Sabancı Kuleleri önünde Enerjisa işçilerinin gözaltına alınmasının ardından işçiler, aileleri ve çok sayıda kurumun katılımıyla basın açıklaması yapılarak gözaltılar protesto edildi işçilerin eşleri Sabancı'ya seslenerek eşlerimizin suçu ne? Bir an önce eşlerimizi işe geri alın!" diye seslendi.

Enerjisa işçilerinin Sabancı Kuleleri önündeki eyleminin 59. gününde Valilik kararıyla eylem yasağı gerekçe gösterilerek Enerji Sen yöneticilerin de aralarında bulunduğu 7 işçinin gözaltına alınmasının ardından, Enerjisa işçileri, aileleri, aralarında Mücadele Birliği Platformunun da bulunduğu çok sayıda kurum ve kadın örgütlerinin de desteğiyle basın açıklaması gerçekleştirildi.

 

"Boş Tencerede Kaşığın Durmadığını En İyi Anlatanları Getirdik"

Eylemde konuşan Bekir Bayatlı "Eşlerimizi getirdik, çocuklarımızı getirdik. Boş tencerede kaşığın durmadığını en iyi anlatan hayat arkadaşlarımızı getirdik" diyerek Sabancı Holding yetkililerine seslendi. "Bizim suçumuz neydi? Bizi sarı sendikaların kucağına attınız. Bizim suçumuzu söyleyemezken kapalı kapılar arkasında sarı sendikayla işbirliği yapıp işçinin sesini neden kısmaya uğraşıyorsunuz?" diye soran Bayatlı

 

"Bizi Ailemizden Aydınlattığımız Şehirden Uzaklaştırmaya Çalışıyorsunuz!'

"Bizi eşlerimizden çocuklarımızdan, yuvalarımızdan, aydınlattığımız şehirlerden ayırmaya uğraşıyorsunuz ama yanılıyorsunuz yok öyle yağma!" diyen Bayatlı, devletin işçilerin güvenliğini sağladığını iddia edip, haksız hukuksuz işten atılan ve halklarını arayan işçilere kelepçe vurarak gözaltına almalarına tepki gösterdi.

 

"Benim Pensemin Ustalığımın Sizin Kelepçenizi Keseceğini Biliyorum"

Göz altına alınan arkadaşların derhal serbest bırakılmasını isteyen Bekir Bayatlı "Biz kelepçeden korkmayız korkmuyoruz enerji işçisiyiz enerjide çalıştığımız için benim pensem kelepçeyi keseceğini biliyorum. Benim emeğim sanatım ustalım bedenim sermayenin karşısında. Çalışırken nasıl dik durduysam 12 senedir çalıştığım Enerjisa firmasında, Bugün ise bu üniformayı giyip Enerji Sen çatısı altında durmaktan gurur duyuyorum" dedi.

 

"Ben Yoksam Eşim Gelecek Onu Alırsanız Çocuğum Gelecek!"

İşçilerin hukuksuzca işten atılarak hiçbir gerekçe gösterilemesine, buna karşın polis saldırısıyla karşılaşmalarına ve gözaltına alınmalarına tepki gösteren Bayatlı "Siz bu şekilde yaptığınız müddetçe her gün ben burayı eylem alana çevireceğim. Ben yoksam eşim gelecek, eşim eşimi de alırsanız çocuğum gelecek. Ben çocuğuma vasiyet veriyorum benim davamı bırakma, babanın hakkını ara diyorum" dedi.

 

"Eşlerimizin Suçu Neydi? Önce Bize Bunu Anlatın!"

Erdal Şener'in eşi Ayşegül Şener ise konuşmasında "Siz bu eşlerimizi neden işten çıkardınız suçları neydi günahları neydi? Hırsızlık mı yaptılar, arsızlık mı yaptılar, yolsuzluk mu yaptılar ne yaptılar bizim eşlerimiz? Patronların sözünü mü dinlemediler? Çalışmadılar mı? Neydi günahları önce bize bunu anlatın" dedi.

 

"Siz Yatağa Tok Giriyorsunuz Biz Aç Giriyoruz!"

"Ben çocuğumun yüzüne bakamıyorum benim tencerem evde kaynamıyor!" diyen Şener Sabancı Holding yöneticilerine seslenerek "Sizler yatağa girdiğinizde tok giriyorsunuz Biz yatağa aç giriyoruz Siz yatağı başınızı koyduğunuzda elinizi vicdanınıza koyun. İki aydır bu insanlar ekmek parası kazanmıyor. İki aydır maaş alamıyor. Ne yiyor ne içiyor nasıl geçiniyoruz düşündünüz mü? Elinizi vicdanınıza koyun ne yiyip ne içtiğimizi düşünün. Verdiğiniz kararı gözden geçirin. Bu kadar zor olmasa gerek" dedi.

