamam da. O zamanı görebilir miyiz bilmiyorum o yüzden gençliği bitirdiler işte. Hükümet bunları görüyor umursamıyor. Çaldıkları kadar çalmışlar, toklar. Tok açın halinden anlar mı?
Bu sadece biz işçilerin sorunu da değil. Gıda sektöründe çalışırken 15 elemanım vardı. 10 kişisi öğretmen, avukat, doktordu. İhraç edilmiş, atanamamış insanlar. Ben ortaokul mezunuyum. O fabrikada operatördüm, hepsinden fazla maaş alıyordum. Örneğin bir öğretmen o fabrikada 2000 lira alırken, ben 3000 alıyordum.
Bu sorunlar hep böyle gitmez bizim de günümüz gelecek ama baya yol kat edeceğiz, daha var. Birlik olmamız lazım... Yoksa hiçbir şey yapamayız.
Dilovası’ndan İşsiz Bir İşçi