Soma'da 301 madencinin hayatını kaybettiği, 162 işçinin yaralandığı facianın üzerinden sekiz sene geçti. Bu süre zarfında ne patronlar bedel ödedi, ne de maden işçilerinin koşullarında en ufak iyileşme olmadı. Dönemimizin en büyük iş cinayetlerinden biri olan Soma madencilerini de, madenciye atılan o tekmeyi de unutmayacağız!

Soma Katliamı'nın 8. yıldönümünde yaşamını yitiren madenciler, Soma Hükümet Meydanı'ndan Anıt Mezarlığa yapılan yürüyüşle anıldı.

Bağımsız Maden-İş’in çağrısı ile Hükümet Meydanı’nda toplanan maden işçileri ve aileleri burada bir forum gerçekleştirdi. Madenci Anıtı’nın önünde yapılan açıklamada konuşan Bağımsız Maden-İş üyesi Ferhat Akılma “Kardeşlerimizin hakkını arayan madencileriz. 301’iz. Bu mücadelelerin önderleri mücadeleyi aydınlatan Tahir Çetin’iz. Ali Faik’iz. Düşünmediler asla bunlar kimler diye. Bizi bir parlayıp sönen yıldız zannettiler. Hafızamızın güçlü olduğunu bilmiyorlardı. 5 yıl, 10 yıl, 30 yıl geçse de hatırlarız. Yasımızı öfkeye, öfkemizi mücadeleye çevirdik. Katil patronlara, onları kollayan adalete karşı birbirimizden başka bir yolumuz olmadığını gördük öğrendik. Ant olsun ki tüm maden havzalarında bu mücadele kazansın diye soluksuz çalışacağız.” dedi.

301 madencinin katiline sebep olan patronların ve yöneticilerin hak ettikleri cezaları alması gerektiğini anlatan Akılma, “301 madencinin ailelerini savundular diye bugün hapiste olan başta Selçuk Kozağaçlı ve Can Atalay olmak üzere tüm avukatların derhal serbest bırakılmasını talep ediyoruz” dedi.

Maden işçisi İdris Sarıkaya, “301, kader ve fıtrat değildir. 301, para hırsının, zenginliğe zenginlik katmanın bedelidir. Bu yolda öldük ve geri dönmedik. Ama bize söz veren milletvekilleri verdikleri sözlerden döndü. 301’den sonra iş şartlarında iyileştirme yapıldı. Ancak aradan zaman geçince her şey eskisi düzene geri döndü. Yetkilileri yeni katliamlar yaşanacak diye uyardık. Bu uyarının hemen ardından Polyak Madencilikte patlama yaşandı. Yeni patlamalarda yaşanacak” dedi.

Eşi Mustafa Kaya’yı kaybeden Naciye Kaya, “8 yıldır adalet arıyoruz, yeni 301’ler yaşanmasın diye adalet aradık. Ama bulamadık. Böyle giderse yeni 301’ler, 501’ler de yaşanır. Bize söz verenler, ‘Babamın oğlu olsa hesap sorarım’ diyenler. Nerede? Somalı maden işçileri nerede? 301 insanın anısına sahip çıkışın istiyoruz” dedi.

Babasını kaydeden Nagehan Yılmaz da mahkeme sürecinden bahsederek, “Duruşma salonunda mücadelemizi dimdik verdik. Ama sonucu işçi başına 8 gün ceza oldu. Ama biz mücadelemizi sonuna kadar vermeye devam edeceğiz. 301 sadece bir rakam değil. Bundan sonraki süreç çok önemli. Daha dik durarak ceza almaları için mücadele vereceğiz. Daha çok baba gitmesin” dedi.

Ardından sloganlarla Anıt Mezarlığa yürüyüşe geçildi. “301’İ Unutmadık, Unutturmayacağız!” “Çalışmak Zulüm Emeklilik Ölüm” ve Tahir Çetin ile Ali Faik İnter’in resimlerinin yer aldığı pankartlarla yapılan yürüyüşte, madenci aileleri Soma halkına dönük yaptığı konuşmalar yaptı.

Anıt Mezarlığı’nda Bağımsız Maden-İş Örgütlenme Sekreteri Başaran Aksu bir konuşma yaptı, ardından madenciler adına saygı duruşu yapıldı. Bağımsız Maden-İş adına okunan basın açıklamasında “Asla unutmayacağız! Adalet Sarayı’nda madenci aileleri konuşurken gülen patron avukatlarını unutmayacağız” denildi.

Yürüyüş boyunca “Çalışırken Ölmek İstemiyoruz”, “301’İ Unutma, Unutturma”, “Gün Gelecek Devran Dönecek Patronlar İşçiye Hesap Verecek”, “Kahrolsun Sarı Sendikacılık” sloganları atıldı