Öncelikle bütün insanlığa en umut dolu en devrimci duygularımla merhaba demek isterim. Ben kim miyim? Ben sabahın ilk ışıklarından gecenin zifiri karanlığına kadar çalışan bir işçiyim. Bu yazıyı yazmamdaki amacım, son günlerin moda tartışması, seçimlerle ilgili birkaç söz söyleme isteğim. Son yıllarda artık her yıl tekrarlanan bizim için bıkkınlık yaratan seçimler.

Çevremizdeki insanlarla tartışmamızda, "bu sefer başka seçim", "birleşmemiz gerekiyor", "bir oy atalım her şey düzelsin" diyorlar. Patronlar "aman rahatıma dokunmayın, yılda bir defa seçim zamanı kitleye gidelim" modunda. İşçiler kurtuluşu üç kağıtçı politikacıların ellerinde arayıp duruyor. Vay efendim bizim boykotumuz iktidara yarıyormuş; sanki muhalefet gelse her şey düzelecek. Haydi halkımız, açlık sefalet ya da günlük çıkarlar için bunu söylüyor. Lafta devrimci, bu düzeni yıkıp yerine emeğin iktidar olacağı bir dünya kuracağını iddia eden, sözde devrimcilerin "barajı aşalım bu parlamentoda her şeyi hallederiz" söylemi daha çok öfkelendiriyor bizi. Bizler seçim öncesi kaşıkla verien rüşvetlerin seçim sonrası kepçeyle alınacağının farkındayız. Sadece bu da değil, son 16 yılda en üst seviyeye ulaşan borçların faturasının gene bizden çıkacağını da biliyoruz. Bizler devrimci bir sınıf partisinin öncülüğünde devrime yürüyen işçileriz. Bizlere mecliste koltuk yarışına girecek değil, sınıfın ihtiyaçlarına çözüm üretecek devrim neferleri lazım.

İnce mi, Uzun mu, ya da hele bir barajı aşalım gibi belirsiz seçeneklere bizi zorlayan, ölümü gösterdikleri için  sıtmaya razı olan, zoru görünce kaçan insanlara ihtiyacımız yok. Artık vakit devrim vaktidir. Kapitalizm yapısal bir kriz içinde, ne yaparsa yapsın düzelemiyor. Her geçen gün daha zorlu, daha çok açlık ve sefalet dolu. Bir avuç para babası için ölmeye hiç niyetimiz yok. Öleceksek bile özgürlüğümüz için ölmeliyiz. Bu bitmiş kendi kendini tüketen adi canavarı tarihin karanlığına gömme vaktidir. Kazanacağız arkadaşlar, bu kavga son kavgadır.

Onurlu insanlık bu kavgayı binlerce kez verdi; darbeler aldı ama hiç yenilmedi. Evet bugün açız, borçluyuz yarınımıza korkarak bakıyoruz; ama öyle günler gelecek ki işçi sınıfı partisi önderliğinde zincirlerimizi kırıp devrim yapacağız. Unutmayın bu dünyayı yaratan eller onu yönetecektir. Yarın, bizim eserimiz olacak...

Mücadele Birliği Okuru Bir İşçi