Bakırköy-Boğazköy çalışan halk otobüsü şoförü Tarık Akçam bıçaklı saldırıya uğradı. Bıçakla saldıran kişinin tam Akçam'ın göğsünü hedef aldığını ve erken davranıp elindeki bıçağı tutmaya çalışırken avuç içindeki sinirlerinin kesildiği belirtildi. Halk otobüsü şoförleri can güvenliklerinin bulunmadığını belirten KATAŞ-SEN, İETT ve İBB'nin önlem alması çağrısında bulundu. 

İstanbul’da Bakırköy-Boğazköy hattında halk otobüsü şoförü olarak çalışan Tarık Akçam, bıçaklı saldırıya uğradı. Kısa bir tartışma yaşadıkları şahsın aniden bıçakla göğsünü hedef alarak saldırdığını ve erken davranıp bıçağı havada yakaladığını belirten şoför arkadaşları Akçam’ın, avuç içininin derin bir şekilde kesildiğini ve avuç içi sinirlerinin de kesildiğini belirtti.

Yaralanma olayının hemen ardından olay yerine giden Karayolu Taşımacılık Emekçileri Sendikası (KATAŞ-SEN) Genel Başkanı Şahin Başaraner yaralanmanın ardından şoför arkadaşlarının ilk yardımı yaptığını ve cerrahi müdahale için çevre hastanelerden başlayarak üç saatten fazla hastaneleri dolaştıklarını belirtti.

Ancak sorarak dolaşırken Okmeydanı’nda bir cerrah olduğunu öğrendiklerini ve oraya gittiklerini belirten Başaraner “Gittiğimiz dördüncü hastaneydi. Okmeydanı’ndaki hastanede cerrahi müdahale yapabilecek bir doktor bulabildik” dedi.

Avuç içindeki tendonların kesildiğni ve dikiş atıldığını söyleyen Başaraner , “Arkadaşımızın parmaklarımı oynatamama riskim olduğunu söylediler. Henüz nasıl bir sonuçla karşılaşacağımızı da bilmiyoruz” dedi.

Halk otobüsü şoförlerinin çok ağır koşullarda çalıştıklarını ve kesinlikle can güvenliklerinin olmadığını vurgulayan Başaraner, “Bugün ben Tarık arkadaşımız yaralandı ama neredeyse her gün bir arkadaşımız saldırıya uğruyor. Yolcuların, ya da trafikteki diğer araç sürücülerinin hakaretlerine, fiziki saldırılarına maruz kalıyoruz. Bir çok arkadaşımış sopalı, bıçaklı hatta silahlı saldırıya uğradı. Biz gerek halk otobüsü şoförleri olarak gerekse sendikamızla defalarca İETT ve İBB’ye bu konuda bir çözüm üretilmesi için başvurularda bulunduk. Fakat bugüne kadar tek bir olumlu adım atılmadı” diyerek bu konudaki duyarsızlığı dile getirdi.

 

“Arkadaşımız Hayatını Kaybedebilirdi”

Tarık Akçam’ın bıçaklı saldırıya uğraması üzerine olay yerine giden Karayolu Taşımacılık Emekçileri Sendikası (Kataş-Sen) Genel Başkanı Şahin Başaraner “Bizler defalarca halk otobüsü şoförü arkadaşlarımızın can güvenliğinin olmadığını yetkililere ilettik fakat buna dair bir adım atılmadığı için bugün bir arkadaşımız daha bıçaklı saldırıya uğrayarak yaralandı. Saldırgan bıçakla arkadaşımızın göğsünü hedef almış. Erken davranıp bıçağı tutmasaydı şu an hayatını kaybetmiş bile olabilirdi” dedi.

“Aylardır Şoförlere Yönelik Şiddete Dikkat Çekiyoruz”

KATAŞ-SEN olarak aylardır şoförlere yönelik şiddete dikkat çekiyoruz. Gün geçmiyor ki, bir şoför arkadaşımız darpa, şiddete, bıçaklı, sopalı, hatta silahlı saldırıya uğramasın. Buna ilişkin bir basın açıklaması da yapmış ve belediyeye bu konuda önlem almaları çağrısında bulunmuştuk. Gerekli tedbirlerin alınması ve şoförlerin can güvenliğnin sağlanmasını istemiştik ancak bununla ilgili herhangi bir adım atıldığını göremediğimiz gibi şoförlere yönelik saldırılar da her gün katmerlenerek devam ediyor.

 

“Şoförlerin Can Güvenliğine Yönelik Hiçbir Tedbir Alınmıyor”

İstanbul'un dört bir yanında görev yapan şoför arkadaşlarımız sürekli saldırılara uğruyor ve buna dair en ufak caydırıcı tedbir hala alınmıyor.

İETT ve İBB'ye buna ilişkin taleplerimizi iletmiştik yine görüşmelerimizi yapmaya çalışıyoruz. Ancak kendi çalışanının can güvenliğini sağlayamayanlar, toplumun da can güvenliğini sağlamaktan uzaktırlar. Yolcuyu müşteri olarak gören anlayış, halk otobüsü şoförlerini de sadece hizmet vermekle yükümlü ama konuşmaması hiç bir itiraz ve talepte bulunmaması gereken kişi olarak görüyor. Yolcular da bu durumda her türlü hakaret, aşağılama ve saldırıyı hak olarak görebiliyorlar.

 

“Şoförlerin Uğradığı Saldırı İşçilere Kadınlara Çocuklara Yönelik Saldırıdan Bağımsız Değil”

Bu konuda hem İstanbul halkının, işçi ve emekçilerinin daha duyarlı olması hem de yetkili kurumların bu konuda gerekli tedbirleri almaları ve kamuoyuna bu konuda duyarlılık çağrısında bulunması gerekiyor. Ama öncelikle de şoförlerin can güvenliğini sağlaması gerekiyor.

KATAŞ-SEN olarak bu konuya ilişkin çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bundan sonraki süreçte de halk otobüsü şoföfrlerinin yaşadığı sorunlarda daha fazla müdahil olacağız.

Halk otobüsü şoförlerinin yaşadığı bu saldırılar, ülkedeki baskı, tehdit ve saldırı ikliminden uzak değil. Kadınlara, çocuklara yönelik şiddetten uzak ve bağımsız değil. Toplumun her kesimine yönelik yayılan bu şiddet dalgası doğal olarak, çalışan işçi ve emekçilere, halk otobüsü şoförlerine de yansıyor.

 

“Şiddete ve Kölece Çalışma Koşullarına Karşı Birlikte Mücadele Etmeliyiz”

Yaşanan baskılara,saldırılara karşı çözüm ise işçi ve emekçilerin, halk otobüsü şoförlerinin birlikte mücadelesinden geçiyor. Şoför arkadaşlarımızın sorunlarının çözümü noktasında birlikte hareket etmeleri yönündeki çalışmalarımız devam ediyor.

Biz de halk otobüsü şoförleri arkadaşlarımızla yaşadıkları sorunlara ve giderek artan saldırılara karşı mücadele ediyoruz. İETT ve İBB'ye bu konudaki taleplerimizi ilettik. Bu konudaki çabalarımız da sürüyor. Şoför arkadaşlarımızın insanca çalışma ortamına, insanca yaşanacak ücrete sahip olabilmeleri için de mücadelemiz devam edecek.