Bursa'da sendikalı oldukları için işten atılan ve 94 gündür işlerine dönme mücadelesi veren Acarsoy Tekstil işçileri, Dayanışma Komitesi ile birlikte dayanışma etkinliği düzenledi.

Bursa'da bulunan Acarsoy Tekstil'de Öz İplik İş Sendikası üyesi oldukları için işten atılan ve 94 gündür fabirka önünde mücadeleyi sürdüren Acarsoy Tekstil işçileri, dayanışma komitesi ile birlikte dayanışma etkinliği düzenledi.

Etkinlik, sinevizyon gösterimi ile başladı. Sinevizyonda 15-16 Haziran Büyük İşçi Ayaklanması'ndan günümüze kadar sınıf hareketinden eylemler ve Acarsoy işçilerinin mücadelesinden görüntüler yer aldı.

Sinevizyon gösteriminin ardından dayanışma komitesi adına bir konuşma yapıldı. Konuşmada tarihin devindirici gücünün sınıf mücadelesi olduğu vurgulanırken, 15-16 Haziran İşçi Ayaklanması anlatıldı.

15-16 Haziran'ı doğuran tarihsel koşullar özetlenerek, 15-16 Haziran İşçi Ayaklanmasının Türkiye sınıf hareketinde oynadığı rol vurgulandı. Acarsoy işçilerinin mücadelesi ve sınıf dayanışmasının önemine değinildi. Etkinlikte Öz İplik İş Sendikası örgütlenme uzmanı Serkan Açıcı ve işçiler yaşanan süreci anlattı.

Serkan Açıcı, kürsülerden kadın haklarından, kadın emeğinden, kadın cinayetlerinden bahsedenlerin bu salonda olmadığını, gerçek emek dostlarının Acarsoy işçilerinin mücadelesinde başından beri yanında olduğunu ve salonda da dayanışmada bulunanların yer aldığını belirterek teşekkür etti.

Acarsoy işçilerinden Emel Didir, Acarsoy'da yaşananları aktararak, sendikalaşma sürecini özetledi ve "Bizleri işten atarak, sendikal çalışmanın son bulacağını zannettiler, ama yanıldılar, artık daha güçlüyüz" dedi.

Öznur Mantarcı ise, kadın işçilerin Acarsoy'da yaşadıkları sonları anlattı. Kadınların üzerindeki çifte sömürüye dikkat çeken Mantarcı kadın işçilerin mücadele ederek kazanacağını vurguladı.

İşçilerden Dilek Dündar ise, Acarsoy patronun işçilerin emeği ve alınteri üzerinden servetine servet kattığını, işçilerin de haklarını istediklerini ve bunun için sendikalı olduklarını aktardı. Sendikalı olmalarının ardından baskılarla karşılaştıklarını fakat korkmadıklarını, belirten Dündar mücadele ederek kazanacaklarını söyledi.

İşçilerden Selinay Yılmaz ise, katılan tüm kurumlara teşekkür ederek, bir emek dostunun Acarsoy işçileri için yazdığı şiiri okudu.

Ardından 10 Ekim Halk Korosu şarkılarıyla sahnede yerini aldı.

Dayanışma etkinliğinin ikinci bölümünde, diğer kentlerde mücadele eden işçiler söz aldı. Gözaltına alındıkları için geceye katılamayan EnerjiSA işçilerinin selamı iletildi.

Sinbo işçisi Dilbent Türker, Sinbo'daki direniş sürecini özetlerken, işçi sınıfının fiili, meşru, ve miltan mücadelesinin önemli olduğunu ifade etti.

SML işçisi de SML'deki süreci aktararak ve 15-16 Haziran işçi eylemini selamladı ve bugün de işçi sınıfına, yol göstemeye devam ettiğini vurguladı.

Yemek Sepeti işçisi Doğu Yılmaz da, Ocak ayından itibaren yükselen işçi eylemlerine değindi. Sendikalı olduğu için İşten atıldığını ve mücadeleye devam ettiğini söyledi. 15-16 Haziran'ın tarihsel önemine değindi.

Alba işçisi de konuşmasında, işçi sınıfının karşı karşıya kaldığı saldırıları ve sınıf hareketinin önündeki engelleri anlattı. Örnekler üzerinden sendikal bürokrasinin işçilerin mücadelesini nasıl engellemeye çalıştığına işaret etti.

Acarsoy Tekstil işçilerinin etkinliğine katılamayan pek çok kişi ve kurumdan gelen mesajlar da okundu.

Program, Ozan Çoban ve Güneş Demir'in şarkı ve marşlarıyla halaylar çekilerek sloganlar atıldı. Acarsoy Tekstil işçilerinin mücadelesine desteklerin ve dayanışmanın devam etmesi çağrısıyla etkinlik sona erdi.