3 yıl önce tanışmıştık onunla. O zamanlar Leninizm’i yoğun bir şekilde okuyan, materyalizm üzerine sürekli tartışan bir yeni yetmeydim tabii. Sovyetler’in Stalin sonrası dönemine dair aklımda çeşit çeşit soruyla gitmiştim yanına. Sohbetimizi bitirdikten sonra kafamın soruların çoğuna bulduğum cevapların sevinciyle gitmiştim eve. “Vay be, demek ki Stalin sonrası Sovyetler Birliği’ni -hatalarına ve eksiklerine eleştirel baksa da- sahiplenenler de varmış.”
Bin bir emek ve bedelle kurulan, tarihin ilk proleter devletine ABD’ye yapmadığı saldırıları yapan klasik Maocu teranelerden gına gelmişti artık. Sonraları gözüm hep onu arıyordu; Taylan Yoldaş’ı soruyordum hep. Kimi zaman “o bugün gelmedi”li cevaplar alsam da, gördüğüm de oluyordu elbette. Her karşılaştığımda yeni sorular soruyordum ve Taylan Yoldaş'ın konuya dair mutlaka bir fikri oluyordu.. O’na sorduğum herhangi bir sorunun cevapsız kaldığını hatırlamıyorum, ya da bana “şu an çok meşgulüm” dediğini. Mütevazı, güleç yüzlü, sakin ve gerektiğinde ciddiyetini koruyan bir yoldaştı.
Örgütlenmemde bizzat benimle görüşmese de, arka planda O’nun da olduğunu çok sonradan öğrendim. Buradaki politik eğitim çalışmalarımızda bize ders verdiği ilk zamanlarda, okulda da pek çalışkan ve verilen ödevleri yapmayan veya son dakika (o da zorunluluktan) yapan tembel bir öğrenci olduğum için, bu alışkanlıklarım, bana belli etmese de onu çok rahatsız ediyordu. Glock ve Browning eğitimimi de veren oydu.
Afrin’de, işgalci faşist devlet ve çetelerine karşı savaş başladığında, kendisini sakınmadan, ön saflarda yer alan Taylan Yoldaş, birçok düşman mevzisini ve aracını başarıyla imha ettikten sonra, yine bir eyleme giderken düşman uçakları tarafından üzerlerine yapılan hava saldırısı sonucunda ölümsüzleşeli bir kaç gün oldu. Ve Partimiz yeni bir döneme doğru yürürken, en önemli kadrolarından Sinan ve Taylan Yoldaşlar bu yolda Leninist Parti’nin kararlılık simgeleridir. Leninistler yürümeye devam ediyor ve edecek.
Bugün, Sinan ve Taylan Yoldaşlar üzerine düşen görevi Leninistçe yerine getirdiler. Şimdi onların bıraktığı bayrağı taşımak bize düşüyor.
Büyük Lenin’in Bayrağı Altında, Zafer İçin İleri!
Yaşasın Partimiz TKEP/Leninist!
Devrim Savaşçıları Ölümsüzdür!
Parti Okulu’ndan Bir Leninist