Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın ‘Beyaz Reform’ olarak duyurduğu 'Yeni Ek Ödeme Yönetmeliği' üniversite hastanelerinde çalışan asistan hekimleri kapsamadığı için tepkiyle karşılanmıştı.

Ödeme yönetmeliğinin dışında bırakılan üniversitelerde çalışan asistan hekimler, ülke genelinde 15-16 Eylül’de iş bırakma eylemi yapacaklarını duyurmuşlardı.

Bugün, ülkenin hemen her yerinde, farklı gündemlerle de olsa beyaz eylemler vardı.

Dün, hasta yakını tarafından İstanbul Esenyurt Devlet Hastanesi’nde görev yapan güvenlik görevlisi Tuğrul Okudan boğazından bıçaklanarak hayatını kaybetmişti. Bugün TTB, tabip odaları ve sağlık emek-meslek örgütleri, birçok ilde basın açıklamaları düzenledi.

Yapılan basın açıklamalarında sağlıkta şiddet ile ilgili yasaların da, “Beyaz Reform” adı altındaki düzenlemelerin de sağlıkta şiddeti azaltmadığına dikkat çekildi.


Ankara:

Ağır çalışma koşulları ve özlük haklarının görmezden gelinmesine karşı Türkiye’nin birçok yerinde eş zamanlı alana çıkan asistan hekimler, Ankara’da Hacettepe Heykel önünde bir araya geldi. Açıklamada “Eşit işe eşit ücret”, “Asistan hekimler köle değildir" sloganları atıldı. Ankara Tabip Odası (ATO) başta olmak üzere sağlık alanında çalışan birçok emek ve meslek örgütünün katıldığı açıklamada, Asistan hekimlerin branşının tek doktoru olduğu yerlerde icap nöbeti adı altında uzun saatler zorla çalıştırıldığını, karşılığında 5 günlük çeyrek mesai ücreti verildiğini, 25 gün de ücretsiz çalıştırıldığını anlattı.

Sağlık emekçilerinin hala şiddetle karşı karşıya olduğu hatırlatılarak Tuğrul Okudan’ın katledilme haberini aldıklarını söylediler. “Güvende hissetmiyoruz, her geçen gün artan şiddet karşısında çaresiz hissediyoruz. Ağır çalışma yükünden dolayı nöbet sonrası yorgun bitap düşüp trafik kazası geçirerek yaşamdan kopan Dr. Rumeysa Berrin Şen'i, işini yaparken katledilen Dr. Ekrem Karakaya'yı, Dr. Ersin Arslan'ı ve şiddete uğrayan hiçbir meslektaşımızı ve sağlık çalışanı arkadaşlarımızı unutmadık, unutmayacağız” diyen asistanlar, performansa dayalı teşvik sistemini de reddettiklerini söylediler.

Yabancı uyruklu asistan hekimlerin aynı işi yapmalarına rağmen ücretlerinin asgari ücretin altında kaldığına da değinerek yabancı uyruklu asistan hekimlerin yeni yönetmelik kapsamına alınıp alınmayacağının takipçisi olacaklarını duyurdular.


Antalya:

Antalya'da asistan hekimler, Sağlık Bakanlığı’nın yayınladığı ek ödeme yönetmeliğinin adaletsiz olduğunu belirterek 2 günlük iş bıraktı. Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’nde gerçekleşen basın açıklaması öncesi İstanbul Esenyurt Devlet Hastanesi güvenlik görevlisi Tuğrul Okudan’ın bir hasta yakını tarafından öldürülmesi protesto edildi.

Açıklamada ağır çalışma ve eğitim şartları, can güvenliklerinin olmaması, 5 dakikada bir hasta bakma dayatmasıyla kalitesiz sağlık hizmeti verilmesi, 36 saatlik nöbetler, izinlerinin verilmemesi, 30 gün/24 saat ücretsiz icap nöbetleri ile birçok özlük haklarının ısrarla görmezden gelinerek, emeklerinin sömürüldüğü anlatıldı.

Asistan hekimler, haklarını aramaya devam edeceklerini söylediler.


Diyarbakır:

SES Diyarbakır Şubesi, Selahaddin Eyyubi Devlet Hastanesi'nde verilen yetersiz ve kalitesiz yemekleri boykot amaçlı hastane bahçesinde yeryüzü sofrası kurdu. Eyleme katılan çok sayıda sağlık emekçisi, yanında getirdiği simit ve ayranı yedi.

SES, “Uyarı amaçlı bu eylemi yapıyoruz. Çünkü hasta yakınlarının bazen bir çorba alacak durumları bile yok. Bu sorunun giderilmesini istiyoruz aksi takdirde ileriki süreçte eylemlerimiz daha da büyüyerek devam edecektir” dedi.


Adana:

Adana Tabip Odası, Adana Şehir Hastanesi Başhekimlik önünde açıklama yaptı. Adana Tabip Odası Başkanı Selahattin Menteş, sağlıkta şiddetin münferit bir olgu olmadığını, bunun toplumsal ve politik bir sorun olduğunu söyleyerek “Güvenli çalışma alanı sağlamak siyasal iktidarın sorumluluğundadır. Bu tür cinayetlerin bir daha olmaması için TTB başta olmak üzere tüm sağlık emek örgütleri ile derhal bir araya gelinmelidir. Sağlık sistemi yeniden örgütlenmelidir" dedi.


Mersin:

Mersin’de asistan hekimler, 2 günlük iş bıraktı. Mersin Üniversitesi Hastanesi’nde gerçekleşen açıklamada “Bundan sonraki süreçlerde de hak arayan ve talepleri yeteri kadar karşılanmayan tüm sağlık emekçisi arkadaşlarımızın mücadelesini destekliyoruz" denildi.


İzmir:

İzmir Sağlık Platformu, İzmir Tabip Odası’nda basın toplantısı düzenledi. İzmir Tabip Odası Genel Sekreteri Ceylan Özkan, sağlık örgütleri ve TTB’nin sağlıkta şiddet yasası konusundaki önerilerinin meclise getirilmesi gerektiğini belirterek, “Hükümet ve kamu yöneticileri, bu ağır ve sınırsız vahşetin hem seyircisi hem özendiricisi olarak canını kaybeden, yaralanan, hakarete ve aşağılamaya uğrayan tüm sağlık çalışanlarının sorumlusudur” dedi.

SES İzmir Şubesi Ege Üniversitesi Hastanesi önünde basın açıklaması yaparak “Sağlıkta şiddet istemiyoruz" pankartı açtı. “Bu yitirdiğimiz kaçıncı can! Pandemi ile mücadelede ölüyoruz. İş kazaları ve meslek hastalıkları nedeniyle ölüyoruz. Liyakatsiz yöneticilerin mobbingi altında ağır çalışma koşullarında kalp krizinden ölüyoruz. Uzun çalışma saatleri ve nöbet sonrası uykusuzluk ve yorgunluktan dolayı kaza geçirerek ölüyoruz. Kışkırtılmış sağlık talepleriniz nedeniyle de hasta ve yakınları tarafından katlediliyoruz. Sağlık alanındaki iş cinayetlerinin sorumluları Sağlık Bakanı başta olmak üzere bu iktidarın sağlık belirleyicilerine etki eden her alandaki yöneticileridir" denildi.

Manisa, Adıyaman ve bir çok şehirde de eylemler yapıldı.