 

"Eşlerimizin İşini Çocuklarımızın Geleceğini İade Edin!"

İşçilerin işlerinden çıkarılmasına bir gerekçe gösterilemediğine dikkat çeken Şener "Bir yanlış yaptınız hatanızdan dönün. Özür dilemek erdemliliktir. Özür dileyin eşlerimizi işlerine iade edin. Bize işimizi ekmeğimizi çocuklarımızın geleceğini iade edin, sizden başka bir şey istemiyoruz. Sizden sadaka istemiyoruz sizden eşimin 17 yıllık emeğinin karşılığını istiyorum. Başka bir derdimiz yok bizim" dedi.

 

"Haksız Yere İki Aydır Süründürüyorsun Bizi Utanmıyor musun?"

Eşlerinin işine geri dönebilmek için iki aydır mücadele verdiğini söyleyen Şener Biz buraya Ankara'dan geldik kaç kilometre yoldan geldik. Bu kadar olmaz! Haksız yere iki aydır süründürüyorsunuz bizi! Borçlar faturalar nasıl ödeniyor? Elektrik faturasını yazıyorsun nasıl ödüyor diye düşündün mü? Bu faturaları nasıl karşılıyor diye düşündün mü ey Sabancı? Sana soruyorum utanmıyor musunuz? Nasıl karşılıyor bu insanlar çocuklarının ihtiyaçlarını düşünün bunları?" diye seslendi.

Gazetemize konuşan işten atılan işçilerden Bekir Bayatlı "Yaklaşık iki ay önce ellinin üzerinde işçi arkadaş işten atıldı. Çoğunluğu sarı sendika Tes İş'e üyeydi. Sonra bizim temsilcilerimizi atmaya başladılar. Bizi kapıda karşılayan DİSK Enerji Sen sendikası vardı. Bize gereken ilgiyi gösterdi, bizimle mücadele edeceğini söyleyerek desteği verdi. Biz 60 gündür direniyoruz. 60 gündür sokaklarda, caddelerde halka anlatmaya çalışıyoruz. Bizler müzakere masalarında defalarca suçumuzun ne olduğunu sorduk. Aldığımız tek cevap 'Estağfurullah' oldu.

"Bize Cevap Veremeyenler Eşlerimize Çocuklarımıza Cevap Versin"

Bize yaşadığınız, aydınlattığınız şehirleri terk, edin eşlerinizden çocuklarınızdan ayrılın başka şehirlerde başka işler bulun' dediler. Biz suçsuz ve hukuksuz bir şekilde işten çıkarıldık. Bunu bildiğimiz için hakkımızı arıyoruz. Şimdi de boş tencerene sahipleri olan çocuklarımıza bakan hayat arkadaşlarımız sahaya indiler.

Neden işten atıldığımızı sorduğumuzda bize cevap veremeyenler, şimdi sahaya inen, boş tencerenin sahibi eşlerimize, çocuklarımıza cevap versinler" dedi.

 

"Onlar Burada Bizler De Evde Direniyoruz"

Ayşegül Şener ise "Eşim arkadaşları yaklaşık iki aydır direnişteler. Onlar burada direniyor ama bizler de evde direniyoruz, açlığa yoksulluğa karşı" diyerek masraflarını karşılayamadıklarını, çocukları bir şey istediğinde sürekli "Baban işsiz, paramız yok" demek zorunda kaldıklarını söyledi.

 

"Benim Eşimi Neden işten Çıkarttınız?

"Benim çocuğum üniversiteye hazırlanıyor, çocuğum kitap parası istediğinde paramız yok demekten idare et demekten artık yoruldum. Çocuğumun yüzüne artık ben bakamıyorum" diyen Şener, Erdal Şener'in 17 yıldır enerji sektöründe çalıştığını belirterek "Boğazımızdan bir lokma haram geçmedi geçirmeyecek de. hırsız değil yolsuz değil arsız değil benim eşimi neden çıkarttınız?" diye sordu.

 

"Bu Davayı Kaznana Kadar Buradayız!"

Eşlerinin haksız bir şekilde işten çıkarıldığını vurgulanan Şener "Bunu bize açıklasınlar. Ben o zaman burayı terk ederim. Eşimin sonuna kadar destekçisiyim sonuna kadar yanındayım. Asla pes etmeyeceğiz bu davayı kazanana kadar buradayız" dedi.